CHP’nin 39’uncu Olağan Kurultayı; 3 günlük çalışma sürecinde iktidar hedefine kilitlenerek kararlılık, birlik-beraberlik mesajı verdi. Bu bağlamda; Saraçhane’ de başlayan, meydanlarda, sokakta halkla beraber siyaset yapmanın gücünü ve iktidar yürüyüşü mesajını kurultaya yansıttı.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, sadece kurultay delegelerinin tümünün desteğini değil; toplumsal desteği de arkasına aldığını gösterdi. Bu arada; 39’uncu kurultay Özel’in CHP Genel Başkanlığı’ndan liderliğe geçişini de tescillemiş oldu. Ayrıca; Özel’in konuşmasında ve kurultayın genel havasında seçimde ittifakın partiler arasında değil; seçmen bazında, toplumsal tabanda olacağı mesajı güçlü bir şekilde verildi.
Öte yandan; CHP’nin 39’uncu kurultayı kutuplaşmaya, ayrışmaya değil; tam tersine birleşmeye, bütünleşmeye ve iktidara odaklaşma yürüyüşünün başlangıcına sahne oldu. Parti meclisi seçiminde Özel’ in ‘’ANAHTAR LİSTE’’sinin; uzmanlığı önceleyen, kimseyi dışlamayan ve açılımcı, kapsayıcı, dengeli bir yaklaşımla hazırlandığı görüntüsü hâkim oldu.
Önemli bir değerlendirme de kurultayın felsefesinin özgürlük temeline oturduğu; eleştirel, muhalif seslerin susturulduğu, suçlu sayıldığı bir ortamda demokrasinin gelişemeyeceği olduğu havası hâkim oldu.
CHP BUNDAN SONRA NASIL YOL YÜRÜMELİ?
CHP; 39’uncu kurultayın verdiği güçle bundan sonra, toplumsal uzlaşma zemininde yol yürümelidir.
Bu bağlamda CHP; bir yandan ‘’YARGI KISKACI’’yla mücadele ederken diğer yandan da ülkenin temel problemlerine, işsizliğe, yoksulluğa, vatandaşın mutfağında yaşadığı sorunlara, barınma krizine öncelik vermelidir.
CHP; iktidar olduğunda neleri nasıl yapacağını, neleri neden yapamayacağını açık, anlaşılır bir dille anlatarak ‘’TOPLUMSAL RIZA’’ oluşturmalıdır.
Bu arada; toplumun, AK Parti+MHP+DEM ittifakına ‘’TEREDDÜTLE’’ yaklaştığı değerlendiriliyor.
Bunun yanında; CHP ile DEM arasında eleştirel bir süreç yaşanıyor.
Özgür Özel’in ‘’örtülü’’ bir şekilde DEM Parti’ye ‘’elinden zor kurtulduğunuz celladınıza aşık olmayınız’’ demesi, DEM Parti’yi ‘’rahatsız’’ etmiş görünüyor.
DEM Eş Başkanı Tülay Hatimoğulları, ‘’Bu metaforu bizim için kullanmak akıl tutulmasıdır. Biz celladımızı iyi tanırız’’ dedi. Tuncer Bakırhan da CHP Genel Başkanı Özel’ e cevap olarak, ‘’Biz cellatları iyi tanırız. Geçmişi konuşacak olursak, cellat defterini açarsak hepiniz borçlu çıkarsınız’’ şeklinde konuştu.
Ancak; bu karşılıklı ‘’eleştirel’’ söylemin yanında, CHP’ nin İmralı’ ya gitmemesinin DEM’ le arasında oluşturduğu ‘’ayrışma’’ kalıcı olmaz, ‘’kalıcı’’ olan; Erdoğan’ın DEM üzerinde oluşturacağı seçim stratejisinin CHP- DEM ayrışmasını sağlamasıdır.
SONUÇ OLARAK
CHP; Cumhuriyet’ i kuran bir partidir, zengin insan kaynağına sahiptir ve geçmişte CHP’de parlamentoda ve pati meclisinde başarı ile görev yapan deneyimli ve toplumda karşılığı olan siyasetçilerinde yeni yönetimde değerlendirilmemesi bir ‘’eksiklik’’ olarak yorumlanıyor.
39’uncu kurultayda CHP’yi iktidara taşıyacak kadro belirlendi. İktidar yürüyüşünde CHP’nin yolu açık olsun.
