Milli Eğitim Bakanlığı'nın düzenlediği Mesleki ve Teknik Eğitim Zirvesi'nin yapıldığı Yenibosna'daki otel önünde MESEM ve çocuk ölümleri protestosunu ilk olarak Türkiye İşçi Partili 17 genç düzenlemişti. Gençlerden 16'sı Bakırköy 7. Sulh Ceza Hakimliği tarafından dün akşam tutuklandı. "Görevi yaptırmamak için direnme" ve "kamu malına zarar verme" suçlamasıyla tutuklanan gençlerin, otel içerisinde masa ve halıya zarar verdikleri öne sürülmüştü.

"NE BU DÜZEN AHİLİK, NE SİZ VEZİRSİNİZ, ÇOCUK KATİLİDİR MESEM"

TİP'li gençlerin adliye işlemlerinin devam ettiği dün öğle saatlerinde Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası Başkanı Eren Edebali, İstanbul İl Sözcüsü Burcu Çıra, İstanbul İl Temsilcisi Cemre Can Aşlamacı ile İstanbul İl Meclis Üyesi Derya Demir de aynı otelin önünde MESEM protestosu yaptı. "Ne bu düzen ahilik, ne siz vezirsiniz, çocuk katilidir MESEM. Rezilsiniz!" şeklinde pankart taşıyan öğretmenler kelepçelenerek gözaltına alındı.

ÖĞRETMENLER SERBEST BIRAKILDI

Geceyi emniyette geçiren öğretmenler öğle saatlerinde Bakırköy Adliyesi'ne götürüldü. 'Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'na aykırı davranmak suçlamasıyla savcılık ifadelerinin ardından yurt dışına çıkış yasağı şeklinde adli kontrol istemiyle hakimliğe sevk edilen öğretmenler serbest bırakıldı. Bakırköy 7. Sulh Ceza Hakimliği, serbest bırakılan öğretmenlerden biri hakkında yurt dışı çıkış yasağı kararı verdi.

"BÜTÜN TOPLUMUN ÇOCUKLARA KARŞI SORUMLUĞU VAR”

Öğretmenleri adliye çıkışında meslektaşları ve dostları karşıladı.Öğretmenlerden Cemre Can Aşlamacı adliye önünde yaptığı açıklamada, son 11 ayda MESEM’de çalışan 85 çocuğun yaşamını yitirdiğini söyledi. Aşlamacı, “Biz öğretmen sendikası olarak bu projenin, bizlerin topluma yetiştirmekle sorumlu olduğu öğrencilerin canını aldığını söylemek zorundayız ve bu projeye karşı çıkmak zorundayız… Bütün toplumun çocuklara karşı sorumluğu var. O yüzden böylesi süreçlerde susulmaz” şeklinde konuştu. Aşlamacı’nın açıklaması şöyle:

"BU PROJENİN, BİZLERİN TOPLUMA YETİŞTİRMEKLE SORUMLU OLDUĞU ÖĞRENCİLERİN CANINI ALDIĞINI SÖYLEMEK ZORUNDAYIZ"

“Biz öğretmen sendikası olarak mesleki ve teknik eğitim zirvesine sözümüzü söylemeye gittik. Çünkü MESEM’lerde çocukların, emekleri üç kuruşa satılıyor. MESEM’de çalışan 15 yaşında bir çocuğun bu sistem canını aldı geçtiğimiz günlerde. ‘Artık yaşama isteği kalmadı’ diyordu Berk. Bunun gibi son 11 ayda 85 çocuğun ölüm haberini aldık biz MESEM’lerde. Biz öğretmen sendikası olarak bu projenin, bizlerin topluma yetiştirmekle sorumlu olduğu öğrencilerin canını aldığını söylemek zorundayız ve bu projeye karşı çıkmak zorundayız. Bu bizim öğretmen sendikası olarak, eğitim emekçileri olarak sorumluluğumuz. Bütün toplumun çocuklara karşı sorumluğu var. O yüzden böylesi süreçlerde susulmaz. Böylesi süreçlerde konuşulur, herkes gereken itirazını yapar ve birlikte mücadele ederek kazanabiliriz daha güzel günleri”

"16 TİP'LİNİN DERHAL SERBEST BIRAKILMALARINI İSTİYORUZ"

Aşlamacı, MESEM’i protesto etmeleri nedeniyle dün tutuklanan 16 TİP’li gence ilişkin de "Onlar da öğrenciler ve aynı şekilde bu sürece tepki göstermek için oradaydılar. Onların da derhal serbest bırakılmalarını istiyoruz." dedi.

Yenidoğan Çetesi savcısı bu kez emanet soygunuyla gündemde: Kilolarca altın ve gümüş kayıp!
Yenidoğan Çetesi savcısı bu kez emanet soygunuyla gündemde: Kilolarca altın ve gümüş kayıp!
İçeriği Görüntüle

"TOPLUMU YILDIRMAYA DÖNÜK BİR HAMLE, KABUL ETMİYORUZ"

Özel Sektör Öğretmenler Sendikası avukatı Mehmet Eroldu da “4 müvekkilimiz MESEM zirvesini protesto ettikleri için burada, MESEM'e karşı ses çıkardıkları için gözaltına alındı. Bugün savcılık tarafından yurt dışına çıkış yasağı adli kontrol talebiyle Sulh Ceza Hakimliğine sevk edildiler ve bir hocamız yurt dışı çıkış yasağı adli kontrol tedbirine maruz bırakılmış oldu. Yani bugün öğretmenlerimizin tutuklanmaması bizim için bir şans değil. Bunu biz mutlulukla karşılamıyoruz. Dün tutuklanan 16 kişi de, bugün buradan serbest bırakılan ama geceyi nezarette geçiren, sadece MESEM'i protesto ettikleri için gözaltına alınan 4 hocamızla aynı amaçla, aynı sebeple baskıya maruz kalmaktadır. Her ses çıkaranın gözaltına alınması, her ses çıkaranın tutuklanması toplumsal kamuoyunun, toplumun yıldırılmasına dönük bir hamledir. Bunu kabul etmiyoruz” diye konuştu.

Kaynak: ANKA