1 Mayıs’ta işçiler üretimden gelen gücünü göstermek için meydanları doldurdu. İşçi, emekçi geçim derdinde kıvranıyor, asgari ücret ortalama ücret haline geldi.
Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu’nun araştırmasına göre 4 kişilik bir ailenin açlık sınırı 26 bin 179, yoksulluk sınırı da 79 bin 413 TL. Bunun anlamı; asgari ücret açlık sınırının altında.
Ancak; ne var ki; her 100 işçiden 85’i sendikasız. Daha açık bir anlatımla sendikalı işçilerin oranı, yüzde 15.
Bu tablo; bize işverene, sermayeye karşı işçinin, emekçinin örgütsüz ve güçsüz olduğunu gösteriyor. Oysa; işçi sınıfının örgütlü ve güçlü olması; demokrasinin, gelir adaletinin ve ‘’SOSYAL BARIŞ’’ın da en etkili belirleyicisidir. İşçiler ne kadar örgütlü güce sahipse; refahtan, ulusal gelirden o ölçüde pay alır.
Bu bağlamda; işçinin büyümeden aldığı pay yüzde 35 iken, sermayenin büyümeden aldığı pay yüzde 65. Bu tablo açık bir “GELİR DAĞILIMI ADALETSİZLİĞİ’’ni anlatıyor.
Gelir adaletsizliği artıyor, işçinin alım gücü her geçen gün biraz daha azalıyor.
Bu arada; METROPOL araştırmanın kamuoyu araştırmasına göre; “Vatandaşın yüzde 71’ i uygulanan ekonomi politikasına güvenmiyor, ekonominin iyiye gittiğine’’ inanmıyor.
Ekonomiyi İmamoğlu operasyonu vurdu
METROPOL Araştırma’nın Nisan ayı araştırmasının sonuçlarına göre; ’’EKONOMİYİ İMAMOĞLU OPERAYONU VURDU’’.
METROPOL Araştırma katılımcılara, ’’TÜRKİYE NASIL YÖNETİLİYOR?’’ sorusunu sordu. Katılımcıların yüzde 24.7’ si ‘’İYİ’’ yönetiliyor derken, %71,8’i ‘’KÖTÜ’’ yönetiliyor dedi. Verilen cevaplara partiler bazında bakıldığında; AK Parti’li seçmenin yüzde 51.4’ ü ‘’İYİ’’ yönetiliyor yanıtını verirken, ‘’KÖTÜ’’ yönetiliyor diyenlerin oranı yüzde 43.5 oldu.
MHP’li seçmenlerin ise yüzde 54.2’si ‘’İYİ’’ yönetiliyor, yüzde 42.7’si de ‘’KÖTÜ’’ yönetiliyor dedi.
Bu arada; araştırmaya katılan CHP’li seçmenin yüzde 96.2’si, İyi Parti’li seçmenin yüzde 95.8’i, HDP’li seçmenin de yüzde 91.5’ i ekonomi “KÖTÜ’’ yönetiliyor dedi.
Öte yandan; araştırma bulgularına göre; seçmenin yarıdan fazlası İBB Başkanı İmamoğlu’nun tutuklanmasının ekonomiyi “olumsuz’’ etkilediği görüşünde.
Bu arada; siyasi tansiyonun düşmediği, toplumsal olayların devam ettiği, erken seçim taleplerinin artarak devam ettiği sürece iç ve dış piyasalarda, “ülke ekonomisine azalan güvenin giderek daha da azalacağı tehlikesi’’ değerlendiriliyor.
Diyebiliriz ki; siyasi ve ekonomik belirsizlik giderilmeden istikrarın sağlanması olası değil.
Sonuç olarak
Vatandaş ekonominin ‘’İYİYE GİTTİĞİNE’’ inanmıyor, İMAMOĞLU OPERASYONU ekonomiyi ‘’OLUMSUZ’’ etkiliyor.
Öte yandan; Cumhur İttifakı’nı oluşturan seçmenlerin yarıya yakın bir bölümü de ekonominin gidişatından ‘’MEMNUN DEĞİL’’.