İz Gazete Genel Yayın Yönetmeni Ümit Kartal, KAYIT programının 12’nci bölümünde, İzmir’deki kooperatif davası kapsamında tutuksuz yargılanan eski CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu’nun geçtiğimiz haftaki basın toplantısında dikkat çeken açıklamalarını yorumladı.
"ASLANOĞLU SİYASİ BİR FİGÜR OLARAK İZMİR SİYASETİNDE BİR YERDE KALMAYA DEVAM EDECEK"
Basın toplantısının kentteki yankılarının kuvvetli olduğunu söyleyen Kartal, “Birincisi şuna dikkat çekelim, Şenol Aslanoğlu artık il başkanı değil. Tutuksuz da olsa yargılanmaya devam ediyor. Parti Meclisine adaydı ama giremedi. Yakın vadede, kısa vadede bir siyasi ikbal ve planlaması söz konusu değil. Ona rağmen basın toplantısına olan ilgi çok yüksekti. Basın toplantısına verdiği demeçlerin de yankısı kuvvetliydi. Bu Şenol Aslanoğlu'nun siyasi bir figür olarak İzmir siyasetinde bir yerde kalmaya devam edeceğini gösteriyor” dedi.
“CIMBIZLANIP ÇARPITILDI”
Aslanoğlu’nun halk konut modeliyle ilgili söylediği “İşi elimize yüzümüze bulaştırdık, el birliği güzelim modelin anasını ağlattık” sözlerinin cımbızlandığını kaydeden Kartal, şunları söyledi: “O ifade başı ve sonuyla beraber alınmadığında yanlış anlaşılabilecek bir ifade. O yüzden de zaten cımbızlayarak manşete çekenler niyetlerini belli etmiş oluyorlar. Şimdi ‘Elimize ayağımıza bulaştırdık’ başlığıyla verdiğinizde bunu kamuoyu şöyle algılar; ‘İşte Tunç Soyer, ben yani bu yargılananlar elimize ayağımıza bulaştırdık’ demiş gibi algılanır değil mi? İlk okuduğunda nasıl algılanıyor? Böyle algılanıyor. Ama öyle demiyor ki Şenol Aslanoğlu. Diyor ki biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak 25 yıldır yönetiyoruz burayı. Tam bir model yaratıyorduk kentsel dönüşümle ilgili. Çünkü iktidarda başka bir parti varken 25 yıldır Cumhuriyet Halk Partisi burayı yönetiyor. Aziz Kocaoğlu'ndan bugüne tam bir modeli beraber yaratıyorduk el birliğiyle ama el birliğiyle elimize ayağımıza dolaştırdık. Aslında süreci özetlemeye çalışan iyi niyetli bir açıklamayken, oradan cımbızlayıp çektiğinizde çarpıtılabilen bir açıklama oluyor.”
KOOPERATİF DAVASI ÜZERİNE KİTAPLAR YAZILIR
Manipüle edildi. Başka şekilde ifade edilebilirdi. Ama cezaevinden, ev hapsinden henüz çıkmış bir siyasetçinin 3 saatlik basın toplantısında bu şekilde ifade etmeyi tercih etmesini anlayışla karşılamak gerekir. E tabii karşı taraf bunu kullanır. O da siyasetin doğasında, işin ilginci karşı taraf kim? Yani hadi diyelim AKP kullanıyor. Kullanacak zaten. Ama gördüğüm, Cumhuriyet Halk Partisi içerisinden de çeşitli çevrelerin bunu anlamayı değil de kullanmayı tercih ettiği. O duruşmalarda uzun uzun, neler neler konuşuluyor. Onu takip etmeyen gazeteciler bir şey söyledi falan zannediyorlar. Takip edenler biliyor ki konu çok uzun, üzerine kitaplar yazılır.”
“CEMİL TUGAY BİRAZ DA KENDİSİNİ SORGULAYACAK!”
Aslanoğlu’nun; CHP’nin İzmir milletvekillerinin İzmir Büyükşehir Belediyesi ile ilgili konularda ‘topa girip girmeme’ konusunda sarf ettiği, “yalnız bırakılanlar kendisini sorgulamalı” ifadeleri de değerlendiren Kartal, şöyle konuştu: “Direkt Cemil Tugay diyor. Cemil Tugay biraz da kendisini sorgulayacak. Daha açık söylese vay muhalefet etmiş oluyorsun, hiçbir şey söylemese halkı kandırmış olacak. Şenol Aslanoğlu da iki arada bir derede kalmaktan bence bıkmış olmalı. İl başkanlığının özellikle ikinci döneminde iki arada bir derede kaldı, ‘aman parti zarar görmesin, aman parti zarar görmesin’ diye diye son gün il başkan adaylığından el çektirildi. Seni PM'ye sokacağız demelerine rağmen son gün anahtar listeye alınmadı. Ben basın toplantısını canlı izledim 2 saat, halen Cumhuriyet Halk Partisi zarar görmesin duygusunu önceliyor. Ama CHP sadece Cemil Tugay'dan ibaret değil ki. Tu kaka ilan edilmiş milletvekilleri Cumhuriyeti Halk Partili değil mi? Onların bir kısmı Cemil Tugay estetik ameliyat yapıyorken, gençlik kollarında, sokakta halka derdini anlatıyordu, partilerini anlatıyordu. Doğal olarak birinin de gerçeği söylemesi gerekiyor. Çok açık şekilde biraz da Cemil Tugay baksın kendine. Yani sadece milletvekilleriyle ilgili bir durum değil bu dedi Şenol Aslanoğlu. Ben il başkanıyken çok defa hem genel merkez hem Cemil Tugay ile beraber bu sorunu çözmek üzere adım atmaya yeltendim. Gücüm yetmedi dedi. Daha ne desin anlayana.”




