Aziz Vukolos Kilisesi zamana meydan okuyor
Aziz Vukolos Kilisesi zamana meydan okuyor
İçeriği Görüntüle

LOGISTECH – 4. Lojistik, Depolama ve Teknolojileri Fuarı kapsamında, İZFAŞ ve DB Tarımsal Enerji iş birliğiyle DEKATHON 2025-Ulaşımda Karbonsuzlaşma Ideathonu yapılıyor. Üç gün boyunca 18 takımda 75 genç, yeşil limanlar, karbonsuz havaalanları, akıllı rota ve yük optimizasyonu, yerli kaynaklarla güçlenen tedarik zinciri, döngüsel lojistik uygulamaları ve karbon sertifikasyonu gibi başlıklarda projeler üretecek. 48 saat boyunca fuar alanında kalarak aralıksız çalışan takımlar, geliştirdikleri çözümleri jüriye sunacak. Kazanan takımların projeleri prototipe dönüştürülerek önümüzdeki yıl LOGISTECH’te sektörle paylaşılacak. Ideathonun yanı sıra fuar kapsamında düzenlenen “Yeni Nesil Enerji Uygulamalarıyla Ulaşımda Karbonsuzlaşma” söyleşisi, gençlerin proje ürettiği başlıkların sektör temsilcileri tarafından da ele alınmasını sağladı.

Uzmanlardan yeni nesil enerji teknolojileri ve karbonsuzlaşma stratejileri

Moderatörlüğünü, DB Tarımsal Enerji, Kurumsal İletişim ve Sürdürülebilirlik Müdürü Dr. Pınar Kılınç’ın yaptığı panelde, ulaşımın farklı alanlarından uzman isimler yeni nesil enerji teknolojileri ve karbonsuzlaşma stratejilerini paylaştı. Türk Hava Yolları (THY) Sürdürülebilirlik Yönetimi Müdürü Deniz Daştan, 2050 yılına kadar “net sıfır emisyon” hedefi doğrultusunda yürütülen çalışmaları anlatarak, “Havacılık sektöründe dönüşümün en güçlü itici gücü yeni nesil enerji uygulamaları. Sürdürülebilir Havacılık Yakıtı (SAF) kullanımını yaygınlaştırmak, operasyonel verimliliği artırmak ve karbon dengeleme mekanizmalarını güçlendirmek, Türk Hava Yolları’nın sürdürülebilirlik stratejisinin merkezinde yer alıyor” dedi.
Daştan, yolculara uçuşları sırasında SAF katkısında bulunma seçeneği sunduklarını hatırlatarak bunun yalnızca çevresel fayda sağlamadığını, aynı zamanda yolcuları da sürece dahil ettiğini belirtti. Daştan, “Geleceğin ulaşım modeli; yenilikçi, düşük karbonlu ve paydaşlarıyla ortak değer üreten bir yapı üzerine kurulacak. THY bu dönüşümün aktif öncülerinden biri olmayı sürdürecek” ifadelerini kullandı.

Deniz taşımacılığında karbonsuz gelecek için yeni adımlar

Arkas Line Sürdürülebilirlik Direktörü Serra Tükel, deniz taşımacılığında karbonsuzlaşma için atılan adımları anlatarak, “BIO24F biyoyakıt kullanımı, bizim için önemli bir adım. Bunun yanı sıra gemi modifikasyonları, pervane optimizasyonu ve enerji kullanımının iyileştirilmesi gibi teknik uygulamalar karbon ayak izini düşürmede kritik rol oynuyor. Ayrıca dijital sürdürülebilirlik yönetimi ve tedarik zincirinde çevresel verilerin etkin takibi de bu sürecin ayrılmaz parçası” dedi.
Tükel, yüksek emisyon üreten gemiler yerine yakıt verimliliği yüksek yeni nesil gemilere geçtiklerini de belirterek, sektörde kapsayıcı dönüşümün önemine dikkat çekti. Tükel, “Kadınların sektördeki aktif rolünün artması sürdürülebilirlik vizyonumuzun bir parçası. Denizcilik sektöründe kapsayıcı bir dönüşüm, sürdürülebilir geleceğin en güçlü teminatı” ifadelerini kullandı.

Ekonomiye geçişte ulaştırma sektörü kilit rol oynuyor

Türkiye Teknoloji Geliştirme Vakfı (TTGV) Program Uzmanı Sevtap Gökçe de ulaşım sektöründe karbonsuzlaşmanın yalnızca enerji dönüşümüyle değil aynı zamanda teknoloji ve yenilik ekosisteminin güçlendirilmesiyle mümkün olacağını söyledi. Gökçe, Türkiye’nin düşük karbonlu ekonomiye geçişinde ulaştırma sektörünün kilit bir rol oynadığını, bu nedenle veri odaklı çözümler, dijitalleşme ve yenilikçi finansman modellerinin sürdürülebilir ulaşım politikalarının merkezine alınması gerektiğini vurguladı.

TTGV’nin uzun yıllardır enerji verimliliği, temiz üretim ve döngüsel ekonomi alanlarında yürüttüğü programlardan örnekler veren Gökçe, bu tecrübelerin ulaştırma sektörüne aktarılmasının önemine değindi.

Gökçe, “Yeşil dönüşüm, yalnızca enerji kaynaklarının değişimi değil üretimden lojistiğe, tedarik zincirinden tüketici alışkanlıklarına kadar bütüncül bir dönüşüm gerektiriyor. Sürdürülebilir ulaşımın geleceği, birlikte üretilen bilgiye ve ölçülebilir sonuçlara dayanıyor. Türkiye bu dönüşümde güçlü bir potansiyele sahip” açıklaması yaptı.

Çözüm biyoyakıt

Biyoyakıt Sanayi Derneği Başkanı Selçuk Borovalı da biyoyakıtların önemine değinerek, ulaşım sektöründe karbon salımını azaltmanın en gerçekçi ve kısa vadede uygulanabilir yollarından birinin biyoyakıt teknolojilerinin yaygınlaştırılması olduğunu ifade etti. Borovalı, biyoyakıtların yaklaşık yarım asır önce “Atmosfere salınan fosil kaynaklı karbon emisyonunu nasıl azaltabiliriz” sorusuna yanıt olarak ortaya çıktığını hatırlatarak, kara yolu ulaşımıyla başlayan biyoyakıt kullanımının, bugün deniz ve hava taşımacılığına da uzandığını belirtti.

Türkiye’nin biyoyakıt üretiminde önemli bir potansiyele sahip olduğunu vurgulayan Selçuk Borovalı, sektörün orta vadede 1 milyon ton üretim kapasitesine ulaşmayı hedeflediğini aktararak, bu hedefin hem yerli tarımsal üretimi destekleyeceğini hem de enerji arz güvenliğine katkı sağlayacağını söyledi.

Kaynak: İZMİR BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