Önceki gün İzmir'de yaşamanın zorluklarını yazmış ve sizden de kendi yaşadığınız sorunları yazmanızı istemiştim. Açıkcası bir dokundum bir ah işittim diyebilirim.

Yeniden merhaba. Galiba bundan sonra size sık sık merhaba diyeceğim. Öncelikle önceki gün yazdığım İzmir'de yaşamanın zorlukları yazıma büyük ilgi gösterdiğiniz için teşekkür ederim. O kadar çok mail aldım ki bugün de bu maillerden bazılarını sizlerle paylaşmak istedim. Ha bu arada hala o yazımı okumadıysanız BURAYI tıklayarak yazıma ulaşabilirsiniz.

İzmir'de tuvalet büyük bir sorun


Aslında hiç aklımın ucuna gelmeyecek bir sorundu İzmir'de tuvalet yokluğu. Dışarıda çok takılmadığım için olsa gerek ya da iş yerini kullandığım için bunu hiç düşünmemiştim. Ancak gelen yorumlara bakınca bu sorunun ciddi boyutta olduğunu gördüm.

Dün bir okurumdan gelen telefon üzerine sonradan o maddeyi de yazıma eklemiştim. Ama mail olarak da bu konuda çok şikayet aldım.

Öncelikle şunu belirtmek isterim ki yer vereceğim mailleri atanların sadece isimlerini kullanacağım. Çünkü izin almadan isim ve soyisim kullanmayı doğru bulmuyorum.

Neyse tuvalete geri dönelim. Okuyunca beni en çok etkileyen maillerden biriydi Efdaleddin K. şöyle diyor: "Merhaba. Yazınızı beğendim. Emeğinize sağlık. Ben İzmir'den gitmeyi çok istedim. Maalesef eşim İzmirli. 40 yıldır burada yaşıyorum. Geriye dönüp bakınca bir arpa boyu gidemedim. (Belki benden kaynaklanıyor)

Gaziemir 'de oturuyorum. Malum. Yaşımdan dolayı 2-3 saatte tuvalete gidiyorum. Daha sık gidenlerin durumu daha da vahim.

Ben yazı Mersin'in bir ilçesinde geçirdim. Ata toprağında. Eylül ayında traktörümün vizesi için Gaziemir'e evime geldim. Yürüyüş yaptım. Gaziemir'i dolaşmak için çıktım. Bol su içince Çarşamba pazar yerinin altındaki tuvalete yürüdüm. Zaten çok pis olan tuvalet kapalıydı. Yanında zabıta, temizlik işleri birimleri var. Bir görevliye sordum. Artık kapalı dediler.

Belediyeye gittim. Afedersiniz "çişim geldi.çişim geldi. Nerede tuvalet?" diye bağırdım. Gösterdiler.

Ben bu başkana oy verdim. Karaman'da, Konya'da cami tuvaletleri bedava. Üstelik tertemiz. Gidiş gelişlerde cami tuvaletlerine giderim

İzmir'de hem pis. Hem de pahalı. Halkçı olan bir belediye halk için ne yapıyor? Bir tuvalet,  tiyatro, konser salonu nerede? Son 6-7 senede çok göç aldı. Üstelik paralı insanlar geldi. Hâlâ 40 yıl önceki tiyatro salonu, konser salonu ile idare ediliyor.

En basitinden Gaziemir'de AKM'yi yenileyeceklerine ikincisini yapabilirlerdi. İki tane çayhane açtılar. Üstelik eskiyi yıkıp yerine aynı anlamsız binaları diktiler.

Yazınız gerçekten güzeldi. İzmir 50 yaşında ağır makyajlı kadınlara benziyor. Sadece gençliğiyle, geçmişiyle övünüyor. Geçmişte yaşıyor."

Tuvalet konusu ile ilgili başka mailler de aldım. Ancak o kadar çok mail aldım ki maalesef hepsine teker teker yer vermem mümkün değil.

