Sessiz istifa, mutsuz olan çalışanın işten ayrılmak yerine inisiyatif alayı bırakması ve sadece beklenen en az çabası göstererek işini yapması anlamına gelen bir kavram.

Sessiz istifa hareketi ilk olarak 2021 yılında başladı. Birçok Tik Tok kullanıcısı işten bıktığından ve tükenmişlikten bahsetti. Bu söylemlerin hızla yayılması bir süre sonra işyerlerinde verimliliğin düşmesine neden oldu.

Çalışanlar, sözleşmeyle yükümlü oldukları normal sorumlulukları ile günlük işlerine ek olarak ücret almadıkları ve terfi etmek için yapmaları beklenen ekstra görevler arasında keskin bir çizgi çekti.

Bundan 30 yıl önce işyerinde mutluluk diye bir kavram yoktu. İşverenler verdikleri iş için çalışanlarının minnettar olmasını bekliyordu. Ancak geçen yıllar bu durumu değiştirdi.

Artık çalışanlar mutlulukları için yöneticilerinden daha fazla şey talep etmeye başladı. Şirketlerin bu talepleri karşılayamaması ise çalışanları sessiz istifaya yönlendirdi.


Peki sessiz istifa nasıl yapılır?

Sessiz istifa, en basit tabirle bir çalışanın kovulmamak için mümkün olan en az şeyi yaptığı durumdur. Bu, pratikte şu anlamlara gelebilir:

-Fazladan iş, liderlik rolleri veya sorumlulukları için gönüllü olmamak.
-Doğrudan hitap edilmedikçe toplantılarda konuşmamak.
-Mesai saatleri dışında e-postalara veya mesajlara cevap vermemek.
-İş tanımlarının dışındaki işleri geri çevirmek.
-Ekibin geri kalanından izole olmak ve sosyal olaylardan kaçınmak.
-Normalden daha fazla hastalık izni kullanmak.


Sessiz istifanın yayılmasının nedeni

Sessiz istifanın çalışanlar açısından önemli gizli nedenlerinden biri işsizlik gibi görünüyor. İşsizlik olmasa belki de potansiyelini küçültmek ya da çalışma hayatında geri çekilmek yerine, şirket/iş değiştirmeye yönelebilecek olan nitelikli ve başarı motivasyonu yüksek çalışanlar bilerek ya da bilmeyerek sessiz istifaya yöneliyorlar.

Şirketler ve insan kaynakları açısından sessiz istifayı tetikleyen başlıca sebepleri ise konuyla ilgili bir önceki yazımızda “Çalışanı Sessiz İstifaya İten Nedenler” ara başlığı altında detaylı bir şekilde cevaplamıştık. Fakat çözüm önerilerini konuşmadan önce, doğru kişiyi doğru pozisyonda işe almanın sessiz istifa ihtimalini, işe alım süreçlerinden itibaren engellemek açısından sağladığı önemli etkileri hatırlamakta fayda var.

Doğru pozisyonda işe alınmayan çalışanın, yeteneklerini ve mesleki birikimini istediği şekilde ortaya koyamaması, çalışmalarından beklediği başarıyı elde edememesi ve buna bağlı olarak performansından duyduğu memnuniyetsizlik, sessiz istifaya yönelimi artırmaktadır.

Sessiz istifa nasıl önlenir?

Peki, sessiz istifa nasıl önlenir? Şirketler ve insan kaynaklarının, sessiz istifaya karşı neler yapabileceğini aşağıda 7 maddede özetleyeme çalıştık.

1.Sessiz İstifaya Karşı Duyarlı Bir Şirket Yapısı Oluşturmak

Sessiz istifaya karşı duyarlı bir şirket yapısı oluşturmak insan kaynakları yönetimine, verimlilik ve çalışan memnuniyeti arasındaki doğru orantıyı analiz etme fırsatı sağladığı için hem çalışanı, hem de şirketi sessiz istifaya karşı koruma altına almamızı destekler.

Sessiz istifayı görmezden gelmek yerine konu hakkında eğitimler planlayarak, çalışana, sessiz istifaya karşı duyarlı bir şirket ve/veya insan kaynakları ile karşı karşıya olduğu mesajını vermiş oluruz ki bu çalışanı sessiz istifaya geçmekten alıkoymada son derece etkili bir yöntemdir.

2.En Başından Uygun Kişiyi Uygun Pozisyonda İşe Almak

Uygun kişiyi uygun pozisyonda işe almak, insan kaynakları yönetiminde başarının en önemli kriteridir ve amaç her zaman uygun nitelikteki adayı, doğru pozisyonda istihdam etmektir. Çünkü insan kaynakları uzmanları çok iyi bilirler ki ancak bu şekilde hem şirket, hem çalışan açısından uzun vadeli kazanımlar elde etmek mümkün olabilir çünkü çalışan aynı zamanda bir yatırım öznesidir.

Çalışanın, donanım ve yeteneklerini ortaya koyamadığı bir pozisyonda görevlendirilmesinin sessiz istifaya yol açan başlıca nedenlerden biri olduğunu göz önünde bulunduracak olursak, en başından veya sonrasında şirket içi pozisyon değişiklikleri ile, uygun kişiyi doğru pozisyonda istihdam etmenin ne kadar önemli olduğunu da kavramış oluruz.

