Arabesk müzik sanatçısı Güllü'nün evinin camından düşerek hayatını kaybetmesine ilişkin Yalova Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü soruşturmada bilirkişi heyeti raporunu tamamladı. Abdurrahman Şimşek'in haberine göre, 8 Ekim'de olay yerinde keşif ve inceleme yapan bilirkişi heyetinin hazırladığı raporda, Güllü'nün geriye doğru düşmesi için dengesini bozan "bir dış kuvvet ve temas" varlığının olması gerektiği tespit edildi.

Raporda, sanatçının güvenlik önlemleri aldığı vurgulanırken intihar düşüncesine yönelik herhangi bir bulguya rastlanmadığı da belirtildi. Bilirkişi raporunda yer alan bir diğer bulguya göre, Güllü’nün daha önce de düşme tehlikesi atlattığı, bu durumun kızı Tuğyan Ülkem Gülter tarafından bilindiği, ancak sanatçının bu konuda uyarılmadığı belirtildi.

Ünlü sanatçının kızı Tuğyan Ülkem Gülter, "kasten öldürme" şüphesiyle 13 Aralık Cumartesi günü tutuklanmıştı. Olayın yaşandığı gece evde bulunan arkadaşı Sultan Nur Ulu hakkında ise ev hapsi şeklinde adli kontrol tedbiri uygulanmasına karar verilmişti. İkilinin yurt dışına kaçma hazırlığında olduğu da iddia edilmişti. Operasyonda Gülter ve Ulu’yu Yalova’dan İstanbul’a götüren araç sürücüsü ve İstanbul’da kaldıkları evin sahibi de gözaltına alınmış, dosya için gizlilik kararı alınmıştı.

"SEN ÖLDÜRDÜN"

Güllü’nün ölümüne ilişkin soruşturma kapsamında ifadesi alınan Sultan Nur Ulu’nun babası Arif Ulu, Güllü’nün kızı Tuğyan Ülkem Gülter ile kızının arkadaşlığını, sanatçının ölümünden bir–iki ay önce öğrendiğini söyledi. Ulu, bu süreçte Güllü ile birkaç kez telefonla görüştüklerini ve merhabalaştıklarını ifade etti.

Arif Ulu, Güllü’nün hayatını kaybettiğini bir arkadaşı aracılığıyla öğrendiğini, sanatçıya hayran olduğu için arkadaşının kendisine haber verdiğini söyledi.

Ulu, Güllü’nün yüksekten düşmesi sırasında kızının da aynı odada bulunduğunu televizyon haberlerinden öğrendiğini belirterek, olay günü kızıyla yaptığı telefon görüşmesini anlattı. Ulu, kızıyla arasında geçenleri şöyle aktardı:

"Olay günü kızımı aradım, bana konuşacak durumda olmadığını, Güllü'nün düştüğü olayı hatırlamadığını, görmediğini, olayın kaza olduğunu söyleyince o gün kapattık. Sonraki konuşmalarımızda ben olayı sorduğumda bana olayı, önce yemek yediklerini, sonra film izlediklerini, oyun oynadıklarını, Tuğyam'la birbirinin saçlarını ördüklerini, sonra da Tuğyan'ın odasına geçtiklerini söyledi. Ardından Güllü'nün odaya geldiğini, roman havası oynadıklarını, geçirdiği kazadan dolayı alnından cam parçası çıktığı için o anlarda aynaya baktığını, Tuğyan'ın önünde olduğu için görüş açısını kapattığını, ses duyunca Güllü'nün düştüğünü fark ettiklerini anlattı."

Daha önce ev hapsi verilerek serbest bırakılan Sultan Nur Ulu’nun babası Arif Ulu’nun, kızına gönderdiği ve Güllü’yü kastederek “Sen öldürdün” ifadesinin yer aldığı mesajın da soruşturma dosyasına girdiği tespit edildi.

Arif Ulu, kızına gönderdiği “Sen öldürdün” mesajına ilişkin ise bunun korkutma amacı taşıdığını söyledi. Ulu, mesajla ilgili şöyle konuştu:

“Hem bir şey biliyorsa söylesin hem de bana biraz daha saygılı olsun diye bu şekilde mesaj attım. Korkutmak için attım. Bu süreç boyunca Tuğyan ve Sultan'la birlikte olduğum zamanlarda Güllü'nün ölümüne neden olduklarına dair bir konuşmalarını duymadım ve ölümüne sebep olduklarına dair bir şey hissetmedim. Kızım da böyle bir şeyi görse mutlaka söylerdi. Eğer baskı altında kaldıysa da mutlaka söyler.”

"ABLAMIN 10 LAFINDAN BİRİ YALAN"

Güllü'nün oğlu Tuğberk Yağız Gülter, annesinin ölümüne ilişkin yürütülen soruşturmada savcılığa verdiği ifadesinde, tutuklanan ablası Tuğyan Ülkem Gülter hakkında "Ablam çok yalan söyleyen biridir, 10 lafından biri yalandır" dedi.

Gülter, ablası Tuğyan Ülkem Gülter’in özel ilişkileri söz konusu olduğunda çevresindeki herkesi karşısına alabildiğini ve bu nedenle annesinin ölümüne ilişkin ciddi şüpheler taşıdığını söyledi.

Ablasının ilişkilerinde “her şeyi yapabilecek” bir karaktere sahip olduğunu savunan Gülter, geçmiş ilişkilerinde de benzer davranışlar sergilediğini iddia etti.

“Vebal almak istemiyorum ama Kervan için annemi öldürebilir” diyen Gülter, Tuğyan’ın ilişki konusunda zayıf bir karaktere sahip olduğunu ve menfaatleri doğrultusunda hareket edebildiğini iddia etti.

Güllü dosyasında yeni kan donduran iddia: Kızı Tuğyan torununu organ mafyasına satarım demiş
Güllü dosyasında yeni kan donduran iddia: Kızı Tuğyan torununu organ mafyasına satarım demiş
İçeriği Görüntüle

Gülter, ablasının daha önce Bircan isimli kişiyle yaşadığı ilişkiye de değinerek, bu durumu ilk kez televizyondan öğrendiğini, ancak basına yansıyan mesajları okuduğunda kullanılan ifadelerin ablasına ait olduğundan şüphe duymadığını söyledi.

"ŞÜPHELERİM OLUŞUP KAYBOLUYORDU"

Gülter, yaşadığı süreçte şüphelerinin zaman zaman oluşup kaybolduğunu, bunun temel nedeninin ise ablasının olay sonrası sergilediği yoğun üzüntü olduğunu anlattı. Ablası Tuğyan Ülkem Gülter ya da Sultan Nur Ulu’nun böyle bir eylemde bulunabileceğini başlangıçta düşünmediğini belirten Gülter, “Aslında benim bu süreçte şüphem oluşmuştur. Benim şüphelerim oluşup kayboluyordu,” diye konuştu.

Olay anına ait görüntüleri izlediğinde ablasının tepkilerinin kendisini etkilediğini söyleyen Gülter, “Videoları izlediğimde ablam çok bağırıyordu, ablam olaydan sonra çok üzgündü, sürekli çığlık atıyordu, onun o üzüntüsünü görünce aklıma böyle bir şey yapabileceği gelmedi,” dedi.

Kaynak: HABER MERKEZİ