Pandemi bahanesiyle kültür-sanat etkinliklerinin durdurulması pandemi sürecinin sona ermesiyle alelade yasaklara dönmüş durumda.

Son 4 ay içinde 14 etkinlik kaymakam ve valilikler tarafından yasaklandı. Bu yasaklardan en çok ses getiren 2005 yılından bugüne her yıl gerçekleşen ‘Zeytinli Rock Festivali’ ve bu hafta yasaklanan ‘Fethiye MilyonFest’ oldu.

2018 yılında Fahrettin Altun’un bir cümlesi vardı. “Siyasi hegemonyanız bitti, kültürel hegemonyanız da bitecek” Bu cümlenin ete kemiğe bürünmüş halini bu 4 ay içinde yasaklanan konser ve festivallerle görüyor gibiyiz.

‘Kamu güvenliği ve sağlığı, toplumun huzuru, çevrenin korunması’ ya da ‘milli ve manevi değerlerimize ters’ gibi gerekçelerle temellendiriliyor bu yasaklar.

Fakat burada yasaklardan ziyade başka bir konuya dikkat çekmek istiyorum.

Türkiye Takım Vakfı ve Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından düzenlenen TeknoFest. Türkiye için evet olması gereken bir festival. İçeriğine baktığımız zaman ülkenin dört bir yanından katılım imkanı, teknolojik icatlar, bilimsel üretimler, yarışmalar, eğitimler, gösteriler, özellikle içinde bulunduğumuz teknoloji çağında gençlere yol gösterici olacak eğitici alanlar mevcut. Sadece bilim, eğitim ve teknolojik alan değil bunu eğlenceli hale getiren ‘Sahne Senin’ başlığı altında grup ya da bireysel olarak kendine güvenenler hem şarkılarını söylüyor hem de enstrümanlarını çalabiliyor. Samsun Çarşamba Havaalanı merkez olmak üzere Trabzon, Rize, Giresun ve Ordu’da bu sahneler açıldı.

Kısaca TeknoFest sadece bilimsel yetenek değil sanatsal yeteneklerinde keşfedileceği bir alan yaratıyor.

Buraya kadar her şey gerçekten takdire şayan ve böylesine büyük bir organizasyon gurur verici.

Peki, bu noktada sorumuz-sorunumuz ne?

Söz konusu erk güç tarafından yapılan ya da desteklenen bir etkinlik olunca kamu güvenliği ve sağlığı sorun olmuyor mu?

Toplum huzuru bozulmuyor mu?

Çevre korunması risk altına girmiyor mu?

Tüm bunlar TeknoFest’te olmuyorsa neden ‘Fethiye MilyonFest’, ‘Zeytinli Rock Festivali’ veya yasaklanan tüm konser ve etkinliklerde oluyor.

Bu ülkede her alanda sıkıntı çeken gençlik ve halk için yapılan etkinlikler farklı organizasyonlar tarafından yapılınca neden yasaklanıyor?

Bu ülkede yapılan organizasyonlar da mı artık yandaşlık üzerinden gerçekleşecek?

Nereye kadar hatta daha ne kadar ikiye ayrılacağız. Bunun bir sonu olmayacak mı?

Benden sorması sizden düşünmesi… Ne yapsak da yasakları yasaklasak…