3.Çalışan Memnuniyetini ve Motivasyonu Düzenli Olarak Takip Etmek

Çalışanların talep ve ihtiyaçlarının düzenli olarak değerlendirmek, iş ve sosyal hayata dair ne hissettiklerinin öğrenmek, aşağıdaki etkileri nedeniyle sessiz istifayı önlememizi sağlar:

-Duygu ve düşüncelerinin şirket tarafından önemsendiği görmek, çalışanın bağlılığını ve aidiyet duygusunu güçlendirecek en etkili ve somut adımdır.
-Sorunlarının görmezden gelinmediğini anlayan çalışanlar, şirket içinde kendilerini güvende hissederler, bu da çalışma motivasyonunu ciddi anlamda destekler.
-Çalışan memnuniyetinin düzenli olarak ölçülmesi çalışanın şirket içindeki özdeğerini besler, mesleki olarak özgüvenini destekler ve bu sayede şirketin çalışanların gözündeki marka değeri artacağından çalışanlar doğal olarak şirket için daha faydalı olmaya istekli hale gelir.
-İnsan kaynakları yönetimi çalışan motivasyonunu önemsediğinde, çalışan ve insan kaynakları arasındaki iletişim güçlenir.
-Departmanlar ve çalışanlar arasında açık iletişim mümkün olduğunda başka bir şey daha elde etmiş oluruz: çalışan artık sorun yerine, çözüm önerileri ile gelir.

4.Çalışma Hayatında Sürdürülebilirliği Öne Çıkarmak

Sessiz istifanın, tükenmişlikle başa çıkmanın bir yolu olduğu savını kabul edersek sürdürülebilirliğin bu noktada etkili bir çözüm yolu olduğunu daha net bir şekilde görebiliriz.

Kaldı ki daha önce de ifade ettiğimiz gibi haftada 4 gün çalışma süresi, uzaktan çalışma gibi “yeni çalışma düzeni” tartışmaları da aynı şekilde sürdürülebilir bir çalışma hayatı kurmak amacıyla, işin uzmanları tarafından yürütülmekte olan tartışma ve araştırma konularıdır.

“Çalışmak” ve “çalışma hayatının değeri” tüm dünyada, özellikle genç kuşaklar arasında yeniden ele alınırken, sürdürülebilirliği görmezden gelmek, bu kültürel dönüşüme gözlerimizi kapatmak, kulaklarımızı tıkamak olur.

Oysa iş hayatında sürdürülebilirlik ne kadar öncelikli hale gelirse şirket o kadar güncel, dinamik ve çağdaş bir yapıya kavuşur ki bu da kısaca “Win-Win” anlamına gelir diyebiliriz.

5.Fazla Çabayı Ödüllendirmek

Sessiz istifanın en belirgin niteliği çalışanın üzerine düşen görev ve işten fazlasını yapmaması, yapmaya gönüllü olmaması, yapmaktan kaçınması halidir. Fazla çabanın ödüllendirilmesi, sessiz istifayı önlemede bu yüzden önemlidir.

İş tanımından ya da üzerine düşenden fazlasını yaptığı takdirde, fazladan ortaya koyduğu çabanın görülüp ödüllendirileceğinden emin olan çalışanlar, sessiz istifaya yönelmeyeceği gibi motivasyon eksikliği de yaşamazlar. Fazla çabanın ödüllendirilmesi, sessiz istifadaki çalışanın kendini hapsettiği döngüyü kırmanın son derece basit ve etkili yoludur.

6.Herkesin Üzerine Düşeni En İyi Şekilde Yapmaktan Gurur Duyacağı Bir Şirket Kültürü Oluşturmak

Belli değer yargıları üzerine inşa edilmiş bir şirket kültürü oluşturmak, faaliyette bulunan iş koluna ve bu alanda çalışan uzmanların başarısına hizmet edecek bir değerler bütünü ortaya koymak, insan kaynakları ve diğer departmanlar açısından da çalışma hayatının olmazsa olmazları arasına girmiş durumda. Öyle ki günümüzde “şirket kültürü tasarımı/şirketler için kültür değişimi danışmanlığı” gibi özel hizmetlerden söz ediyor dünya.

Başarılı olmuş, kurumsal kimliği sağlam, köklü şirketlerin ortak özelliği de bu kültürü bir şekilde inşa etmiş olmaları ile alakalıdır diyebiliriz.

Sessiz istifayı önlemek, çalışanlar ve şirket açısından verimliliği uzun vadede büyütmek için herkesin üzerine düşeni en iyi şekilde yapmaktan gurur duyacağı, fazla çabanın ödüllendirildiği, çalışan özgüvenine yatırım yapan bir şirket kültürü oluşturmak bu nedenle önemli, hatta günümüz iş dünyasında elzemdir.

Sessiz istifayı engelleyecek bir şirket kültüründe olması gereken bazı özellikleri ise şöyle sıralayabiliriz:

-Ortak bir amaç duygusu belirlemek.
-İş hayatı ile özel hayatı ayıran çizgilere saygı göstermek.
-Çalışanın inisiyatifi geliştirmesine olanak tanımak.
-Katılımcı bir şirket yönetimini benimsemek.
-Şirket yöneticilerinin çalışanları dinlemesini ve dikkate almasını sağlamak/denetlemek.
-Tek taraflı fedakarlık yerine birlikte büyüme ve ilerlemeyi geçerli kültür haline getirmek.

7.Sessiz İstifayı Önlemede Online Assessment ve Virtual Assessment Center Araçlarından Faydalanmak

Çalışan adayının ve başvuruların çok yönlü olarak değerlendirildiği online assessment ve virtual assessment center araçları, uygun kişiyi doğru pozisyonda işe almamızı sağlayarak, sessiz istifa ihtimalini en başından minimize etmemize yardımcı olur.

İşe alımdan sonraki süreç boyunca, insan kaynakları yönetiminde online assessment ve virtual assessment center araçlarının aktif bir şekilde kullanılması ise çalışanı sessiz istifaya yönelmekten alıkoyar.

Editör: Özlem Çimen Durmaz