DUYGU KAYA/ İZ GAZETE- 2021 Cumhurbaşkanlığı Yıllık Programı, geçtiğimiz haftalarda Resmi Gazete’de yayımlandı. Programda yer alan en dikkat çekici başlık, “Kadın Üniversitesi” projesi oldu. “Japonya örneği incelenerek sadece kadın öğrencilerin kabul edildiği kadın üniversiteleri kurulacaktır” ifadeleri kullanılarak söz edilen proje, ülke genelinde çokça tepki topladı.
‘EŞİTSİZLİĞE KARŞI ÇÖZÜM BU DEĞİL’
Üniversite Kadın Meclisleri İz Gazete’ye özel açıklama yaparak, bu projenin toplumsal cinsiyet eşitsizliğin sonucu olduğuna dikkat çekti. “Daha önce yapılmaya çalışılan pembe otobüs gibi kadın üniversitesi de bu eşitsizliğe karşı bir çözüm değildir” denilen açıklamada, “Kadın öğrencileri ayrıştırmak yerine cinsiyetçi eğitim sisteminin değiştirilmesi gerekiyor. Ders kitaplarında kadınlara yapmaları gerekenler anlatılıyor, üniversitelerde cinsiyetçi akademisyenler yer alıyor. Tüm bunları ortadan kaldırmak için İstanbul Sözleşmesi’nde belirtilen toplumsal cinsiyet eşitliğinin müfredata eklenmesi gerekiyor” ifadeleri kullanıldı.
‘EŞİT VE YAN YANA EĞİTİM HAKKIMIZ’
Yapılan açıklamada bu üniversiteyi tercih etmeyecek kadınlar için durumun tehlikeli olabileceğine dikkat çekilerek, “Kadınlar hayatın her alanında toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin sonuçları ile burun buruna. Kadın üniversitesinin de eşitsizliği derinleştireceği ortada. Uygulama hayata geçtiğinde kadın üniversitesini tercih etmeyen, karma eğitimin verildiği üniversiteye giden bir kadın öğrenci şiddete uğradığında tercihi bir bahane gibi sunulabilir. Şiddetin hiçbir bahanesi olamaz. Genç kadınlar yaşam biçimlerine kendileri karar vermek istiyor. Eşit ve yan yana eğitim hakkımız, elimizden almalarına izin vermeyeceğiz” ifadeleri yer aldı.
‘HAREKETE GEÇECEĞİZ’
Üniversite Kadın Meclisleri’nin açıklamasında, projede Japonya’nın örnek gösterilmesinin cinsiyetçi politikaları meşrulaştırma çabası olduğuna da dikkat çekildi.
“Japonya’da Kadın Üniversitesi 1901 yılında kurulmuş, biz 2021 yılındayız” ifadeleri kullanılan açıklamada, “21. yüzyılda bu üniversitenin temelde hiçbir ülkede uygulanmaması gerekir. Kadınları ayrıştırmaya dayalı ve cinsiyetçi bir uygulamadır. Kadın Üniversitesi uygulamasında konunun muhatabı olan özneler olarak genç kadınların mücadelesini tüm kampüslere yaymak üzere harekete geçeceğiz. Eşit şartlarda ve eşit eğitim hakkını kazanmak için mücadelemiz devam edecek” denildi.
‘TEHLİKEYİ DE BERABERİNDE GETİRİYOR’
Açıklamada son olarak, “Kadınları toplumdan ayrıştırmak ve cinsiyetçi politikaları sürdürmek bu tehlikeyi de beraberinde getirir. Yapılması gereken kadınları koruyan ve eşit yaşamasını sağlayacak olan İstanbul Sözleşmesi’ni uygulamaktır” ifadeleri yer aldı.
