2025’e girerken, bu iktidar döneminde yaşayacağımız en zor yıllardan biri olacağını yazmıştım ve ülkeyi yönetenler beni / bizi şaşırtmadı, gerçekten yıl boyunca ‘bu kadarı da olmaz’ diyeceğimiz olaylar yaşadık. En temel sorun ekonomi ve hukuksuzluk olarak karşımıza çıktı, her gün ülkenin çöküşünü hızlandıracak gelişmelere tanıklık ettik.

Yargı sopası muhalefet partisine vurdukça vurdu, ne belediye başkanlarını tanıdılar ve milli iradeyi umursadılar ne de iddianamesi bile olmadan insanları hücrelere atmaktan çekindiler. Seçime giderken saha temizliği yapmanın en önemli adımları atıldı 2025’te. Sadece belediye başkanları, muhalif siyasiler ve vatandaşlar değil; gazeteciler de bu yıldan nasiplerini fazlasıyla aldı.

Gazetecileri hedef alan akıl dışı uygulamalar gördük. Gazetecilik mesleğini kelle koltukta yapan ve halkın haber alma hakkını savunup gerçekleri yazan, söyleyen gazeteciler için gözaltılar, hapisler, soruşturmalarla dolu bir yıl oldu. Basına karşı korku, sindirme, zulüm iktidarın ana mottosu oldu.

Kanallar kapatıldı, adeta üstüne çöküldü, yayın yasakları geldi, para cezaları kesildi; bir elin parmağı kadar bile olmayan muhalif yayın organlarına akıl dışı hukuksuz saldırılar yapıldı. Dünya basın özgürlüğü sıralamasında 180 ülke arasında 159. sıraya geldik. Ne gam…

Halkın ekonomik olarak en zorlandığı yıllardan olan 2025’de iktidar açlık sınırının da altında bir asgari ücret belirleyerek acımasızlıkta tavan yaptı. Aynı acımasızlık emekliler için de geçerli oldu. Vatandaşın nasıl geçindiği ne zorluklarla ayı tamamladığı umurlarında olmadı. Ne de olsa 2026 ajandalarında seçim yoktu!

Ama 2025 ajandalarında adi suçluları sokağa salıvermek vardı, giderayak onu da yaptılar. Tabii, cezaevleri çok dolmuştu, 2026 da daha fazla muhalifi hapse atma niyetleri olduğu için yer açmak gerekiyordu!..

Hadi bakalım, cinayet işleyen, hırsızlık, gasp yapan, kadınları sokak ortasında dövüp bırakan, uyuşturucu satan… Artık aramızda, hayırlı olsun… Bu suçlulara ‘sevgi pıtırcığı’ olan iktidar sadece muhalif olduğu, yazdığı, söylediği, düşündüğü için hapse attıklarına gaddarlığın dik alasını sürdürüyor.

Bu cezasızlık hatta ödüllendirme olduktan sonra toplumda hangi suçun önünü alabilecekler? Uyuşturucu okul bahçelerine gelmiş, ilköğretim yaşındaki çocukları ele geçirmiş; bunlar torbacıları salıyor!..

2025’i musalla taşına koyduk gönderiyoruz, imam ‘nasıl bilirdiniz’ diye soruyor; halk cevap veriyor, ‘çok kötü bilirdik’…

Her yeni yılda tek dileğim olur; ‘önceki yılı aramayalım’… Uzun zamandır hep önceki yılı / yılları aradık çünkü hep daha kötüye gittik. 2026 için de aynı temennide bulunacağım; 2025’i aramayalım ama endişem o ki bunu bile arayacağız!...