Gazeteci Osman Çaklı cephesinde yeni gelişme!
Gazeteci Osman Çaklı cephesinde yeni gelişme!
İçeriği Görüntüle

Amerikan Science dergisinde yayımlanan yeni bir araştırmaya göre, ‘Marmara Denizi’nin derinliklerinde endişe verici’ şeyler oluyor. Karadeniz’i Ege Denizi’ne bağlayan deniz tabanı boyunca uzanan fay hattında İstanbul’u yakından ilgilendiren tehlikeli bir gerilim olduğunu gösteriyor.

Araştırmada, son 20 yılda şiddeti giderek artan depremlere dikkat çekilirken, bu sarsıntıların düzenli biçimde doğuya, yani İstanbul’a doğru ilerlediğini belirtiyor. Bu deprem eğiliminin devamı halinde Türkiye’nin en büyük kentinin güneyinde büyük bir depremle karşı karşıya kalacağı öne sürüldü.

2025 11 24 Istanbul Trafik Aa 1

MARMARA ANA FAYI ALARM VERİYOR

Bu bölgede en son 1776 yılında, 7.1 büyüklüğünde bir deprem meydana gelmişti. Araştırmaya göre bu tarihten beri sessiz kalan 'Marmara Ana Fayı' alarm veriyor. Araştırma, Marmara Ana Fayı olarak bilinen, deniz tabanında, İstanbul’un güneybatısına uzanan 15 ila 21 kilometrelik 'kapalı bir segmentte' olağandışı bir sessizlik yaşandığına dikkat çekiyor.

Cornell Üniversitesi’nden jeofizikçi Judith Hubbard, “İstanbul yakınlarında meydana gelebilecek çok büyük bir deprem, modern tarihin en yıkıcı insani felaketlerinden birine yol açabilir” uyarısında bulundu.

MEVCUT SİSMİK DÜZEN DEVAM EDERSE….

Araştırmaya göre, eğer mevcut sismik düzen devam eder ve bu segmentte kırılma gerçekleşirse İstanbul, 7 veya üzeri büyüklükte bir depremle karşı karşıya gelebilir. Yaklaşık 16 milyon kişinin yaşadığı megakentte böyle bir sarsıntı Türkiye için, 'felaket senaryosu' anlamına geliyor.

Yeni çalışmada son yıllarda bölgede meydana gelen dört orta şiddette depremin dikkat çekici bir zincir oluşturduğu ifade ediliyor. Bu zincirin son halkası, Nisan 2025’te 6.2 büyüklüğünde yaşanan deprem oldu. Araştırmacılar, bir sonraki depremin çok daha güçlü olabileceğini ve doğrudan İstanbul’un altındaki fayda meydana gelebileceğini söylüyor.

DEPREM ÜLKEMİZİN GERÇEĞİ

New York Times’ta yer alan bu haber, bilim insanlarının sık sık vurguladığı deprem gerçeğini ve doğal afetlere karşı hazırlıklı olmanın hayati önemini bir kez daha gözler önüne serdi.

Kaynak: HABER MERKEZİ