İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, Halk TV canlı yayınına konuk oldu. Gündeme dair önemli açıklamalarda bulunan Tugay, merak edilen soruları yanıtladı.
Tugay şunları söyledi:
"Hepimiz önümüzdeki beş yıl için ülkemize ve şehirlerimize hizmet edelim diye çok istekliydik. Başrılı olacağımıza inanıyorduk. Türkiye çapında Cumhuriyet Halk Partisi adına tarihi bir başarı elde edebileceğimize inanıyorduk. Seçim sonucuda herkesin bildiği gibi tahmin edilenden çok daha iyi oldu ve inanılmaz bir motivasyonla başladık.
Zaman içerisinde bizi rahat bırakmayacaklarını anladık
Zaman içerisinde bizi rahat bırakmayacaklarını anladık. bulabildikleri her yolla CHP'li belediyelerin çalışmasına engel olacaklar. Çünkü bu ekibe izin verilirse ve çalışırsa başarılı olacaklar ve partiyi iktidara götürecekler. Türkiye'in yeni bir iktidarla tanışmasını sağlayacaktı. Burda lokomotif liderlerden birisi Ekrem İmamoğlu'ydu. Tanıdığım bir insan şöyle demişti: "Artık İmamoğlu görevinin başında değil, uzaklaştırdılar. Onun olmadığı bir ortamda sıkıntımız olmadığında kimde yardım isteyeceğiz, bize kim sahip çıkıcak dedik. Herkesin ailesinin bir parçası gibi algılanmış. Eğer bir suç işlemişse, mutlaka adaletin gereği yapılmalıdır. Suçlularsa hak ettikleri cezayı almalılar. Ancak halen ne ile suçlandıkları, delilleri belli değil. 2 aydır tutuklukları devam ediyor, bu süre içerisinde halen kimin ne suçu var anlayamadık.
Suç olarak atfedilecek bir şey görünmüyor
Şişli Belediye Başkanına siz Kent ittifakı yaptınız ve o nedenle hatalısınız diyerek cezaevine aldılar ama bugünlerde kimlerin kimlerle görüştüğü, nasıl bir ittifak yürüttüğüne baktığınızda kimsenin aklı almıyor. PKK ile bağlantılı insanlarla ittifak varsa ki bu doğru değil, bugün doğrudan kiminle iletişim içerisinde olduklarını herkes biliyor. Suç olarak atfedilecek bir şey görünmüyor. Buna rağmen sadece tanıkların ifadelerine dayanarak bazı suçlamaların yapılıyor olması, bu yargılamaların tamamen siyasi olduğunu gösteriyor, bunun bir baskı aracı olarak kullanıldığı gösteriliyor. Bu baskının tek amacı bir iktidar sürsün, bir başka siyasi parti iktidara gelmesin. Bu ortamda ekonomik baskılara maruz kalarak ülkemize insanlara hizmet etmeye, bizim iyi niyetle çalışmak için bu görevlerde olduğumuzu anlatmaya devam ediyoruz" dedi.
Kendime dair özel bir endişem yok
"Sizin kendinize dair bir endişeniz var mı?" sorusunu yanıtlayan Tugay, "Kendime dair özel bir endişem yok ama endişesiz olmamız da çok akla uygun değil. Bizimde bize ait olmayan suçlar nedeniyle suçlanıp benzeer şeyler yaşamamız mümkün. Ben çok özenli ve dikkatli olmaya, benim dışımda da bir hata yapılmamasına özen gösteriyorum ama bulunduğumuz ortam demokrasi ve hukuk'un kurallarının işlemedi bir ortam olduğu için her an herkesin başına bir şey gelebilir. Zaten burada kimse bireysel bir kurtuluş beklemesin. En büyük hatalardan birisi bu olabilir. Her an herkesin başına bir şey gelebilir. Endişe duygusu, bence kendimiz için değil, demokrasi dışı ortam için olmalıdır" ifadelerini kullandı.
