Başlığa konu her ne kadar bir eli temsil edip parmakları ifade etse de aynı zamanda bir kıraathane deyimidir. Bilindiği üzere, iskambil kağıtlarında 4 grup var. Kupa, maça, sinek, karo. Oynadığınız oyuna göre, kağıtlar dağıtılırken ilk 4 kâğıt birbiri ile ilişkili değilse, buna da ‘5 benzemez’ denir. Hatta kağıtları dağıtana sözüm ona kızılır, yerine göre okkalı sövülür bile.

Ama ‘5 benzemez’in faydaları da vardır. Çok renk, çok ses iyidir. Dönemsel şansızlığımız mevcut iktidarın renklere ve farklı seslere alerjisinin çıkması ama konuyu dağıtmayalım şimdi.

İz Gazete de ‘5 benzemez’den oluşur. O yüzden manşet toplantıları hararetli geçer. Çünkü ‘5 benzemez’in, 5 ayrı önerisi vardır. Çünkü İz Gazete’nin o günkü manşetini İz Gazete çalışanları birlikte belirler. Ve o ‘5 benzemez’in de söz hakkı vardır. Yine bu yüzdendir ki, gazetenin en gergin anları da manşet toplantıları sırasındadır. Haliyle de İz Gazete’nin manşeti diğer gazetelerden farklı olur. İz Gazete’nin belki de en büyük güzelliği budur. Bu yönüyle diğerlerinden farklıdır.

İz Gazete, bu ‘5 benzemez’ yüzünden bugüne kadar çok cesaretli manşetler attı, haberler yaptı. Soruşturmalar da geçirdi, tehdit de edildi. Hatta alakasız denetimlere tabi tutuldu. Ama ilk günden bu yana kalemini yere düşürmedi.

ZORLUKLARLA MÜCADELEDE 6. YIL

İz Gazete’ye ilk adım attığımda o günkü ofiste tek bir editör vardı. Bir kısmınız tanışmıştır Asya ile. 2 bölmeli tek odalı ofiste oturacak bir masam bile yoktu. O günlerde ofise misafir gelmesin diye dua ederdim. Yerim yoktu çünkü. Sonra yeni bir ofise taşındık, daha sonra başka bir ofise daha. Yeni ofise geçtikten kısa süre sonra gazeteyi günlük matbu gazeteye çevirdik. Bu arada sayısal anlamda da büyüdük. Sayısal anlamdan kastım sadece çalışma arkadaşlarımızın sayısı değil sosyal medyadaki takipçi sayımız da arttı. Mesela henüz ilk ofisteyken sosyal medyadaki takipçi sayımız 5 bin olduğunda benim evimde kutlama yapmıştık. Şimdi İz Gazete’nin sadece Facebook’taki takipçi sayısı 90 bine yakın.

Yaklaşık 3,5 yıl İz Gazete’de görev aldım. Bu süreçte, en yakınlarımızdan bile, en çok duyduğumuz cümle şu idi; ‘Yapamazsınız, altından kalkamazsınız.’

Gerçek mi? Gerçek şu; İz Gazete bugün 6 yaşında.

Peki bunları neden anlatıyorum? İz Gazete bugünlere gelirken nerelerden geçti, bilinsin istiyorum. Kimsenin iki dudağı arasında olmadığı gibi kimsenin cüzdanına da sığmadı İz Gazete, sığamazdı da… Ama hep taraftı. Bilimden, emekten, sanattan, adaletten yanaydı. Zaman zaman bu tarafgirliği dolayısıyla ‘tu kaka’ edildiği de oldu. O zamanlar ‘tu kaka’ edenler şimdi nerelerdeler bilmiyorum ama İz Gazete bayilerde, elinizdeki telefonda, internette…

Özgür ve çağdaş bir ülkede İz Gazete’nin ulaşabileceği noktayı inanın tahayyül bile edemiyorum. Medyanın tek tipleştirilmeye ve hatta susturulmaya çalışıldığı bu karanlık dönemde İz Gazete 6. yaşını kutluyor. Öyle görünüyor ki daha nicelerini de kutlayacak. Özgür, mutlu, nice yaşların olsun İz Gazete…