TELE 1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma kapsamında Ekrem İmamoğlu ve Necati Özkan ile birlikte “siyasi casusluk” suçlamasıyla 27 Ekim 2025’te tutuklanmıştı. Aynı gün TELE 1'in sahibi olan ABC Radyo Televizyon ve Dijital Yayıncılık Anonim Şirketi'ne de kayyum atanmıştı. Kayyumun göreve başlamasının ardından TELE 1’in İstanbul, Ankara ve İzmir’deki merkezlerinde toplam 40 gazeteci işten çıkarılmıştı. Merdan Yanardağ, TGC Yönetim Kurulu’na ziyaret sırasında tutuklandığı davayla ilgili bilgi verdi.
Ziyarete ilişkin TGC'den yapılan açıklamaya göre, Merdan Yanardağ şunları söyledi:
"BU KUMPASA BOYUN EĞMEYECEĞİM"
“Beni İBB Belediye Başkanı ve CHP Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’nu desteklemekle suçluyorlar. Ben bu casusluk davasıyla TELE1’e el koymanın yanı sıra, İmamoğlu’nun da tutuklu kalmasını sağlayacak ikinci bir dava alternatifi üretmek istediklerini düşünüyorum. Ben bu iktidar döneminde üçüncü kez tutuklanıyorum. Gazetecilik yapmayı, demokratik hakların kullanımını suç saymaya çalışıyorlar. Benim gibi bir yurtseverin casusluk suçuyla tutuklanması akıl dışı bir durum. Yine basın ve ifade özgürlüğünün kullanılmasının engellenmesine yönelik bir kumpasla karşı karşıyayız. Bu suçlamadaki amaçlardan biri 144 emekçinin çalıştığı TELE 1’e el koymaktı. TELE 1’e kayyum atandı. Bu kumpasa boyun eğmeyeceğim. Her hal ve şartta gazeteciliği, halkın haber alma hakkını, basın özgürlüğünü savunmaya devam edeceğim.“
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu’nun ziyaretin ardından yaptığı açıklamada ise şu görüşler yer aldı:
"BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ OLMADAN TOPLUMSAL BARIŞ VE REFAH SAĞLANAMAYACAKTIR"
“Kurulduğumuz günden bu yana bağımsız, bağlantısız gazetecilik anlayışını savunuyoruz. Bağımsız gazetecilik yapabilmek için de haberin serbest dolaşımının ve halkın haber almadaki kanallarının korunması gerekiyor. Ne yazık ki TELE 1’e kayyum atanması, üyemiz Merdan Yanardağ’ın tutuklanması halkın haber alma hakkını engelleyen uygulamalara bir yenisinin eklenmesi anlamına geliyor. Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu tarafından medya kuruluşlarına kayyum atanması ise sistematik olarak basın emekçilerini işsiz bırakıyor. El konulan medya kanallarının bağımsız yayın çizgisinin değiştirilmesi de kamuoyunun çoğulcu bilgiye erişim hakkını ortadan kaldırıyor. Basın özgürlüğü olmadan toplumsal barış ve refah sağlanamayacaktır. Basının bağımsızlığı üzerinde doğrudan baskı yaratan TMSF’nin müdahaleleri son bulmalıdır. Üyemiz Merdan Yanardağ ve tüm tutuklu gazeteciler serbest bırakılmalıdır. Gazetecilik suç değildir.”
DAHA ÖNE NE OLMUŞTU?
Merdan Yanardağ daha önce Yurt Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni iken Ergenekon Davası kapsamında örgüt üyesi olduğu gerekçesiyle İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nce 10 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı ve 14 Eylül 2013'te tutuklandı. 10 Mart 2014'te tahliye edildi.
Merdan Yanardağ ikinci kez 2023 yılında tutuklandı. Yanardağ Genel Yayın Yönetmeni olduğu TELE 1’deki “4 Soru 4 Yanıt” programında Abdullah Öcalan’ın tecridinin kaldırılması gerektiğini söylemişti. Programın ardından 27 Haziran 2023’te Öcalan’a ilişkin ifadeleri gerekçe gösterilerek tekrar tutuklanmış, 101 gün cezaevinde kalmıştı. Yanardağ bu davada 10 yıl 6 aya kadar hapis cezası istemiyle yargılanmıştı. Davanın 4 Ekim 2023’te görülen ilk duruşmasında mahkeme Yanardağ hakkında 2 yıl 6 ay hapis cezası ve tahliye kararı vermişti. RTÜK ise TELE 1’e ceza uygulamıştı.
YANARDAĞ’A 166 BİN 500 LİRA MANEVİ TAZMİNAT ÖDENMESİNE KARAR VERİLMİŞTİ
Merdan Yanardağ bu karar ile ilgili Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuruda bulundu. 3 Kasım 2025’te Anayasa Mahkemesi kararını açıkladı. Yanardağ’ın 2023 yılında TELE 1 televizyon kanalında Öcalan ile ilgili yaptığı açıklamalarda şiddet ve cebir çağrısı bulunmadığına, kişi özgürlüğü ve güvenliği hakkının ihlal edildiğine hükmetti. Mahkeme, Yanardağ’a 166 bin 500 lira manevi tazminat ödenmesine ve kararın kendisine iki yıl altı ay hapis cezası veren İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verdi.





