Baran Efe Talu - Diyorlar ki: “Öncelikle İzmir halkından yarattığımız bu olumsuz durum için özür dileriz.” Bu naifliği hatırladınız mı; Soma katliamında madenden çıkarken canını kurtarmanın derdine değil de, sedyeyi kirletmemenin derdine düşüp çizmelerimi çıkarayım mı diyen o maden işçisinin naifliğinden. Özür dileyerek başlıyorlar halktan mevzuya. İşte bu yüzden birleşmeli dünyanın tüm emekçileri, inceliklerden kurulu bir hat örülmeli. Ekliyor İzban işçileri, “Bizleri bu yola neredeyse açlık sınırında çalışmaya iten işverenimiz itti. Mecbur kaldık. 304 çalışanın olduğu işletmede 104 çalışan asgari ücretle diğerleri de yoksulluk sınırında emek vermektedir. Haklıyız sonuna kadar da direneceğiz…” İşte bu noktada jargonu da değiştirmek lazım geliyor. Bu direnmek değil olsa olsa haklılık inadıdır… Özür dilenecek bir şey yok ayrıca ulaşım köprülerini kapatarak herkesin emeğinin birbirine bağlı olduğu mesajını da veriyorlar, bu ne kutsal bir mesajdır. İstedikleri tek şey emeklerinin karşılığı olan HAKları bir de üstüne üstelik.
Çok romantik girdim tamam biraz gerçekleri yazalım. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, bu sabah greve çıkan İZBAN işçilerinin istediği zammı verirlerse Türkiye’deki tüm dengelerin bozulacağını iddia etmiş. Bozulacağını iddia ettiği denge şu: Demiryol-İş Sendikası’nın açıklamasına göre, İZBAN AŞ’de çalışan 340 işçinin 105’i asgari ücret, diğerleri de asgari ücretin biraz üzerinde ücret alıyor. En yüksek maaş alan işçinin ücreti ise net 1600 lira.
İşçiler 110 kilometre uzunluğundaki hatta günde 350 bin kişiyi taşıyor.
Demiryol İş Sendikası’nın grevle ilgili açıklaması ise İzmir Valiliği’nin engeline takılıyor. Sabah saatlerinde Alsancak Gar’ı önünde bir araya gelen İZBAN işçilerinin açıklamasını, Valilik OHAL’i gerekçe göstererek yasaklıyor. Anlaşılan o ki dengelerin bozulmasından kaygılanan sadece belediye başkanı değil…
Basına açıklama şansını yakalayan Şube Başkanı Hüseyin Ervüz “Yaptığımız görüşmeler sonucunda İZBAN yönetimi ile anlaşamadık.” diyor. İşçilerin talepleri ise çok net: Sözleşmede en yüksek ücret alacak işçi için 2400 TL brüt. 70 gün olan ikramiyelerini 90 gün istiyorlar. Ülkenin bozulması kuvvetle muhtemel dengelerine bakar mısınız? Bildiğin pamuk ipliği…
Bir gerçek veriyi daha paylaşalım; greve an itibariyle %100 oranında eksiksiz katılım var. İzmir Büyükşehir Belediyesi ve TCDD bir süre önce kent ulaşımının merkezine koydukları kent ulaşımındaki raylı sistemlerdeki bu aksamayı farklı taşıma araçları ile desteklemeye çalışıyor. Hüseyin Ervüz bu çabayı, biz olmadan kentteki tüm araçları ve çalışanları üst üste koysanız 20 bin kişiden fazlasını taşıyamaz, biz 350 bin civarı yolcu taşıyoruz diyerek açıklıyor.
Uzayıp giden tren yollarının bundan sonra katarların her üzerlerinden geçişlerinde acı ekmeği değil de “İşçiyiz Haklıyız ve Kazandık” seslerini yükseltmesinden başka ne denilebilir ki…
Yanacaksa yansın, bozulacaksa bozulsun dengeler. Hakkıdır emekçinin direniş inadı, hakkıdır…
(RedAktif)
