Üretim alanlarının azalması, üretici sayılarının azalması ve üretim maliyetlerinin artması üretimi düşüren ve etkileyen en önemli parametreler olarak karşımıza çıkıyor.
Üretim açısından ekonomik bir olgu oluşturacaksak eğer bakacağımız pencereler
Üretimin kimin tarafından yapılacağı,
Kim için yapılacağı,
Ne kadar üretileceği,
Üretimin kaça mal edileceği ve kaça satılacağı ile ilgilenmemiz gerekir.
Tarımsal üretimin ülkemizde yıllardır çiftçiler tarafından yapıldığı ve risklerinin sadece onları ilgilendirdiği mevcut sistemde yukarıda belirttiğim pencerelerin sadece birinin tam olarak ne yaptığı belli ki o da çiftçilerdir. Diğerlerinin muallaklığı ise sistemin iflas etmesine neden olan etkendir.
Bilimin önümüze birçok elekten geçirip koyduğu bu doğruları uygulamak çok mu zor?
Aslında değil, zor olmadığını ve çok basit olduğunu tez vakitte bizlere öğretecekler.
Her geçen gün üretimden çekilmekte olan aile çiftçiliğinin yerine fabrika tarımı dediğimiz, tüm ülkede hızlıca sayıları artmakta olan Tarımsal Organize Sanayi Bölgeleri oluşturularak sadece büyüklerin nefes alabildiği gerisinin de boğulup diğerlerine yem olduğu bir sisteme doğru evrim geçiriyoruz...
Değerli büyüğüm eski İzmir Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Dr. Tevfik Türk’ün deyimi ile ‘’BAKKALIN YANINA SÜPERMARKET AÇILIYOR’’
Değerli hocam Ziraat Mühendisleri Odası İzmir Şubesi Başkanı Dr. Hakan Çakıcı ise Tarıma Dayalı İhtisas Organize Sanayi Bölgeleri ile TARIM gibi stratejik bir uğraşın sermayenin işi olmaya başlamasının çok sakıncalı bir durum teşkil edeceğinden bahsediyor. Bu sistemi teşvik etmekle küçük çiftçinin elinden tarımın tamamen kopacağını öngörmenin zor olmadığını ve Türk tarımının holdingleşme ve büyük marketlerin tekeline yani sermayenin tekelinde olmasının çok büyük tehditler doğuracağını ifade ediyor.
Ben de diyorum ki bu topraklar üzerinde tarım şu bozuk düzenle gitmeye devam etsin ve zat-ı muhteremler hedeflerine ulaşsınlar, vatandaş pazardan sebze meyve alabilmek için gidip bankalardan kredi çekmeye başlar.
Ha unutmadan deyivereyim üretimi sanayici yaparsa yukarıda belirttiğim tüm o belirsizlikler ortadan kalkar. Kim için üretileceği, ne kadar ve ne kadara üretileceği, kaç para olacağı her şey yerli yerine oturur. Gariban çiftçi gibi bu sene olmadı, öteki seneyi hayal ederek yaşamazlar.