İzmir'de geçinmek çok zor


Bir başka konu ise İzmir'deki geçim derdi idi. Aslında Türkiye'nin birçok yerinde benzer manzaralar yaşanıyor. Bu konuda yazan Necip T. ise şu ifadeleri kullanmış: "Merhaba iyi çalışmalar kolay gelsin internette dolaşırken tesadüfen yazınızı gördüm. Ben de İzmir Konak Turgutreis mahallesi Halil Rıfat paşa caddesi'nde ikamet ediyorum kiracıyım. Maalesef kiralar çok yüksek marketler çok yüksek pazarda sebze meyve maalesef birer ikişer adet alıyoruz artık evimize. İki tane oğlum var okula gidiyor ellerinizden öper bir tostu okulda 35 liraya satıyorlar bir ayran 20 lira emekliyim 7.500 lira maaş alıyorum bir firmada çalışıyorum asgari ücret alıyorum maalesef geçinemiyoruz. Siz de lütfen yazmaya devam edin belki bir sesimiz olursunuz şimdiden teşekkür ederim"

Gözlerim dolarak okudum bu yorumu. Ne dersiniz sizce de beyefendi çok haklı değil mi?

İzmir'de otopark sorunu var


İşletme hesabından yazan bir okurum ise İzmir'de otopark fiyatlarından ziyade otopark sorunu olduğunu dile getirmiş ve şu ifadeleri kullanmış: "İzmir'de sadece otopark fiyatları sorunu değil genel anlamda bir otopark sorunu olduğunu düşünüyorum. İnsanlar araçlarını bırakacak yer bulamadığından yol kenarlarına park ediyorlar. Bu da zaten sıkıntılı olan trafiği biraz daha zora sokmuş oluyor."

İzmir Şehir Hastanesi'ne ulaşım zor


Bazı okurlarımız ise İzmir Şehir Hastanesi'ne ulaşımın zorluğundan yakınmış. Açıkcası neden şehrin uzağına hastane yapılır hala anlamış değilim. Okurumuzun ricası ise İzmir, Hatay, İnönü Caddesi'nin olduğu bölgeden hastaneye bir otobüs konulması. Bildiğim kadarıyla Bornova metro çıkışından Şehir Hastanesi'ne otobüs kalkıyor. Ancak insanlar zaten hasta hasta taaa oraya nasıl gitsinler?

Hastane demişken Harun U. ise, Karşıyaka ilçesinde yaşanan zorluğu dile getirmiş. Okurumuz şu ifadeleri kullanıyor: Sağlık temel bir ihtiyaç ise Karşıyaka bu anlamda çok fakir bir ilçe. Yıllar önce devlet hastanesi kapandı. İnsanlara adres olarak Çiğli EA ve şimdiler de Şehir hastanesi gösteriliyor. Ya acil servis!  65 yaş üstü ve kronik rahatsızlığı yüksek bir ilçe de Acil Sağlık Hizmeti veren bir birim yok. Araç sahibi bir yakınınız sizi bir devlet hastanesine götüremiyorsa Başkent Atakent Acil Kliniğine yada Medical Park hastanesine mahkumsunuz. Taksiye vereceğiniz ücreti özel sağlık sunucularına ödüyorsunuz.

Bir diğer ilginçlik Verem Savaş Dispanseri. Karşıyaka Verem Savaş Dispanseri binası farklı amaçlı kullanıma tahsis edildiği için , Karşıyaka Verem Savaş Dispanseri , Çiğli Verem Savaş Dispanseri binasına taşınarak hizmetini artık Çiğli’den sunuyor Karşıyakalılara. Bu arada hem Çiğli hem de Karşıyaka sakinlerine hizmet sunan bu güzide dispanserde, işlevine tezat şekilde, akciğer görüntüleme cihazının bozuk olduğunu hatırlatmakta fayda var.


İzmir'in sokakları kirli


Bazı okurlarımın ortak şikayeti de İzmir'in sokaklarının kirli olması. Bu konuya şimdi detaylı girmeyeceğim çünkü ayrı bir yazı yazmak niyetindeyim.


