Aynı coğrafi bölge içerisinde yaşayan kentli, insanların eşit hak ve özgürlükler içinde sürdürdükleri ortak yaşamıdır.

İzmirlileşmek: Ortak değerleri güçlendirerek, farklılıklara hoşgörü göstermedir.

Şüphesiz, insan doğa ile göbek bağı olmadan yaşam sürdüremez. İnsan ve doğanın genetik bağları korunur ise; doğa yaşar, insan yaşar, İzmir yaşar, dünya varlığını korur.

İnsanların söylem olarak ‘İzmirliyiz’ demesi bir anlam ifade etmez. İnsanca yaşanılacak İzmir için; hava, su, kuş, hayvan, ağaç, bitki, şehir planı, yenilenebilir enerji, geri dönüşüm, şehir mimarisi, sosyal yaşam alanları… Gerek.

Nasıl ki insanlar dil, ulus, kültür, inanç farklılıkları içinde insani değerler üzerinden birlikte yaşam sürdürüyor. Şüphesiz doğa da; toprak, su, hava, hayvanlar, ağaçlar, bitkiler… Kendi doğallıkları içinde birlikte yaşam sürdürüyorlar.

İnsan, doğa ile doğal dengeleri koruyamadığında kendisini imha eder. İnsan, doğanın doğallığını bozduğunda ortaya çıkan olaylara ‘felaket’ diyoruz. Peki, insanın doğayı yok etmesi felaket değil mi?

NE YAPMALI?

Kentler doğası, doğallığı ile güzeldir. İzmir’i güzel eden deniz, ormanlar, akarsular, toprak, bitkiler, kuşlardır. İnsanlar bu doğal zenginlikler ile birlikte kendi doğallıkları içinde yaşarsa İzmir yaşar.

İzmirleşme nasıl olur?

-Yaşanılabilir kente sahip olmak İzmirlileşmedir.

-Doğa ile bütünleşen kent tasarımlarının hayata geçirilmesi İzmirlileşmedir.

-Bitki örtüsünü, ağaç türlerini, hayvanları, kuşları, böcekleri yaşatma, akarsuların doğal akışını, göllerin durgunluğunu korumak İzmirlileşmedir.

-Hayvana, suya, bitkiye, ağaca, toprağa saygı göstermek İzmirlileşmedir.

-Tüm kent yaşayanlarının yerel yönetimlerde temsil hakkı olması İzmirlileşmedir.

-Kadın meclisi, çocuk meclisi, semt mahalle örgütlülüğü, gençlerin yönetimlerde söz hakkı ve yaptırım güçlerinin olması İzmirlileşmedir.

İzmirleşme nasıl olmaz?

-İnsanların yaşam alanları varoş, gecekondu olarak ayrışıyorsa İzmirlileşme olmaz.

-Seçim sürecinde sokak sokak, mahalle mahalle çalışma yürüten seçmenlerin seçimi kazanma sonrası belediye binalarına giremediklerinde, yetkililer ile görüşemediklerinde, yoksul mahallelerine eşit hizmet alamadıklarında İzmirlileşme olmaz.

-Kürt, Göçmen, Roman, Dağlılar… Mahalleleri oluşumu, bölge, ulus, milliyetler olarak yerleşim alanlarını gettolaştıran yerleşim planları ile İzmirlileşme olmaz.

-Baraka evlerden oluşan mahallelerde sefalet çeken, yalı, şato, villalardan oluşan semtlerde saltanat sürdüren sosyal ayrımcılık ile İzmirlileşme olmaz.

-İzmir’e göç ederek gelen 5’inci kuşak ‘İzmirliyim’ deme yerine hala ‘Malatyalıyım, Karslıyım, Konyalıyım…’ diyor ise İzmirlileşme olmaz.

-Kaldırımlar esnaf işgalinde, yayalar araç yolunda yürürken, araçlarını yaya yolarına, engelli yollarına park eden sürücüler oldukça İzmirlileşme olmaz.

-Sürücüyken yayalara, yayayken sürücülere küfür eden anlayış ile İzmirlileşme olmaz.

-Partiler arası düşmanlığı karanlığa çekerek, taraftarların ayrışıp çatışması gölgesinde yerel yönetimlerde rüşvet çarkları, ihale çeteleri oluşumları ile rant yaratan yerel yönetimler işleyişi sürdükçe İzmirlileşme olmaz.

-Aday olduğu siyasi partiye milyonlarca dolar verip, başkanlık sürecinde verdiği parayı üçe beşe katlamak için çalışan Belediye Başkanları, Meclis Üyeleri ile İzmirlileşme olmaz.

SONUÇ OLARAK

İzmirlileşme: İnsanlar yaşam sürme bilgisini, dünyayı doğal dengeler içinde korumayı hayata geçirme bilinci ile mümkündür.

Hadi hayırlısı…