2025 Netflix ve Apple Tv’nin yılı olurken, bu iki platform ilk 10’a üçer dizi sokmayı başardı. Ayrıksı ve nitelikli yapımların adresi olarak görülen HBO iki diziyle listeye girerken, Disney ve FX de birer diziyle listede kendine yer bulmayı başardı.
1. Task (HBO)
Philadelphia’nın işçi sınıfı banliyölerinde geçen dizi bir FBI ajanının, görünürde sıradan bir baba gibi yaşayan ancak perde arkasında acımasız bir soygun çetesini yöneten acımasız bir suçlunun peşinde atıldığı maceraları konu ediniyor. Mark Rufallo’nun oyunculuğuyla büyük övgü aldığı yapım, genel olarak atmosferiyle de benzetildiği True Dedective’den beri en iyi polisiye dizisi eleştirileriyle karşılandı.
2. The Studio (Apple TV+)
Büyük bir stüdyonun başına geçen Matt Remick’in, hayalleriyle sektörün gerçekleri arasında bocalayışıyla gelişen komik olayları anlatan dizi, yönetmenliği de üstlenen Seth Rogen’in varlığıyla değer kazanıyor. Günümüzün sinema ve eğlence sektörünü yerin dibine sokan usta işi mizahı ile öne çıkan yapım, ilk sezonunda 77. Emmy Ödülleri’nde 23 adaylık kazanarak tarihte en çok dalda aday gösterilen komedi dizisi rekorunu egale etmişti.
3. Severance (Apple TV+)
Karanlık amaçlarıyla ün salmış biyoteknoloji şirketi Lumon Industries, seçili çalışanlarının zihinlerini “iş” ve “özel hayat” olarak tamamen ikiye ayıran radikal bir tıbbi prosedür uygular. Bu işlemden geçen Mark, iki ayrı benliği arasında sıkışmış hâlde yaşarken, hem iş katında hem gerçek dünyada gizlenen bağlantıları fark etmeye başlar. İkinci sezonuyla da sessiz sedasız yılın en sevilen dizilerinden biri olmayı başaran Severance, bilim kurgu sinamasının tüm kilometre taşlarına selam gönderen usta işi bir gerilim.
4. Pluribus (Apple TV+)
Dünyaya “huzur ve tam uyum” vadederek yayılan, fakat insanların bireyselliğini ortadan kaldıran bir virüs salgını gezegenin kaderini kökünden değiştirirken, hikâyeyi uzay kökenli bu virüse karşı nadir bağışıklığa sahip 12 kişiden biri olan Carol Sturka’nın gözünden izliyoruz. Efsane dizi Breaking Bad’in arkasındaki ekip tarafından yaratılan Pluribus, merak duygusunu her bölümde canlı tutan zekice senaryosu ve politik göndermeleri ile öne çıkıyor. Full konsantre olmadan içine girmenin zor olduğu dizilerden biri...
5. The Pitt (HBO Max)
Dizi, kurgusal Pittsburgh Travma Tıp Merkezi’nde geçen tek bir 15 saatlik vardiyada acil servis ekibinin verdiği hayatta kalma mücadelesini anlatıyor. Efsane acil servis draması ER’ın atmosferini hatırlatan öykü tercihleri ve güçlü senaryosu, The Pitt’i hastane dizileri arasında şimdiden özel bir yere yerleştirdi. Dizi, Amerikan sağlık sistemine getirdiği sert eleştirilerle de benzerlerinden ayrı bir yerde konumlanıyor.
6. The Lowdown (FX)
Kendini “gerçeklerin tarihçisi” olarak tanımlayan gazeteci Lee Raybon, peşine düştüğü her haberle yeniden belanın eşiğine sürüklenir. Gerçek bir karakterden esinlenilerek yaratılan Lee rolünde usta oyuncu Ethan Hawke harikalar yaratıyor.
7. The Diplomat (Netflix)
Deneyimli diplomat Kate Wyler, bir İngiliz gemisinin saldırıya uğramasının ardından krizi yönetmek üzere acilen Londra’ya atanır. Görev büyüdükçe hem profesyonel refleksleri hem de Hal ile olan hassas evliliği zorlanmaya başlar.
8. Death by Lightning (Netflix)
1880’deki Cumhuriyetçi Parti Ulusal Kongresi, Ohio’lu temsilci James Garfield ve hapisten yeni çıkmış, hırslı ama dengesiz Charles Guiteau’nun kaderini beklenmedik biçimde birbirine bağlar. Amerikan siyasal tarihinin sancılı zamanlarına kamerasını doğrultan dizi, nitelikli senaryosu ve yer yer belgesel tadı veren tanıklığıyla öne çıkıyor. Michael Shannon usta işi bir performansla karşımızda...
9. Andor (Disney+)
Galaktik İmparatorluğun baskısı altında yaşayan Cassian Andor, sıradan bir hayatta kalma çabasının içinde kendi isteği dışında büyüyen bir direnişin parçası hâline gelir. Disney’in Star Wars evreni için yaptıkları küresel ve büyük bir hayal kırıklığı yaratırken her sezonuyla olumlu eleştireler alan Andor, sert ve gerçekçi hikayesiyle parlamaya devam ediyor.
10. Adolescence (Netflix)
Genç bir kızın öldürülmesi küçük bir kasabayı derinden sarsar. Soruşturma ilerledikçe 13 yaşındaki Jamie Miller şüpheli konumuna düşer ve tutuklanması ailesinin hayatını altüst eder. Owen Cooper’ın kan donduran oyunculuğuyla şimdiden unutulmazlar arasına giren Adolescence gerilimi bölümden bölüme zirveye taşıyan müthiş bir polisiye.
