İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz KOCAOĞLU döneminde, 2009 yılında kurulan ve Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç SOYER’le de etkinliği artırılarak sürdürülen İzmir Ekonomik Kalkınma Koordinasyon Kurulu; katılımcı demokrasi ve yerelde kalkınma modeli olarak ulusal ve uluslararası düzeyde örnek demokratik örgütlenme şeklidir.

Demokrasiyi ete-kemiğe büründüren, nitelik kazandıran katılımcı, çok sesli, saydam ve yerelde kalkınmayı öngören örnek bir yapılanmadır, İzmir Ekonomik Kalkınma Koordinasyon Kurulu…

İzmir’in geniş anlamda, gündemi; aynı zamanda, Ekonomik Kalkınma Koordinasyon Kurulu’nun da gündemini oluşturmaktadır.

Her ay düzenli olarak toplanan ve her biri kendi alanında yetkinliği kabul görmüş temayüz etmiş 139 üyeden oluşan ve Tarım Politikaları Komitesi, Alsancak Komitesi, İzmir Kent Değerlerini Koruma ve Geliştirme Komitesi, Stratejik Plan’ın Uygulanabilirliği Komitesi, Sürdürülebilirlik Komitesi, İzmir Ekonomik Çalışmalar Komitesi, Dijital Dönüşüm Komiteleri’nden oluşan 7 komisyon halinde çalışmalarını sürdüren Kurul; temelde ortak akla, özgür tartışmaya, “istişare”ye ve çözüm odaklı katılımcı anlayışa özel bir önem atfetmektedir.

Örneğin; benim de üyesi olduğum Alsancak Komitesi; Kemal ÇOLAKOĞLU Başkanlığı’nda Alsancak’ın trafikten kentsel dönüşüme, turizmden ticari yaşamına kadar tüm problemlerini, çözüm önerilerini tartışarak hazırladığı raporu, Ekonomik Kalkınma Koordinasyon Kurulu’na sunarak geniş bir zeminde çözüm üretilmesine olanak sağlamaktadır.

EKONOMİK KURULU’NUN GÜNDEMİ; İZMİR’İN GÜNDEMİDİR

Kocaoğlu döneminde, SOYER’in Başkanlığı’nda da Ekonomik Kurul’un gündemini, İzmir’in gündemi oluşturmaktadır.

Ekonomik Kurul’un felsefesini ve çalışma prensibini katılımcı demokrasi; ortak akıl, hoşgörü ve müzakere şekillendirmektedir.

Ulaşımdan turizme, spordan ekonomiye, sanayiden kentleşmeye İzmir’in temel konuları; Ekonomik Kurul’da üyeler tarafından gündeme getirilerek çözüm önerileriyle özgür ortamda tartışmaya açılmaktadır.

Ekonomik Kurul; sivil toplum örgütü niteliğini taşımakta, bir anlamda da Büyükşehir Belediyesi’nde “karar süreci”nde pay sahibi olmaktadır.

Bu süreç; bir bakıma yerel demokrasinin kalitesini yükseltmektedir.

Bu arada; İzmir Ekonomik Kalkınma Koordinasyon Kurulu’nun Önceki Başkanı Sıtkı ŞÜKÜRER, şimdiki dönem Başkanı Mehmet Ali KASALI, iletişim becerileriyle, koordinasyon yetenekleriyle, uzlaşma yöntemleriyle ve hoşgörüleriyle; çözüm odaklı demokratik müzakere zeminini hep açık tutmuşlardır.

Bu yönetim anlayışı; Büyükşehir Belediyesi için de, İzmir için de, problemlerin çözümünde katalizör “kolaylaştırıcı” olma açısından önemli bir kazanımdır.

Ayrıca; Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç SOYER de, Ekonomik Kurul toplantılarını hiç aksatmadan katılarak, bir yandan kurul üyelerinin sunumlarına önem vermekte, diğer yandan da Büyükşehir Belediyesi’nin çalışmaları ile uygulanan büyük projeler ve hazırlanan yeni yatırım projeleri hakkında kurul üyelerini bilgilendirmekte, görüş ve önerilerini almaktadır.

Örneğin; Büyükşehir’in yatırım bütçesi, devam eden Fahrettin Altay-Narlıdere Metrosu, temeli geçtiğimiz günlerde atılan Buca Metrosu, hızla devam Çiğli Tramvayı, 9-11 Eylül’de düzenlenen Dünya Belediyeler Birliği Kültür Zirvesi ve Gediz Deltası’nda yaşanan kirliliğin giderilmesi gibi daha birçok konuda Ekonomik Kurul Üyelerini ayrıntılı bir şekilde bilgilendirmiştir.

Sonuç olarak: İzmir, Türkiye’nin aydınlığa ve uygarlığa açılan penceresidir.

İzmir Ekonomik Kalkınma Koordinasyon Kurulu; katılımcı yerel demokrasinin işlevsel ve etkili bir enstrümanıdır.