Cumhuriyet Halk Partisi, seçilmiş İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun tutuklanmasından bu yana başlattığı 'Millet İradesine Sahip Çıkıyor' mitinglerine devam ediyor.
Miting'de konuşan Özgür Özel şunları söyledi:
"Geçen hafta otobüsün üzerine çıktığımızda Balıkesir'de deprem haberi almıştık. Bugün sayın Cumhurbaşkanı iktidar, muhalefet deprem için el ele çalışmalıyız diyor, çağrılarda bulunuyor. İktidarı, muhalefeti, belediyesi beraber çalışmak lazım, doğru. İstanbul'un depremine karşı bir tane arı gibi çalışan vardı. Canla başla çalışan Ekrem Başkan vardı. Onu içeri atacaksın, ondan sonra depremde el ele verelim diyeceksin. Tutacağın el Silivri'de. İstanbul depremi, Türkiye'nin en önemli sorunlarından birisi. 1,3 milyon konutun deprem riski taşıdığı, 230 bin konutun acilen kentsel dönüşüme girmesi gerektiği yerde bu işin peşinde olan, planlarını yapan, en büyük hedefi İstanbul'u depremden kurtarmak olan Ekrem İmamoğlu'nun hem içeride tutuklu olması, hem cumhurbaşkanının böyle çağrılar yapması samimi değildir. İstanbul'u seven ve gerçekten samimi olan herkese sesleniyoruz. Yargılanmaktan, hesap vermekten korkmuyoruz. İstanbullunun seçtiği, yetki verdiği Ekrem Başkan'ın görevinin başına istiyoruz.
Gençler barınma maratonuna başlayacak
Üniversite tercihleri bugün sona erdi. Gençler yorucu maratonun ardından nereye yerleştirdiklerine göre yeni bir maratona başlayacaklar. Bu seferki maratonun adı barınma maratonu. KYK yurtları yetersiz, İstanbul'da kiralar 30 bin TL. Eskiden 3 öğrenci bir araya gelip eve çıkabiliyordu KYK kredisiyle. Şimdi KYK kredisi 3 bin TL. 10 öğrenci bir araya gelse güçlükle bir ev tutabilecekler. Her odada iki-üç kişi yatsalar ancak bir eve çıkabilecekler. Tayyip Erdoğan, geçmişteki rakamları küçümseyip, 'Biz geldiğimizde öğrenci kredisi 450 liracıktı' diyor. Döndüm baktım, geldiğinde öğrenci kredisiyle 1,5 çeyrek altın alınıyormuş. Bugün verdiği 3 bin TL ile yarım çeyrek altın alınamıyor. Arkasından ileri geri konuştuğu, beğenmediği rahmetli Ecevit'in verdiği gibi verse öğrenciye krediyi, 1,5 çeyrek altın bugün 10 bin TL eder. 3 öğrenci birleşip bir ev tutabilir. Ama bugün bunun imkanı yok. Ekrem Başkan'ın diplomasını iptal etmek için, ona davalar açmak için görevlendirilen İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek, boğazda kendisi için restore edilmiş bir villada oturuyor. Güya buna savcılık lojmanı diyorlar. 56 milyon TL'ye tadilat yaptırmışlar. Öğrenciler barınamıyor. Eğer 10 bin TL olsa öğrencinin kredisi, gider eve çıkar dedik. 10 bin TL'den eve çıkmak için 5 bin 600 öğrenciye lazım olan para 56 milyon TL. Devletin kendisine sağladığı lojmana 56 milyon TL'ye tadilat yaptıran, 5 bin 600 öğrencinin eve çıkma parasını bir seferde harcıyor. Yazıklar olsun böyle düzene.
AKP'nin yarattığı kara düzeni bitireceğiz
Size, yoksulu ezen, zengini, kendine yakın olanları şımartan bu düzene karşı Bayrampaşa'dan söz veriyorum: Biz geleceğiz. CHP gelecek. Aşırı kibrin partisi, Adalet ve Kalkınma Partisi'nin yarattığı kara düzeni bitireceğiz, bunların hepsinden teker teker hesap soracağız. And olsun ki, keyif düşkünlerinden, yandaşlardan alacağız, yoksul milletin evlatları üniversite öğrencilerine dağıtacağız. Bize oy vermeyen iki kişiden birine söylüyorum. Biz geldiğimizde elbette hesap soracağız. Ama AK Parti'nin üyesinden, oy verenden, delegesinden değil, aksine bu insanların oyunu alıp keyif çatanlardan, hırsızlık yapanlardan, yolsuzluk yapanlardan, Ekrem Başkan'ı içeri atanlardan hesap soracağız. AK Parti'nin, MHP'nin yoksul, gariban, temiz hiçbir suça bulaşmamış, üye olmuş, oy vermiş kimse korkmasın. Hep birlikte kurtulacağız bu AK Parti'nin kara düzeninden, emeklinin karnını hep birlikte doyuracağız, asgari ücretlinin yüzünü hep beraber güldüreceğiz, esnafa da köylüye de çiftçiye de hep beraber sahip çıkacağız. Üyesi oldun diye korkma, biz AK Parti gibi kutuplaşmaya değil, Bayrampaşa'daki AK Partili Hatice Ana seninle kucaklaşmaya geliyoruz.
