İzmir’in Bergama ilçesinde bulunan Agrobay Seracılık’ta, işçilerin sendikalaşma hakkını savunarak başlattıkları protestolar, sendika yöneticilerinin de aralarında bulunduğu 22 kişi hakkında açılan dava ile sonuçlandı. Gösteri ve Yürüyüş Kanunu'na muhalefet etmekle suçlanan sanıklar, bir yandan işçilerin sendikal haklarını savunurken, diğer yandan yargı sürecinin adil olup olmadığını sorguluyor.

Bağımsız Maden-İş Sendikası Genel Başkanı Gökay Çakır, davanın savunmasında, Agrobay işçilerine destek olmak amacıyla eylemlere katıldıklarını ve polisle herhangi bir direniş göstermediklerini belirtti. Çakır, "Biz her zaman teslim oluruz; buna kültürümüz gereği öyle öğretilmiştir. Bugün bu davanın sonlanmasını, beraatimi talep ediyorum" ifadelerini kullandı. Çakır’ın sözleri, işçilerin sendikal haklarını savunurken karşılaştıkları yargısal zorlukları da gözler önüne serdi.

Başkan Denizli: Çanakkale, bir direnişin ve yeniden doğuşun adıdır Başkan Denizli: Çanakkale, bir direnişin ve yeniden doğuşun adıdır

Orantısız şiddet iddiası

Duruşmada, olay anına şahit olan tanıklar, kolluk kuvvetlerinin gösterilere orantısız şiddetle müdahale ettiğini ve toplumsal olaylara ilişkin yönetmeliklerin uygulanmadığını ifade etti. İşçilerin ve sendika temsilcilerinin hakları için verdiği mücadele, özellikle kolluk kuvvetlerinin tavrı ile daha da zor hale geldi. Sendika avukatları, bu tür müdahalelerin işçilerin anayasal haklarını ihlal ettiğini vurguladı.

Tüm tarım emekçilerinin haklarını savunma davası

Tarım-Sen Genel Başkanı Umut Kocagöz, davanın yalnızca Agrobay işçilerinin değil, tüm tarım emekçilerinin sendikal haklarını savunma davası olduğuna dikkat çekti. Kocagöz, "Tarım işçilerine ve köylülere yönelik baskılar, tüm Türkiye’de aynı biçimde sürüyor. Bu dava süreci, sendikal özgürlüklerin önünü kapatmaya yönelik bir adımdır. Biz, bu tür baskılara karşı direnecek, mücadelemize devam edeceğiz" diyerek, sendikal mücadeleye olan kararlılıklarını vurguladı.

Yargılama süreci adil değil

Avukat Büşra Cansu Saygıner, davanın işçiler ve sendikalar üzerindeki etkileri konusunda açıklamalarda bulundu. Saygıner, "İşçiler yalnızca sendikal hakları için mücadele ettikleri için haksız yere gözaltına alındı ve yargılanıyor. Bu dava, işçi sınıfının yasal haklarını engellemeye yönelik bir tehdit unsuru taşıyor" şeklinde konuştu.

Diğer duruşma 21 Mart'ta

Davanın dördüncü duruşmasının ardından, savcı mütalaasını bir sonraki celse açıklamayı planlıyor. Duruşma, 21 Mart’a ertelendi. Bu tarih, davanın seyrini değiştirebilecek kritik bir dönemeç olabilir. Tarım-Sen ve Bağımsız Maden-İş Sendikası, işçilerin sendikal haklarını savunma yolunda herhangi bir adaletsizlikle karşılaşmamaları adına mücadeleye devam edeceklerini duyurdu.

Kaynak: ANKA