17 Eylül’de platformda yayınlanan Güney Kore yapımı dizi, sadece 28 gününde 111 milyon kullanıcı tarafından izlenmiş ve Bridgerton’ı (82 milyon) tahtından etmişti.

Dizide, 38 milyon dolarlık ödülü kazanmak için ölümüne yarışan 456 çaresiz insanın mücadelesi anlatılıyor. Ödüle giden yolda çeşitli oyunlar oynayarak ilerlemeye çalışan yarışmacılar, kaybettiklerinde eleniyor bir başka deyişle öldürülüyor.

Diken'in New York Times'tan aktardığına göre, oyunların hepsinde galip gelip hayatta kalan ve ödülü kazanan Seong Gi-hun karakterini canlandıran Lee Jung-jae, dizinin mesajlarını ve olası ikinci sezonuna dair fikirlerini anlattı.

Modellikle başlayan kariyerine oyuncu olarak devam eden Jung-jae, daha önce de erotik gerilim ‘The Housemaid‘ filmiyle adından söz ettirmişti.

New York Times’a konuşan Lee Jung-jae, fenomene dönüşen dizinin başarısından memnun olsa da hayatında pek bir şeyin değişmediğini söyledi.

'ASLA SQUID GAME'İN SONUNU GÖREMEZDİM'

Dizide rol almanın oyun becerilerine katkısı olmadığını anlatan oyuncu, “Oyunlarda çok kötüyümdür. Asla Squid Game’in sonunu göremezdim” dedi.

Dizinin ekonomik adaletsizlik ve etik çöküşe dikkat çektiği yorumları yapıldı. Başrol oyuncusu ise farklı düşünüyor, ona göre dizinin gerçek mesajı altruizm yani diğerkamlık.

Lee Jung-jae, dizinin anlamsızca şiddet içerdiği ya da bir mesajı varsa bile muğlak olduğu yönündeki eleştirilere şöyle yanıt verdi:

Herkesin farklı zevkleri var. Ne olursa olsun her izleyicinin tepkisine saygı duyuyorum. Kore’de insanlar diğerkamdır, nazik ve düşünceli olmazsanız arkadaş edinemezsiniz. Bunun nedeni Korelilerin arkadaşlarının değerli ve kıymetli olduğuna inanması. Ben de arkadaşlarımı gerçekten çok severim, onları önemserim. Bence Squid Game’in yaptığı şey bu altruizm temasını hayatta kalma oyunu hikayesiyle bağlamak. Bir de üzerine çok etkili görseller koydu. Diziyi yeterince ilginç bulmayanlara yeniden izlemesini önermek isterim. Çünkü Squid Game hayatta kalma oyunuyla ilgili değil aslında. İnsanlarla ilgili. Bence dizi izledikçe kendimize birtakım sorular soruyoruz: Bir insan olarak gözümün önünden ayırmamam gereken şeyleri unutuyor muyum? Yardımıma ihtiyacı olan ve benim fark etmediğim birileri var mıydı? Onlara yardım etmeli miydim? Eğer dizi tekrar izlerlerse bu çok göz ününde olmayan unsurları fark edebilirler.”

"Dizinin sonunda Seong Gi-hun, uçağa binip ABD’deki kızının yanına gitmek yerine son anda fikir değiştirip Güney Kore’de kalıyor. Oyunu düzenleyenlerle bir mücadeleye gireceğine dair imayla sona eren dizinin ikinci sezonu olursa karakteri ne yapacak?" sorusunu ise Jung-jae, şöyle yanıtlıyor:

“Bu yanıtlaması çok zor bir soru çünkü hikaye herhangi bir önde ilerleyebilir. Gi-Hun’un da kafası karışık. Sanırım oyunun yaratıcılarını cezalandırmayı deneyebilir ya da yeni yarışmacıların oyuna dahil olmasını engellemeye çalışır. Belki de tekrar oyuna dahil olmayı dener.

Peki ya karakteri oyunların başına geçerse: “Ben olsam kimsenin ölmesine izin vermem!”

Editör: Haber Merkezi