Tüm Bel-Sen İzmir Şubesi, İzmir Valiliği Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü tarafından belediyelere gönderilen ve sosyal denge tazminatına ilişkin uyarı niteliği taşıyan yazıya tepki gösterdi. Tüm Bel Sen memur sendikası tarafından yapılan açıklamada,"03.10.2025 tarihli İzmir Valiliği Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’nün yayımladığı, “Toplu Sözleşme ile Belirlenen Sosyal Denge Tazminatı Tavan Tutarının Aşılması ve Sosyal Haklara İlişkin Düzenlemelerin Kamu Zararı Oluşturacağı” yönündeki yazı, son günlerde çeşitli belediyelere gönderilmiştir. Ancak açıkça ifade ediyoruz ki, bu yazı hukuki bağlayıcılığı olmayan, genel nitelikli bir uyarı yazısıdır." ifadeleri yer aldı.

"İdari yargı kararları ve yürürlükteki mevzuat gereği, böyle bir yazıya dayanarak toplu sözleşme hükümleri değiştirilemez, daraltılamaz veya emekçilerin kazanılmış hakları kısıtlanamaz" açıklaması yapan Tüm Bel Sen memur sendikası, merkezi idarenin veya bir valiliğin, toplu sözleşme masasında taraf olan sendikaların pazarlık hakkına müdahale etmesi, Anayasa’nın 90. maddesi uyarınca uluslararası toplu pazarlık hakkıyla açıkça çeliştiğini belirterek, bu tür idari yazıların bağlayıcı bir norm değil, yalnızca “görüş” veya “hatırlatma” niteliği taşıdığını söyledi.

"Belediyeler, bu tür yazılara dayanarak sendikal hakları sınırlandıramaz"

Belediyeler, bu tür yazılara dayanarak sendikal hakları sınırlandıramaz diye sözlerine devam eden Tüm Bel Sen memur sendikası, "Biz TÜM BEL-SEN olarak, bu durumu açıkça özgür toplu pazarlık hakkını tanımamak olarak değerlendiriyoruz. Bu bir “TİS hakkına idari müdahaledir.”

Toplu sözleşme masasına gönderilen idari talimatlar, Anayasa’nın 90. maddesiyle güvence altına alınmış toplu pazarlık hakkına açık bir müdahaledir. Bizler, emeğin tarafı olarak bu masada hakkımızı idareden değil, hukuktan alıyoruz.

TİS hakkı anayasal ve uluslararası bir haktır

Anayasa’nın 90. maddesi çok açıktır: “Temel hak ve özgürlüklere ilişkin uluslararası sözleşmeler, kanunların üstündedir.”

Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmeler:

ILO 87 (Sendikal Özgürlük)
ILO 98 (Toplu Pazarlık Hakkı)
ILO 151 (Kamu Görevlileri İçin Toplu Görüşme Hakkı)

Bu sözleşmeler, kamu emekçilerinin toplu pazarlık hakkını açıkça güvence altına alır.

Dolayısıyla merkezi idarenin, valilik eliyle TİS masasına yön vermeye çalışması; hem Anayasa’nın 90. maddesine, hem de 4688 sayılı Kanun’un ruhuna aykırıdır. Toplu sözleşme masası sendika ile belediye arasındadır; valiyle, müfettişle veya genel merkez yazısıyla değil, emekçinin iradesiyle şekillenir.

İzmir Adnan Menderes Havalimanı'nda 1 milyarlık kamu zararı iddiası TBMM’ye taşındı
İzmir Adnan Menderes Havalimanı'nda 1 milyarlık kamu zararı iddiası TBMM’ye taşındı
İçeriği Görüntüle

Siyasi talimatlarla emeğin hakkı belirlenemez

Bugün, CHP Genel Merkezi’nin “Sosyal Denge Tazminatını tavan sınıra çekelim” yönlü bir tutum tartıştığı iddia edilmektedir.
Eğer bu doğruysa, açıkça söylüyoruz:
Bu tutum emeğin değil, bürokrasinin dilidir.

Emekçiden tasarruf olmaz!

Emeğin hakkı ne bir valilik yazısıyla, ne de bir parti genelgesiyle sınırlandırılabilir.
Toplu sözleşme siyasetin değil, emeğin masasıdır!

Emeğin sesi susturulamaz

Biz TÜM BEL-SEN olarak,

bu tür idari müdahaleleri tanımıyoruz!
Her belediyede, her masada, her meydanda emeğin hakkını savunmaya devam edeceğiz.

Bilinmelidir ki:

TİS masasında biz varız.

O masada valinin değil, emekçinin imzası vardır.
O masada bürokrasinin değil, alın terinin sesi yankılanır.
Eğer bu ülkenin anayasası yürürlükteyse,
emekçilerin toplu pazarlık hakkı da yürürlüktedir.emeğin hakkı
Ve biz, o hakkı geri adım atmadan, kararlılıkla savunmaya devam edeceğiz" açıklaması yaptı.

Kaynak: HABER MERKEZİ