İYİ Parti lideri Meral Akşener’in fevri bir tavırla 6’lı masayı terk etmesi, parti tabanından ve kamuoyundan gelen büyük tepkiler üzerine geri adım atmasının ardından yaşanan olayların suçlusu bulundu!

İYİ Parti İzmir Milletvekili Aytun Çıray, attığımız manşet üzerinden ‘düşman’ yaratmak için gazetemizi sosyal medya hesaplarından yaptığı bir paylaşımla hedef gösterdi.

Sağ siyasetin bilindik taktiklerinden birini uyguladı Aytun Çıray. 70’li-80’li yıllardan kalma kasaba siyasetçisi tarzını yansıtan bu zihniyet, ne zaman zora düşse, kendi hatalarını ört-bas etmek için bir öteki yaratmakta çok mahirdir.

İYİ Parti’nin İzmir kongresinden sonra bir yazı kaleme alarak, İYİ Parti’de eksen kayması yaşandığını belirtmiştim. Zor günlerde partiyi omuzlayanlar, İYİ Parti’yi yoktan var edenler bu kongre sürecinde dışlanmış, yerlerine yeni palazlanan sermayenin tüccar siyasetçileri gelmişti. Eski kadrolar tasviye edilip, yerlerine iktidarla daha iyi ilişkiler kurabilen isimler tercih edilmişti.

Yaşananlar üzülerek söylüyorum beni haklı çıkardı.

Meral Akşener’in herkesi şaşırtan ve akıllarda türlü soru işaretleri uyandıran çıkışının ardından, özellikle de İzmir’de İYİ Parti çok kan kaybetti. Söylenen 2 bin 500 kişinin partiden ertesi gün istifa ettiği. Bunlardan bir kısmı Akşener’in geri adımı sonrası partiye dönerken en az bin kişi kararından caymadı. Tepki sadece tabandan değil mevcut yönetim kurulunun içinden de geldi. Yönetim kurulundan da önemli isimler ayrıldı, bazı belediyelerde belediye meclis üyeleri de partilerinden istifa etti.

Aytun Çıray ‘kurt’ değil ama ‘tilki’ gibi kurnaz bir politikacıdır. Partide yaşanan depremin sarsıntılarını hafifletebilmek, dağılan tabanı bir araya toparlayabilmek için durup dururken, üzerinden 1 gün geçtikten sonra ‘aklı başına yeni gelmiş’ gibi gazetemizin manşetini kullanarak sosyal medya üzerinden bizi İYİ Parti’den özür dilemeye çağırdı.

Yaptığı paylaşımın altına vatandaşlar, İYİ Partililer ve CHP’liler öyle şeyler yazdılar ki kısa sürede bu tweetini silmek zorunda kaldı Aytun Çıray.

Ama dijital dünya gerçek dünyaya benzemiyor. Gerçek yaşamda, özellikle politikacılar bir gün önce söylediklerini unutup, ertesi gün başka şeyler söyleyebiliyor. Sanal dünyada ise yazılan çizilen hiçbir şey kaybolmuyor.

Sayın Çıray’ın tweetinin altına isyanını dile getiren İYİ Partililerin, hayal kırıklığı yaşayan insanların yazdıklarının yanında inanın bizim manşetimiz son derece masum kalır. Çok arzu ederse hepsi elimizde. Ekran görüntüleri var, istediği zaman yayınlayabiliriz. Yapılan yorumlardan Aytun Bey utanmadıysa bile onun adına biz utandık.

MANŞETİMİZİN ARKASINDAYIZ

Bu arada manşetimizin sonuna kadar arkasındayız. Bugün olsa yine aynı manşetle çıkarız. Gazetecinin bir görevi de kamuoyunun hissiyatını yansıtmaktır. O günün ruh halini en iyi yansıtan manşettir İz Gazete’nin manşeti. Attığımız manşette hakaret, suçlama, tehdit, aşağılama gibi incitici hiçbir unsur yoktur. Zekasına her zaman güvendiğimiz halkımız yaptığımız ironiyi rahatlıkla algılamıştır. Sokaktaki insan, İYİ Parti’ye gönül veren seçmenler manşetimizle ilgili olumsuz tek bir görüş bildirmemiştir.

‘Akşener’i İYİ bilirdik’ ifadesi siyasi göndermesi olan ince düşünülmüş ve zekice atılmış bir manşettir. Bu manşet ile ilgili hiçbir siyasetçiden nasihat alacak değiliz. Daha önce defalarca belirttiğimiz gibi isteyen istediği dedikoduyu çıkarsın, İz Gazete’nin gerçek sahibi okurları ve cesur yürekli genç gazetecileridir.

