Torbalı Belediyesi’nin düzenlediği ‘Güz Kitap Günleri’nin konuğu olan geçmiş dönem İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, kent genelinde yapılacak yatırımların mutlaka kamucu zihniyetle hayata geçirilmesi gerektiğine dikkat çekti.

Bergama'dan çıktı, tüm Türkiye hayran kaldı: İzmir'in bu lezzetini tatmayan kalmasın!
Bergama'dan çıktı, tüm Türkiye hayran kaldı: İzmir'in bu lezzetini tatmayan kalmasın!
İçeriği Görüntüle

Hayati yatırımlar özelleştirilmez!

Kentin geleceğini etkileyecek hayati yatırımların devlet veya yerel yönetim eliyle yapılmasının doğru olacağını ifade eden Aziz Kocaoğlu, “Kanalizasyon özelleştirilmez, arıtma özelleştirilmez, elektrik özelleştirilmez, eğitim özelleştirilmez, sağlık özelleştirilmez. Devlet ve belediye hizmetlerinde belki bürokrasi biraz yavaştır ama planlı programlı çalışır. Hatların yenilenmesi, bakımı onarımı ne kadar ağır aksak da olsa özel sektörün kar mantığının katbekat üstünde hizmet verir. Ben demiyorum ki devlet pantolon diksin veya belediye pantolon diksin. Özel sektörün yapacağı her şeyi özel sektör yapsın, devlet ve belediye denetlesin. Ama ileriye dönük sürekli yatırımlar, yani hayati konular mutlaka kamu tarafından yapılmalıdır. Şehir içi ulaşım da bunların içindedir” dedi.

Çiğli Atıksu Arıtma Tesisi tartışmaları

Açıklamalar İzmir’de “taşeronlaşma” tartışmalarını da beraberinde getirmişti. Siyasi iktidarın da uzun yıllardır pek çok alanda uyguladığı özelleştirmelerin sakıncaları güncelliğini koruyor. Konuyla ilgili değerlendirmede bulunan İzBB Başkanı Cemil Tugay, arıtma tesislerinin diğer büyükşehirlerde de bu yöntemle işletildiğini söylemişti. Tugay, “Neden buralarda böyle büyük arıtma tesisleri bu konularda uzmanlaşmış şirketlere veriliyor? Bu şekilde daha verimli bir işletme çıkıyor ve verimsizlik ortadan kalkıyor. Bu böyleyken ‘hayır, daha verimsiz ve pahalı olsun’ diye kötü bir yöntemi tercih edemem. Bu, birilerinin bize bir etiket yapıştırmasıyla değişecek bir durum değil. Herkes sadece belli bir grubun değil herkesin yararını düşünmek zorundadır. Hiç kimse sadece ben diye bakmayacak. Geldiğimden beri bununla mücadele ediyorum, belli grupların üstünlük kurma çabasıyla mücadele ediyorum. Belediyenin parası İzmir’de yaşayan 4,5 milyon insanın parasıdır. Oradaki gereksiz harcama herkese zarar veriyor. Biz bu konuda çok hassasız. Bu yolda haksız, iftira diyebileceğim türden suçlamalara asla kulak asmayacağım. Doğru olan verimli olan, daha az maliyetli olan, kamuya daha az yük sağlayan işletme modelidir. Bunun örnekleri Türkiye’de var, önce onlara bakıp sonra bizi eleştirsinler” açıklamasında bulunmuştu.

Muhabir: DOĞUKAN FİKRİ FİDAN