ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth’in çağrısı üzerine, Virginia'da, dünyanın çeşitli yerlerinde görevdeki 800’den fazla general ve amiralin katıldığı bir toplantı düzenlendi. Toplantıya ABD Başkanı Donald Trump’ın da katıldı.Hegseth, toplantıda, “ordu yönetiminde ‘woke’ kültürüne son verme ve birliklerin fiziki/discipliner standartlarını sıkılaştırma yönünde kapsamlı yönergeler” açıkladı. Hegseth, “Her seviyede politik doğruculuk ve aşırı hassasiyete son” diyerek, yeni politikaların askeri disiplin, fiziksel yeterlilik ve görünüş kuralları etrafında şekilleneceğini belirtti. Hegseth’in duyurduğu değişiklikler arasında muharip birlikler için “en yüksek erkek standartlarının” uygulanması, yeni bir muharebe saha testinin getirilmesi, boy-kilo gerekliliklerinin tüm birlikler için zorunlu kılınması ile sakal ve uzun saç gibi “görünüşe ilişkin bireysel ifadelerin” kısıtlanması yer aldı. Hegseth, fiziki açıdan yetersiz görülen askerleri ve komutanları eleştirerek, “kilolu askerleri görmek yorucu” gibi sözler kullandı. Hegseth, disiplin ve denetim mekanizmalarında da değişikliğe gideceğini, Pentagon denetçisinin yeniden yapılandırılacağını ve şeffaflık iddialarına karşın “yeni, daha katı” bir liderlik anlayışı tesis edeceğini söyledi. Bu değişiklik ve kararlarına karşı çıkan askeri liderlere Hegseth, “onurlu olanı yapıp istifa edin” diyerek, çağrıda bulundu. Bu adımlar, ordunun DEI (eşitlik, çeşitlilik ve kapsayıcılık) çalışmalarına yönelik kapsamlı geri çekilmenin parçası olarak sunuluyor.

O kadar çok savaşı bitirdim ki, dün belki de en büyüğünü sonlandırmış olabiliriz

Daha sonra konuşmasını yapmak üzere kürsüye davet edilen Donald Trump, ordunun güç ve prestijinden övgüyle söz etti. Trump, Savunma Bakanlığı’nın adının “Savaş Bakanlığı” olarak yeniden tanımlanmasını desteklediğini ifade etti ve kendi dönemindeki “ordu inşası” ile sınır güvenliği vurgularını yineledi. Trump ayrıca, konuşmasında geçmişteki barış girişimleri ve bölgesel gelişmelere dair iddialarda bulundu ve küresel “zafer” söylemini öne çıkardı. Trump, şöyle konuştu:

“Buraya geleli neredeyse dokuz ay oldu. Bu süre içinde o kadar çok savaşı bitirdim ki, dün belki de en büyüğünü sonlandırmış olabiliriz. (Tabii kesin konuşamıyorum — Pakistan ile Hindistan meselesi de çok büyüktü; her iki taraf da nükleer güç ve biz bunu çözdük.) Dün Orta Doğu’da, belki 3 bin yıldır görülmemiş bir anlaşma gerçekleşmiş olabilir. Bu çok uzun bir zaman. Hamas’ın bunu kabul etmesi gerek. Eğer kabul etmezse çok sert davranacağız. Birçok Arap ve Müslüman ülke bu anlaşmayı destekliyor. Bu savaş, başkan olsaydım hiç çıkmayacak bir savaştı, seçim farklı olsaydı, bu çatışma hiç başlamazdı. Dört yıl boyunca da çıkmamıştı.

Putin’i iyi tanıyorum, işin kolay olacağını sanmıştım; ama en zor olan bu çıktı

Putin’i iyi tanıyorum, bu yüzden işin kolay olacağını sanmıştım; ama en zor olan bu çıktı. Önceden çözülemez sandığımız çatışmalar bile çözüldü. Eğer Orta Doğu işi de sonuç verirse, son dokuz ayda yaptıklarımızla sekiz savaşı bitirmiş olacağız. Sırada Putin ile Zelenskiy’i bir araya getirip o meselenin de çözülmesini sağlamak var — bunun yolu güç gösterisinden geçiyor. Zayıf olsaydık, telefonlarımız açılmazdı; ama biz güç gösterdik.”

Nükleer gücümüzü güncelleyeceğiz, umarım hiç kullanmamız gerekmez

ABD Ordusu’na çok güvendiğini ve tam destek verdiğini vurgulayan Trump, “Önümüzdeki yıllarda ordumuzu her zamankinden daha hızlı, çevik ve güçlü hâle getireceğiz. Nükleer gücümüzü yeniden inşa ettim ve güncelleyeceğiz, umarım hiç kullanmamız gerekmez; güç o kadar etkili ki, sonuçlarını gördüğünüzde asla kullanmak istemezsiniz” dedi.

Trump sundu, Netanyahu kabul etti: İşte 20 maddelik Gazze Planı
Trump sundu, Netanyahu kabul etti: İşte 20 maddelik Gazze Planı
İçeriği Görüntüle

Rusya ve Çin’in yaklaşık 25 yıl önündeyiz

“Yakın zamanda Rusya’dan gelen bir tehdide yanıt olarak bir nükleer denizaltı gönderdim” diyen Trump ayrıca, şöyle konuştu:

“Şimdiye kadar yapılmış en ölümcül silahlardan biri. Denizaltılarda teknolojik olarak Rusya ve Çin’in yaklaşık 25 yıl önündeyiz; Rusya denizaltılarda bizi yakalamaya çalışıyor ama halen geride.

2025 yılında Donanma, Hava Kuvvetleri ve Uzay Kuvvetleri ilk kez tamamen koordineli biçimde işe alım hedeflerini 3 ay erken aştı, daha önce böyle bir şey olmamıştı. Bir dönem ordumuzun, hava kuvvetlerinin, donanmanın ve deniz piyadelerinin geride olduğu haberleri çıkmıştı; ama şimdi Uzay Kuvvetleri de dâhil olmak üzere toparladık. Uzay Kuvvetleri’ni ben kurdum ve zamanla daha da kritik hale gelecek.

Amacımız büyük, güçlü ve yetenekli olmak; hiçbir ülke bize meydan okumaya cesaret edemesin

Amacımız öyle büyük, öyle güçlü ve öyle yetenekli olmak ki hiçbir ülke bize meydan okumaya cesaret edemesin. Biz bir kriz yaşadık ama şimdi birlik ruhunu yeniden uyandırıyoruz, bu ruh bu ulusu kuran ve kazandıran ruhtur.”

Nobel’i bana vermezler

Trump, barış çabaları için prestijli ödülü almayı bekle Nobel komitesinin bunu hiçbir şey yapmamış birine vereceğini iddia etti ve “Nobel’i bana vermezler” dedi. Trump, “Ne olacağını göreceğiz, ama bu ülkemize büyük bir hakaret olur” dedi. Daha sonra ödülü istemediğini belirten Trump, “Ülke alsın istiyorum” dedi, ancak “Almam gerekirdi” diye ekledi.

Başka bir noktada, Trump bazı savaş gemilerini “çirkin” olarak nitelendirerek, “Ben çok estetik bir insanım. Estetik açıdan yaptığınız bazı gemileri beğenmiyorum,” dedi.

Kaynak: ANKA