İzTV’de yayınlanan Nil Karamanoğlu ile Gündem Özel’in konuğu CHP Güzelbahçe İlçe Başkanı Devrim Seyrek oldu. Gündeme dair değerlendirmelerde bulunan Seyrek, CHP’de başlayan kongre sürecine dair de konuştu; “10 Ağustos Pazar günü Yaka Mahallesi meydanında adaylık açıklamamı yapacağım” dedi.
AKP’nin iktidarı kaybetme korkusuyla hareket ettiğini söyleyen Seyrek, “Süreci 19 Mart’tan anlatmak yetmez, 1950’lerden Menderes döneminden itibaren yorumlamak gerekir öncesinden var olan konular aslında. O zamandan bu zaman geçen süreci, fişlenmeleri, bizdensin değilsin süreci aslında bugün yaşadığımız süreç. 2022’den itibaren de bakmak lazım Ak Parti’nin karnesine. 19 Mart sonrasını sadece kendisiyle yorumlamak doğru değil. Bizim yani CHP açısından önemli olan kısmı şu; 2024’te Türkiye’nin birinci partisi olduk. Ondan sonra turpun büyüğü konuşulmaya başlandı. Çünkü tüm otoriter iktidarlar şunu biliyor, sandıkla yenilmek onlar için dünyanın en kötü şeyi. Bizler 19 Mart’tan sonraki süreçte bunu gösterdik. Sandıkla yenileceklerini fark ettikleri için bugün bunları yapıyorlar. Bugün CHP’li olmak Türkiye’deki en zor şeylerden birisi. Çünkü CHP mevcut iktidarın en büyük tehdididir. ‘CHP cumhuriyetin sigortasıdır’ derler. Bu sebeple onlar için en büyük tehdit biziz. CHP bu ülkenin kurucusudur, hep var oldu, var olmaya da devam edecek. Kimi içeri atarlarsa atsınlar CHP iktidara geliyor” diye konuştu.
Türkiye’nin birçok sorunla boğuştuğunu ifade eden Seyrek, iktidarın, asıl gündemi gölgelemek için bu operasyonları yaptığını ve yurttaşın da bunun farkında olduğunu belirtti. Seyrek, “İzmirli bu bağlamda bilinçli ve doğru analiz eder. Hep de muhaliftir. İzmir’i özel bir yere almak lazım. Asıl Anadolu’nun nereden baktığı önemli. Anadolu, Yozgat’ta, Bayburt’ta, Trabzon’da nereden baktığını gösterdi. Anadolu ayağa kalkarsa Türk insanının yapamayacağı hiçbir şey yok. Yeter ki ayağa kalksınlar. Bizim milleti ayağa kaldırmak biraz zordur. Ama ayağa kalkarsa artık oturtmak daha zordur. Artık ayağa kalktılar” şeklinde konuştu.
’19 Eylül’de çıkacaklar’
İzmir operasyonu nedeniyle tutuklu bulunanların ilk duruşmada serbest bırakılacağına inandığını aktaran Seyrek, “İzmir operasyonu sonrası yapılan tutuklamaların hukuki değil de siyasi olduğunu İzmirli yurttaşlar kanıksamış durumda. Sokakta üyeleri ve yurttaşı ziyaret ediyoruz. Hepsi bu süreç nereye kadar sürecek, hepimizi mi tutuklayacaklar diye soruyorlar. Kooperatif süreciyle ilgili mağduriyeti biliyoruz, onlar bizim boynumuzun borcu. Ancak savcılığın hazırladığı iddianameye baktığınızda yolsuzluğa dair tek bir şey yok. 19 Eylül’de çıkacaklar. Peki onlar tahliye olduktan sonraki süreçte yaşanan bu mağduriyeti kim giderecek? Bu işin bir de vicdani tarafı var. İl başkanımızın küçük bir kızı var. Vera’nın babasız geçirdiği süreci, Tunç Başkan’ın ailesinin yaşadıklarını, Heval abinin, Barış abi gibi tertemiz bir bürokratın yaşadıklarını kim telefi edecek. İl başkanımız cezaevinden tüm ilçe başkanlarına mesaj yolladı, ‘örgütümün başını öne eğecek bir şey yapmadım’ dedi. Biz de bir kez daha söyleyelim; sana sonuna kadar inanıyoruz, örgütün başını öne eğecek bir şey yapmadın. Çıktığında da yine parti için çalışmaya devam edeceğiz. Bu iş sadece siyasi tarafından değerlendirilmemelidir. Yargılamaların adil yapılmasını istiyoruz. 19 Eylül’de tutuksuz yargılama kararı çıkacağına inanıyoruz ancak olmazsa o zaman ayağa kalkmak zorundayız” açıklamasında bulundu.