SİZE DÜŞMAN MI LAZIM?

Aytun Çıray ilk önce kamuoyuna bizi hedef göstermek istemiş, nedendir bilinmez gazetemizin ismini gizleyerek paylaşmış, altına ise beklentilerinin tam tersine manşetimizi destekleyen tarzda çok sayıda yorum gelince bu paylaşımı kaldırmıştır.

Daha sonra her siyasetçinin yaptığı üzre danışmanları vasıtasıyla haberi medya kuruluşlarına servis ettirmiştir. Daha doğrusu planı şudur: Önce sosyal medyada bizi hedef gösterecek, bunu gören medya kuruluşları da tepkisini haber yapacaktır. Ancak evdeki hesap çarşıya uymayınca plan değiştirilmiştir. Halkın tepkisi üzerine attığı tweeti silmiş ancak amacına ulaşarak kendine yakın medya mensuplarına ‘tepkisini’ haberleştirme başarısını göstermiştir.

Ancak bu da istediği etkiyi yaratmamıştır Aytun Bey’in. Onun derdi sorgulayan İYİ Parti tabanının sorularını geçiştirmek, eleştiri oklarını liderinden ve kendisinden uzak tutabilmektir. Bunun için de düşman olarak İz Gazete’yi seçmiştir.

Yapılan haberlere rağmen de istediği sonucu elde edemeyince üye olduğu WhatsApp gruplarında İz Gazete’yi şikâyet eden paylaşımlar yapmıştır. Örneğin bizi İzmir Ekonomi Kalkınma Koordinasyon Kurulu’nun yazışma grubunda hedef göstermiştir. Elimde kendisini masum ve mağdur göstermeye çalışan paylaşımları duruyor, hiç inkâr etmesin. Aytun bey kadar olmasa da elbet bu şehirde bizim de sevenlerimiz, dostlarımız var. 

Bunlar da işe yaramayınca İYİ Parti İzmir İl Başkanlığı’nı devreye sokmuştur.

İYİ Parti İl Başkanı her tarafından zavallılık akan bir metinle aklı sıra İz Gazete’nin haddini bildirmiştir. Kaleme alınan metin baştan aşağı yalanlarla doludur. Örneğin bizim Meral Akşener’in AKP ile görüştüğünü yazdığımızı söylemişler. Metinde şu ifadeler yer almış:

“Bu tartışmalar esnasında ortaya atılan en adi iftiralardan biri de “İYİ Parti ve Meral Akşener’in gizlice AKP ile görüşerek Millet İttifakı’nı bozmak istiyor” iftirası idi. Ne yazık ki bu iftirayı atanlardan biri de İzmir’de yayınlanmakta olan bir gazeteydi.”

Anlaşılan taze başkan manşetimizi görmemiş, hatta okumamış. Yukarıda bahsettiği ifadeler bizim gazetemize ait değil çünkü. Bu yüzden kendisini müfteri ilan ediyorum. Yalan bilgilerle partililerini kışkırtmak üzere ısmarlama bildiri yazmış başkan.

Bir de aklıma takıldı manşetin atılalı bir hafta oldu aklınız neredeydi? Tabi başkalarının aklıyla hareket ediyorsanız onu bilemeyiz…

Hani bir atasözü vardır. Deveye boynun eğri demişler, nerem doğru ki demiş… İYİ Parti il başkanının açıklaması da o hesap. Yani çok da ciddiye almaya ve cevap vermeye değmez. Geçelim…

Başkana tavsiyem partisindeki kopmalara engel olsun. Mesela Aytun Bey’le birlikte göstermelik partiye katılım törenleri düzenlesin, kendi boyunu aşan işlere çok burnunu sokmasın.

Şimdi Aytun Bey, İYİ Parti’de işleri berbat ettiniz, İzmir’i karıştırdınız. Size bir düşman lazım ki ‘Cambaza bak’ deyip siyasetinizi sessiz ve derinden götürün.

Bunu yapmakta serbestsiniz ama boşuna uğraşmayın İz Gazete’den İYİ Parti’ye düşmanlık çıkartamazsınız. İYİ Parti’de gerçek manada İYİ dostlarımız var. Dileyeceğimiz tek özür eğer onları gücendirdiysek olur.

Meral Hanım’ın gözüne girmek için İz Gazete ile uğraşmayı bırakıp asıl işinize siyasete dönün ve iktidarı hedefleyin.

İYİ’likle kalın…