Sistemin kendisini baştan aşağı çaldılar
Biliyorsunuz bunlar gençlerin umutlarını çaldılar, FETÖ'ye zamanında soruları çaldırdılar, 2010 KPSS'yi iptal ettirdiler yetmezmiş gibi bu sene 14 yaşında evlatlarımızın hayalleriyle oynadılar. LGS'ye şaibe karıştırdılar. Sanki arka bahçeleri gibi, her birisi sanki onlara mecburmuş gibi istismar ettikleri imam hatiplilerin dahi hakkını yediler ve öyle bir noktaya geldi ki şimdi gerçekleri söyleyene çatıyorlar. İnanın artık soruyu çalmak değil, sistemin kendisini baştan aşağı çaldılar. Hiç okula gitmeden diplomalar düzenlediler. Halıcıdan psikolog yaptılar. Torbacıdan narkotik şube müdürü yaptılar. Ulaştırma Bakanı Yardımcısı'na 10 tane sıra sıra diploma yaptılar, yakalanınca kaldırdılar. Kendisine Osmanlı torunu diyen bir meczuba sahte üniversite diploması düzenlediler. Sorunca neden aldın diye, 'Cumhurbaşkanı adayı olmak için aldım' demiş. Başımızdaki bir diplomasız, yerini bir diplomalıya vermekten korktuğu için Ekrem Başkan'ın canım diplomasını iptal ettirirken, Osmanlı torununa sahte diploma yaptırmış yerine güya onu hazırlamış. Başımızdaki diplomasızı yollayıp, Ekrem Başkan'ın diplomasını geri almaya onu Cumhurbaşkanı yapmaya var mısınız?
Bu milletin çalışkan, pırıl pırıl evlatları alacak diplomasını, evinde boş oturacak, anasının babasının yanından ayrılamayacak işsizlik yüzünden. Öbür taraftan diplomasız yandaşlar kamuya girecekler, terfi edecekler, ballı maaşlar alacaklar. Ondan sonra diplomalı çocuklarımız kahrından intihar edecek. O hayatını kaybeden her bir sabinin hesabını teker teker sormazsak namerdiz sana.
Bu reddiyecileri millet sandıkta reddedecek
Bozuk düzende sağlam çark olmaz. Bu iktidar her yönüyle Türkiye'yi geri götürüyor. Enflasyonda, işsizlikte, yoksullukta Avrupa'da birinciyiz. 27 Avrupa ülkesinde toplam 13 milyon işsiz var. Bizde tek başına 13,5 milyon işsiz var. Bu memlekette asgari ücret 22 bin 100 TL, en düşük emekli maaşı 16 bin 800 TL, en son 8 milyon memur ve emeklisine sefalet dayattılar. İlk 6 ay için yüzde 10, ikinci altı ay için yüzde 6 zam teklif ediyorlar. Bunlar geldiğinde en düşük memur maaşı 14,5 çeyrek altın alıyordu, bugün 6,5 çeyrek altın alıyor. En düşük emekli maaşı 8 çeyrek altından 2,5 çeyrek altına düştü. Asgari ücret 7 çeyrek altından 3 çeyrek altına düştü. Biz bunu bir seçim sandığında 3 Kasım 2002'de kaybettik. Cesareti varsa çıksın karşımıza, 2 Kasım Pazar günü altınları geri almaya geliyoruz.
Ey Erdoğan, kaçma erken seçim istiyorum. Salon adamı Erdoğan, serin salonlarda oturan Erdoğan, Bayrampaşa'dan kaçamazsın, milletten kaçamazsın, sandıktan kaçamazsın, hodri meydan. Eğer sizi dinlerse sandığı getirirse onu yeneceğiz. Ne kadar kaçarsa kaçsın eninde sonunda iktidara geleceğiz. Ekonomiyi de devleti de AK Parti'den çok daha iyi yönetiriz, yöneteceğiz. Meclise teklifler sunduk, reddettiler. Asgari ücret 30 bin TL olsun dedik, reddettiler. En düşük emekli maaşı 1 asgari ücret olsun dedik, reddettiler. Bu reddiyecileri millet sandıkta reddedecek, iktidarı değiştirecek. Asgari ücret zammının 120 katını, emekliye lazım olan paranın 150 katını Ekrem Başkanı hapse atmak için o günden bugüne harcadılar. Millete para yok diyenlerin darbe yapmaya geldi mi parası çok. Biz geldiğimizde, Ekrem Başkan geldiğinde ekonomiyi de devleti de tüm kurumları da bunlardan çok daha iyi yönetecek. Biz gelirsek demokrasi gelir, adalet gelir, hukuk gelir, barış gelir. Bunlar gelince ülkeye yatırım gelir, ülkeye bolluk gelir, bereket gelir. Gün gelecek Ekrem Başkan Cumhurbaşkanı olacak, hepinizin yüzü gülecek, bu memleketin yüzü gülecek.
Yarın 12’yi bekle
Geçen hafta Tuzla’da söylediğim, ertesi gün kaçarken yakalandı. Hala duruyorsunuz, ama adalet bakanı… Bugün ben konuşurken kızmışım, “Lan” demişim, bana soruşturma açmış. Adalet bakanı, ilan ediyorum, yarın 12’yi bekle. AK Parti kuruluş yıldönümü hediyen geliyor. Yarın 12’yi bekle.