‘Yeniden adayım’
Kongre sürecinin başlamasıyla yapılan çalışmaları anlatan Seyrek, şunları söyledi:
“Zaten yoğun bir tempomuz vardı. Bunun üzerine bir de kongre süreçleri eklendi. Tabii ki sorumluluklarımız var o yüzden bu süreci de ilerletmek zorundayız. Kongre sürecini ne olursa olsun alnımızın akıyla bitirmemiz gerekiyor. Güzelbahçe’de bu kongrelerin bir yarış olmasından ziyade, iktidara gidecek kadroları bir an önce belirlemek ve iktidar için çalışmalara devam etmek istiyoruz. 2 yıllık sürecimiz sonlanıyor. Bu süreçte yıpranan arkadaşlar yerine yenileri gelecek ve Genel Başkanımızın da işaret ettiği gibi 2 Kasım’da erken seçim sandığını yurttaşın önüne getirmek için çalışacağız. İlk seçimde de CHP’yi iktidara getiren kadroları oluşturmak istiyoruz. Önce yönetim olarak kadın ve gençlik kollarıyla bir toplantı yaptık. Akabinde meclis üyeleriyle bir kahvaltı yaptık. Ardından önceki dönem belediye ve ilçe başkanlarımız, kadın, gençlik kollarıyla toplantı yaptık. Sonra da 2015 yılından bugüne kadar delege olmuş tüm partililerimizle toplantı yaptık. Güzelbahçe adına kendi içimizde yazılı olmayan kararlar aldık. Bugün sahada kadınlar bizlerle eşitse, fazlaysa temsiliyet de böyle olmalı. Mahalle listelerindeki kadınlar en az yüzde 50 olacak. Gençler yüzde 25 şeklinde listelerde var olacak. 2015’ten bugüne her seçimde delege olan partililer var. Bu partinin kısır döngüyle yürümemesi gerek, yeni isimler gerek. O yüzden ricacı olduk, ‘yerinize yeni isimler önerin’ dedik. Sağ olsunlar hoşnutlukla karşıladılar. Delegeliği de doğru anlamak lazım. Delegelik sadece seçimden seçime oy kullanmak değildir. Partide yöneticiymiş gibi çalışan kişiler olmalıdır. Yenilikçi, değişimci, genç ve kadın ağırlık bir listeyle seçime gitmek istiyoruz. Bunu yaparken de tecrübeli büyüklerimizin görüşlerini dinleyeceğiz. 10 Ağustos Pazar günü Yaka Mahallesi meydanında yeniden adaylık açıklamamı yapacağım. Genel Merkez’in uzlaşı listeleri hazırlanması temennisini de doğru buluyorum. Çünkü böyle bir süreçte kavga ediyor görüntüsü vermek doğru değil. Çünkü Ak Parti iktidarının kötülükleriyle mücadele ediyoruz. Bu bağlamda çok dikkatli hareket etmeliyiz. Yarış olsun ancak kongre günü geldiğinde bu yarış birlik beraberliğe dönüşsün istiyorum. Biz iktidara geliyoruz. Her yolun sıkıntıları vardır. O sıkıntıları bugün yaşıyoruz. Günün sonunda Güzelbahçe’de, tüm İzmir’de yapacağımız kutlamaları hayal etsinler, o umudu taşısınlar.”