Her sabahın bir gecesi, her aydınlığın bir karanlığı, her ışığın bir gölgesi vardır…
Düşünün;
Karanlık olmasa aydınlığın anlamı olur muydu? Gölge ışık olmadan yansır mıydı?
Peki insanlar…
Bir insan sadece iyi olabilir mi? tam tersi peki sadece kötü bir insan olabilir mi?
Bu hafta sizlere karanlık ve gölge taraflarımızı yazmak istiyorum…

İnsanlığın var olmaya başladığı çok eski zamanlardan beri hem mitolojiye hem de masallara konu olan karanlık negatif yanlarımız var…

Masallara baktığımız da bir cadı ya da üvey anne olarak anlatılan yaptığı kötülükler ile öne çıkan ve sonunda hep bir ders veren bu masallarda o anlatılan karanlık kötü kalpli kadın bir negatif dişildir.

Ya da kötü kral, kötü kalpli zalim adam olarak anlatılan karakterde negatif erili anlatıyor…

Bu örnekleri çoğaltmak mümkün günümüzde sinemada ya da dizilerde de bu karakterleri bolca görüyoruz…
Uzun yıllardır yapmış olduğum araştırmalar ve okuduğum kitaplarda cevabını aradığım bir soru;

Bir insan sadece iyi ya da kötü olabilir mi?
Sizi biraz içimize bakmaya davet ediyorum…
Bir uzak doğu felsefesi ying yang şöyle der;
“her iyiliğin içinde bir kötülük her kötülüğün içinde bir iyilik vardır.”
Bir benzeri bizim Türk Kültüründe şöyle der;
“her şerde bir hayır, her hayırda bir şer vardır.”
Bizim içimizde de bir aydınlık bir karanlık taraf vardır…
Hayat dediğimiz bu yol kendimizi bulmak için çıktığımız bir yolculuktur…

Karanlık taraflarımız olan;
Korkularımız, hırslarımız, kıskançlıklarımız, vesveselerimiz hep içimizde var olan negatif yanlardır.
Hep iyi olan olmayı isteriz, kötüyü dışlar uzak durur etiketleriz.
Aslında kendimizi görürüz orda bir karanlık gölge tarafımızdır bizi rahatsız eden…
Eğer yüzleşmeyi başarırsak kendimizi dönüştürür öyle devam ederiz hayata,
Ya da yüzleşmekten kaçarız yok ben kötü biri miyim? yok ben asla öyle yapmam der aslında kendimizden kaçarız…
Bu hayat yolculuğu aslında çok da basit bir yol değildir…
Çokça içimize dönmeyi gerektiren hep kendimizle yüzleşip yolumuzdaki karanlığı aydınlatmayı gerektiren bir yol…
Çözümü hep dışarıda ararız, ben niye bunu yaşadım, bu niye benim başıma geldi, gibi soruları sorarız kendimize birazda kurban psikolojisi ile yaklaşırız olaylara…
Yaşadığımız her karanlık olayda aslında biz varız, bu bir yüzleşme, çünkü her insan birbirinin bir diğer versiyonu…
Yapmamız gereken çok basit;
Kimseyi yargılama, kimseyi etiketleme, kimseyi küçük görme alay etme,
Onun ne yaşadığını neden böyle olduğunu bilmiyorsun…
Ve şunu unutma eğer ki sen onu yargılıyorsan bil ki bu senin karanlık tarafında bir yerde olan bir korkun…
Güzel günlerde görüşmek üzere…