Üst üste 4 ay bütçemizin yüzde 45'ine ulaşan kesintilere maruz kaldık
"Silkeleme talimatı sonrası ne oldu?" sorusuna Tugay, " Oldukça yüksek miktarlarda kesintilere maruz kaldık. Üst üste 4 ay bütçemizin yüzde 45'ine ulaşan kesintilere maruz kaldık. 4 ayda 6 milyar TL'lik kesinti yaşandı. Burada şu söyleniyor: Bunlar belediye de olsa, kamuya olan borçların ödenmesi zorunludur. Bu borçların oluş zamanı benden önceki dönem ancak burda şunu söylemek lazım, pandemi yaşadık, arkasından ekonomik kriz yaşadık arkasından büyük depremler yaşadık. Bunların oluşturduğu o ekonomik olumsuzluklar belediyeleri de etkiledi. Borçlar bu ortamda ortaya çıktı. Yüksek enflasyon rakamlarından dolayı personel ücretleri ve bunlardan kaynaklanan vergi ve SSK ücretleri de yükseldi. Belediyenin bahsi geçen vergi borçları personel ödemelerinden kaynaklanıyor. SGK borçlarıda aynı şekilde. Bunun üzerine devlet çok yüksek faizlerle bu borçları tahsil ediyor. Şuan yüzde 48'lik bir faizle tahsil ediyor. Borç denen rakamlar faizin faizi eklenmiş paralar. Kanuna göre kimin borcu varsa bunları açıklanmak zorundalar. Ama 2016'dan beri açıklamıyorlar. Açıklanan listede CHP'li belediyeler var. Bu SSK alacaklarının yüzde 5'i CHP'li belediyelerin borçlarıymış, diğer yüzde 95'ini açıklar mısınız dediğimizde kimse açıklamıyor. Dolayısıyla bu borçların tahsil edilip edilmediği bilinmiyor. Maksat SGK borcunu toplamaksa lütfen bütün borçluları açıklayın, onlardan da aldığınızı biz ve halk duyalım. Bu iş iktidardan yana olmayan belediyelerin zarar görmesini sağlamak için yapılmamışsa, ekonomik ambargo olarak uygulanmıyorsa bütün borçların açıklanması gerek" dedi.
İlk telaffuz ettikleri rakamlar ödeyeceğimiz rakamlar değil
"2 sendika örgütlü bizde. Türk –İş’e bağlı Belediye -İş Sendikası ile DİSK’e bağlı Genel -İş Sendikası... Her ikisinin genel merkezlerini ziyaret ettim. Onlara belediyenin içinde bulunduğu durumu aktardık. TİS görüşmeleriyle ilgili bilgi verdik. Belirlenmiş o düşük asgari ücret inanılmaz kötü bir ücret. Çalışanlara verilen ücretler geçinmeye yetmiyor. Enflasyon pahalılık var. Sadece belediye işçileri için değil memurlar için ülkenin tamamı için geçerli. Ülkece olumsuz bir tablo yaşıyoruz. Bizim gönlümüzden geçen çalışanların rahat edeceği düzeyde maaş vermek ve ödemesinde sıkıntı yaşamamak. Bir de gerçekler var. Bir bütçemiz var. Bütçenin karşılayacağı ödemeyi vaat ediyoruz. Başka yerlerde verilmiş artışların üzerinde teklif ettik. İlk telaffuz ettikleri rakamlar ödeyeceğimiz rakamlar değil. Biz yüzde 70-80’in üzerinde bir artış öngörüyoruz. Yüzdelerle konuşmak doğru değil 2 durum var. Biri günlük ücretler bir tanesi de yan ödemeler. Günlük ücrette teklif edilen rakamların hiçbirinden düşük değil. Yan ödemelerde haklar korunarak devam edecek. 1-2’siyle ilgili etik bulmadığımız şeyler var. Bunlara itirazımız var. Onun dışında ikramiyeler gıda yardımı olsun çok fazla kalem var. Giydirilmiş ücretlerde de iyi bir önerimiz var. Ancak taleplerinin beklentilerinin daha yüksek olduğunu söylüyorlar. Belediye kamu hizmetini sürdürmek zorunda. Grev haklarıdır ama bunun şehir yaşamını felç etmeyecek şekilde olması lazım. Elimizde para olsa istediklerinden daha fazlasını vermeye hazırım. Olmayan bir parayı verebilme şansımız yok. Arkadaşlarımızın makul bir talebe dönmesi gerek"diye konuştu.
