TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Altıncı Dünya Parlamento Başkanları Konferansı için gittiği İsviçre'nin Cenevre kentinde, gazetecilere açıklamalarda bulundu.
Kurtulmuş'un açıklaması şu şekilde:
"Dikkat ederseniz ben başından beri az konuşarak, çok dikkatli hassas bir süreci yürütmeye çalışıyorum. Çünkü bu Türkiye için tarihi bir fırsattır. Yüz yıllık Cumhuriyet tarihimizin 50 yılı terörle geçmiştir. 10 binlerce insanımızı kaybettik. İki trilyon doların üzerinde maddi bir kaybımız var terör dolayısıyla. Ve Türkiye'nin ayaklarına bir büyük pranga olarak bu vuruldu. Şimdi bundan kurtulmak için tarihi bir fırsat ortaya çıktı.
Parlamentoda çok hassas bir sürecin yürütülmesi lazım
İmralı çağrıda bulundu, örgüt dedi ki 'evet ben kendimi feshediyorum.' Şimdi bundan sonra bizim başından itibaren söylediğimiz silahların bırakılmaya başlanmasıyla birlikte bu konudaki sorumluluk, sürecin takibiyle ilgili sorumluluk Türkiye Büyük Millet Meclisi'nden geçer. Planlandığı gibi süreç devam ediyor. Silahlar bir taraftan bırakılmaya devam ediyor. Bundan sonra parlamentoda çok hassas bir sürecin yürütülmesi lazım. Bu komisyon örgütün silah bırakma süreciyle birlikte ortaya çıkan ihtiyaçlar konusunda yasal birtakım düzenlemeler yapacak. Bunları çok açık bir şekilde konuşacağız.
Komisyon çok sayıda insanı dinleyecek
Ayrıca burada çok önemli meselelerden birisi de kamuoyunun bu konudaki hassasiyetlerini, kırılganlıklarını göz önünde bulundurarak, sürecin çok açık, şeffaf ve hep birlikte yürütülmesidir. Bunun için diyoruz ki burada altın oran 'Kürdün onuru, Türkün gururudur.' Bunu ısrarla vurgulayarak söylüyorum, bunu sağlayacağız. Komisyon çok sayıda insanı dinleyecek. Sadece parlamenterler değil, sivil toplum kuruluşlarını, hukuk camiasını, bu konuyla ilgili fikri olanları dinleyecek. Herhangi bir şekilde bu konuyla ilgili birtakım projeleri olan bütün toplum kesimlerine de bunun açık olduğunu ifade etmek isterim.
Meclis açıldığında ilk hafta programımıza alacağız
Ama sonuçta bu politik tartışmanın yapılacağı bir zemin değildir. Burası A partisi, B partisinin siyasi mücadele alanı değildir. Burası topyekun bütün Türkiye'nin hep birlikte Cumhuriyet tarihimizin en önemli sorununu tamamıyla ortadan kaldırmak için ortaya koyacağı, fedakarca bir çalışmanın gerçekleştirileceği bir süreçtir. Ben bunun için bu komisyonun, partiler üstü bir komisyon olduğunu görüyorum. Bütün partilerin görüşlerini dinledim, sonuç olarak bir çalışma yürüteceğiz. Komisyonun odağına sürecin nasıl çözümleneceğini koyacağız. Meclis açıldığında ilk hafta programımıza alacağız. Nitelikli çoğunluğu arayacağız. Bu bütün partilerin aldığı karar olarak ilerlemeli. Sürece destek veren partileri yürekten tebrik ediyorum."