Hanımlar dikkat! Zayıflatıcı bir hormonun olduğunu hala duymadınız mı yoksa? Bu haftaki yazımızda gelin beraber bilgilenelim.Leptin hormonu beyaz yağ ve pankreas hücrelerinde üretilip, salgılanan , insan vücudunda beyaz yağ hücreleri tarafından depo edilen 1994 yılında keşfedilmiş bir hormondur. Adı eski Yunanca “leptos ve thin=ince” kelimelerinden alınmıştır. İnsülin hormonu ile çalışan ve vücudumuzun yakıt-enerji düzeyini idare eden bu hormonun ana görevleri;

tokluk hissi verme ,

açlığı bastırma,

yediklerimizin yeterli olup olmadığını beynimize iletme

doyma sinyalinin beyne gönderilmesidir.

Kilo alınıp, verilmesinde etkili olan leptin hormonunun buna ek olarak yararlı birçok işlevleri vardır.Yaraların iyileşmesi , bağırsak sisteminin güçlenmesi , vücut ısısı ayarlanması , sindirimi, üreme sistemi ve kemik gelişiminde de yardımcı olan bir hormondur.
Besin alındıktan 4 saat sonra salgılanmaya başlayan Leptin hormonu büyük ölçüde vücutta bulunan yağ hücrelerimiz tarafından ve az miktarda mide, kalp gibi organlardan salgılanır.

Bu hormon beynin hipotalamus bölgesinde etkilidir ve vücudumuzdaki yağ depoları hakkında beynimize bilgi verir. Eğer açlık durumu yoksa ve vücutta yeterli yağ mevcutsa leptin sayesinde beynimiz iştahı azaltır ve vücut yağ depoları (kilo) olduğu gibi korunur. Eğer vücut yağ depolarında bir azalma varsa kandaki leptin miktarı azalır ve beynimiz bunu iştah artışı olarak algılar. Kısacası ,leptin “doydum, bu kadar yemek yeter” dedirten ve yemek yeme aktivitemizi sonlandırmamıza neden olan hormondur. Leptin hormonunun kandaki miktarı normalden aşağı düştüğünde ise bireyde tokluk yeterli miktarda hissedilemez.

Buna ek olarak, mide içinde salgılanan az miktarda leptin hormonunun, tüketilen öğün miktarında ve hissedilen toklukta etkili olduğu bulunmuştur.Yemek yenmesi sonrasında, pankreastan insülin salgılanır ve kandaki insülin miktarı yükselir. Kanda arta insülin, midedeki leptin salınımını tetiklemektedir.

Dikkat!

Yapılan çalışmalar sonucunda kilo kaybetmenin kandaki leptin miktarını azaltıcı etkisi olduğu bulunmuştur. Yani siz kilo verdikçe, kanınızda tokluk hissinizden sorumlu leptin hormonunun miktarı azalıyor ve bu da sizi daha çok yemeye teşvik ediyor.

Leptin hormonunu nasıl kontrol altına alabiliriz?

Leptin hormonu uykusuz kalmış bir bedende çok düşüktür. Uykusuz kalındığında yeme ihtiyacının artmasının altında yatan sebep de aslında budur. Uyku saatlerimizi düzene sokarak, 7 saatlik kaliteli bir uyku ile Leptin hormonlarının dengelerini kendi lehinize çevirebiliriz.

Sabahları bol proteinli, cevizli, yeşil sebzeli, besin değeri yüksek ve ekmek gibi karbonhidrat içermeyen besinlerden oluşan bir kahvaltı tabağı ile güne başlayarak bir adım atabilirsiniz.

Sağlıklı yaşamın olmazsa olmazlarından egzersiz de leptin hormonunu etkileyen faktörler arasında yer almaktadır. Egzersiz yaptıkça leptin hormonu miktarı azalır. Spor sonrası kişilerin iştahlarının artmasındaki temel sebep budur.Bilinçli bir şekilde egzersiz yapınız.

Sabahları 1 su bardağnını içine katacağınız elma sirkesinin Leptin hormonunu kontrol etmede etkisi kanıtlanmıştır. Fruktoz içerek alkollü ve alkolsüz içecekler beynimizin leptin sinyallerini almasını engelleyeceğini unutmayınız.