İzmir'de doğalgaz sorunu


Ortak şikayetlerden biri de İzmir'de doğalgazın her yerde olmaması. Bir sokakta doğalgaz var ancak başka bir sokakta kömür yakılıyor. Bu da hava kirliliğine neden oluyor diyor okurlarımız. Buket K., "Şırnak'ta doğalgaz var İzmir'de maalesef bekliyoruz hala insan utanıyor İzmir'de odun yakıyoruz demeye" sözleri ile duruma tepkisini dile getirmiş.

Neden İzmir'de yaşıyoruz


Bir okurumun maili ise dikkat çekti. Aslında haklı tarafları da yok değil. İzmir dışına çıktığımda bunu çok daha iyi anlıyorum. Şöyle diyor Şükrü A.: "Yazınızı baştan sona dikkatlice okudum. Anlattıklarınızda haksız değilsiniz. Ancak, insanların İzmir'e ve bilhassa Ege'ye niçin taşındığından söz etmemissiniz. Örneğin ben bu yöreye sosyal yapı nedeniyle taşındım. Bir kentte bile, yaşamın daha çağdaş olduğu kesimlerde kiralar ve diğer şeyler pahalıdır. Türkiye'nin diğer bölgelerinde hayat az daha ucuz olsa da sosyal açıdan iyice geri vitese takılmış durumda. İzmir'in 15 dk. uzağındaki Manisa ve yakın kentlerinde bile durum farklı. Yönetim Ege ve Akdeniz kıyılarını diğer yerlere benzetmeye çalışıyor ama şimdilik "gâvur" deyip geçiştiriyor."


Kanalizasyon kokusu var


Harmandalı'nda yaşayan Kadir Ş. de şu ifadeleri kullanıyor: "Kanalizasyon kokusu, hele yaz günleri had safhada, eskiden sadece körfez etrafında olurdu şimdi tüm İzmir'i etkiliyor. Hele Çiğli, sormayın gitsin biryandan harmandalı çöplüğü diğer taraftan kanalizasyon kokusu."

Diğer sorunlardan bazılarını ise kısa kısa yazdım. Bu arada İZBAN'ın koyun koktuğu konusunda bana hak veren okurum seni de görmedim değil hani :)

-İzmir'de gece kondu sorunu var
-Motorlar caddeden değil kaldırımdan gidiyor.
-Kaldırımlar dükkanların eşyaları ve masalarla dolu.
-Yollar köstebek tarlası gibi
-Taksi fiyatları çok pahalı

Ne yapmaya çalışıyor bu Özlem


Ve son olarak "Ne yapmaya çalışıyorsun" sözlerine yanıt vermek istiyorum. Evet aslında dile getirdiğim sorunlar sadece İzmir'de olan sorunlar değil Türkiye'nin büyük bölümünde yaşanan sorunlar. Amacım İzmir'i kötülemek de değil. Sonuçta bu şehirde yaşıyorum ve bu şehri çok seviyorum. Ve benim görüşüme göre İzmir'i en güzel kılan şey insanın bu şehirde kendini rahat ifade edebilmesi ve de özgürlük. Ne yalan söyleyeyim başka şehirde yaşamayı da düşünmüyorum. Sorun illaki olur. Sonuçta kalabalık ve sürekli hareketli bir şehirdeyiz. Önemli olan en azından sorunlarımızı bir nebze de olsa çözebilmek. Belki de buradan dertleşebilmek. Böylece yetkililere de sesimizi duyurabilmek.

Yoksa İzmir'e yatırım konusunda yapılan haksızlıkların da farkındayız. Çözüme kavuşmasın diye bir türlü onaylanmayan projelerin de...

Bu arada mailine yer veremediğim herkesten çok özür diliyorum. O kadar çok mail aldım ki daha konuşacağımız çok şey var galiba. Benden bugünlük bukadar.

Bir sonraki yazım İzmir'in sokaklarındaki kirlilikle ilgili olacak. Neden İzmir'in sokakları bu kadar pis ve bu konuda neler yapılabilir? ozlemcimen88@gmail adresinden bana yazabilirsiniz.