Önümüzdeki salı günü TBMM'de görüşülecek olan, özel istihdam bürolarının kurulmasını sağlayacak yasa tasarısına DİSK üyeleri tepki gösterdi. Konak Meydanı'nda toplanan sendika üyeleri adına DİSK Genel Başkan Yardımcısı Cafer Konca, basın açıklaması yaptı. "Köle değil işçiyiz, kiralık işçiliğe hayır" diyen Cafer Konca, "Bir yasa tasarısıyla Türkiye'de emeği ile geçinen milyonlar köle haline getirilmek istenmektedir. Bu tasarı ile insanlık onuruna yakışmayan, köle simsarlığı yasal hale getirilmek istenmektedir. Özel İstihdam Büroları'na geçici iş ilişkisini de kapsayacak biçimde işçi kiralama yetkisi verilmesi başta olmak üzere, güvencesiz çalışmayı yaygınlaştıracak düzenlemeler TBMM gündeminde yer alacaktır. TBMM'de iktidar partisi tarafından dayatılan özel istihdam bürolarına dair yasa tasarısı, işçi sınıfına kölelik dayatmaktadır. Bu yasa tasarısı bir avuç işçi simsarının ve onlardan işçi kiralayacak bir avuç sermayedarın talebidir" dedi.
Özel istihdam büroları ile ilgili olarak başta DİSK olmak üzere, işçi kesiminden gelen hiçbir itirazın dikkate alınmadığını da söyleyen Cafer Konca, yasa tasarısına neden karşı çıktıklarını da tek tek sıralayıp, "Önce Başbakan sonra Maliye Bakanı tarafından açıklanan taşeron işçilere ilişkin düzenlemelerin bu işçilerin durumunu şimdikinden daha geriye götüreceği anlaşılmaktadır. Yapılacak düzenlemenin taşerona kadro şeklinde sunulması ise bir aldatmacadır. Yönetim kurulumuz, bütün bu olumsuzluklarına karşın yapılacak düzenlemenin kamuoyuna 'taşerona kadro verileceği şeklinde' sunulmasını aldatmaca ve ucuz bir propaganda olarak nitelemektedir. Bunun ülkemiz siyasetinde çok yakın gelecek için planlanmış siyasi manevralar ile ilgilidir. Başbakan'ın müjde diye açıkladığı taşeron şirket işçileri ile ilgili düzenleme, işçilerin güvenceli iş ve kadro beklentilerini ortadan kaldırmış ve üstelik sendikal hakları da ortadan kaldırarak işçileri iyice güvencesiz ve tedirgin çalışma koşullarına itmiştir. Sendikamız, ayrımsız, istisnasız kamudaki bütün taşeron işçilere; şimdiki durumlarından da geri, ne olduğu belirsiz statüler yerine toplu pazarlık ve grev haklarının da sağlandığı sürekli işçi kadrosu talep etmektedir. Bu koşullar altında geleceğimize, çocuklarımızın geleceğine sahip çıkmak için mücadele etmek, ahlaki, sınıfsal ve siyasal bir görevdir" dedi.
Taylan YILDIRIM/İZMİR, (DHA)
