Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası üyesi öğretmenler, son zamanlarda yaşadığı mağduriyetleri dile getirmeye devam ediyor. Çankaya Uğur Kurs Şubesi’nin 3 yıllık müdürü Yılmaz Kaplan, kurumda görevli öğretmenlerin yaşadığı baskıyı ve sorunları sendikanın Alsancak’taki şubesinde yaptığı basın açıklamasıyla duyurdu. Görev yaptıkları Uğur Kurs’un ücretleri eksik yatırmasına tepki gösteren öğretmenlere destek veren kurum müdürü Kaplan, 3 yıllık görevinden istifa edip öğretmenlerin safına geçti. Öğretmenler, ücretlerini eksik almalarına ilişkin kurum yöneticilerin defalarca bildirdikleri halde, ücretler yatırılmayınca notere gidip çalışmayacaklarını bildirdi. Yaşanan mağduriyeti dile getiren Kaplan, ücretlerini istediklerinde kurum müdürünün, kurumu ortada bırakıp kaçtığı iddiası üzerine ise “Kaçmadık buradayız” yanıtını verdi. Kaplan, yaptığı açıklamada “Çankaya Uğur Kurs’un eski kurum müdürü olarak bu açıklamayı, öğrencilerimiz, velilerimiz, değerli öğretmen arkadaşlarım ve emekçi çalışma arkadaşlarımız adına yapma zorunluluğu hissediyorum. 2024 yılı Ekim ayında eksik ödenmeye başlayan maaşlarımız, Ocak ayına kadar bu şekilde devam etmiştir. Ocak ayı maaşı ise Şubat ayında eksik olarak yatırılmış, Şubat ve Mart ayı maaşlarımız ise hiç yatırılmamıştır. Bu süreçte durumu hem kurucumuz Kuntay Gündaş'a hem de Uğur Kurs yetkililerinden Yücel Yücel'e defalarca sorunumuzu ilettik. Ancak kurucumuzdan sürekli olarak “bugün, yarın, cuma” gibi oyalayıcı ve belirsiz yanıtlar aldık” dedi.

Verilen sözler tutulmadı

“Ramazan Bayramı öncesinde, maaşlarımızın yatırılmaması halinde bayram sonrası işe başlamayacağımızı açıkça ifade ettik. Buna rağmen, verilen sözler tutulmadı” diyen Uğur Kurs’un eski müdürü Kaplan, herhangi bir ödemenin yapılmadığını belirterek “Bayramdan sonraki ilk salı günü kurucumuzla tekrar görüştüğümüzde, istersek işi bırakabileceğimizi söyledi. Tam işten ayrılmak üzereyken maaşlarımızın bir kısmı tarafımıza ödendi. Ancak Nisan ayı da gelmişken, artık tüm alacaklarımızı talep ettik. ‘Hafta sonuna kadar kimsenin alacağı kalmayacak’ denilmesine rağmen bu sözler de yerine getirilmedi. Uğur Kurs yetkililerine yaşadığımız ekonomik ve psikolojik zorlukları tekrar ilettik, ancak bize yapılacak bir şey olmadığını belirttiler. Öğretmenlerimiz geçimlerini sağlamak zorunda oldukları için işlerinden ayrılmak zorunda kaldılar. Ben de onlarla birlikte görevimi bıraktım. Bu süreçte tüm personel büyük bir mağduriyet yaşamıştır. Bugün itibarıyla her birimizin kurumdan aylarlardır biriken alacağı bulunmaktadır” ifadelerini ekledi.

Öğrenciler üzerinden 3 kat kazanç

Yılmaz Kaplan, kurumun öğrenciler üzerinden üç katı fiyatla kazan sağladığını dikkati çekti. Kaplan, “Kurucumuz, kurumun kapanacağını ve öğrencilerin diğer Uğur Kurslara aktarılacağını tarafıma iletti. Ben de bu bilgiyi velilerimizle ve öğrencilerimizle paylaştım. Ancak süreç ilerledikçe hiçbir Uğur Kurs şubesi öğrencilerimizi kabul etmediği gibi, bu konuda herhangi bir destek de sağlamadı. Görüştüğümüz diğer kurslar, öğrencilerimiz üzerinden 3 katı fiyatlarla kazanç sağlamaya çalıştı. Ancak Nisan ayı da gelmişken, artık tüm alacaklarımızı talep ettik. “Hafta sonuna kadar kimsenin alacağı kalmayacak” denmesine rağmen yine herhangi bir ödeme yapılmadı. Uğur Kurs yetkililerine ödeme yapılmaması halinde dayanacak gücümüzün kalmadığını bildirdik; ancak bu konuda bize yardımcı olamayacaklarını açıkça belirttiler” şeklinde dile getirdi.

Soma faciasının 11. yılında İzmir’de anıldı: Ne ocaklara düşen ateş küllendi ne de adalet sağlanabildi Soma faciasının 11. yılında İzmir’de anıldı: Ne ocaklara düşen ateş küllendi ne de adalet sağlanabildi

Görevimden ayrıldım

Uğur Kurs’ta görevli öğretmenlerin işlerinden olmasıyla kendisi de bu durum karşısında istifasını verip ayrılan kurumun Çankaya Şubesi müdürü Yılmaz Kaplan, “Öğretmen arkadaşlarımız, evlerini geçindirmek zorunda olduklarından dolayı, birer birer işlerinden ayrılmak zorunda kaldı. Ben de onların yanında yer alarak görevimden ayrıldım. Kurucumuz, kurumun kapanacağını ve öğrencilerin diğer Uğur Kurslara dağıtılacağını bana bildirdi. Bu durumu ben de görevim gereği velilere ve öğrencilere ilettim. Ancak süreç içinde ne diğer Uğur Kurslar öğrencilerimizi kabul etti ne de herhangi bir destek sundu. Görüştüğüm çevredeki diğer kurslar, bizim öğrencilerimize 3 katı fiyat teklif ederek bu mağduriyet üzerinden kazanç sağlamaya çalıştı. Normal şartlarda Uğur’un yaptığı her toplantıda, yöneticilere ‘Uğur’un bir franchise sistemi olduğunu kimseye söylemeyin’ denilirdi. Ancak bu kriz döneminde her veli arandığında, ‘Her kurumun sahibi farklı, biz sorumlu değiliz’ cevabı verildi. Uğur’un franchise olduğu özellikle vurgulandı ve tüm sorumluluk biz eğitimcilerin üzerine yıkıldı” şeklide konuştu.

Zor bir mağduriyet yaşadık

Hem öğrenciler hem de verilerin de bu durum karşısında mağduriyet yaşadığını söyleyen eksi kurum müdürü Kaplan, şunları aktardı:
“Sonuç olarak; öğrencilerimiz, velilerimiz ve biz eğitim emekçileri tarif edilmesi zor bir mağduriyet yaşadık. Bugün öğretmen arkadaşlarımız arasında geçimini sağlamak için inşaatta çalışan, garsonluk yapan, marketlerde çalışanlar var. Biz öğretmenler, veliler ve öğrenciler olarak yaşanılan mağduriyetin peşini bırakmayacağız. Sendikamız ile beraber Hukuki tüm süreçleri başlattık ve sesimizi duyurmaya devam edeceğiz. Bugün bizim başımıza gelen bu olay, yarın başka bir kurumda, başka insanların başına gelebilir. Bu nedenle Uğur Kurs ve yetkililerinden bu soruna ivedilikle çözüm bulmalarını bekliyoruz.”

Kurum müdürü kaçtı iddiası

Uğur Kurs müdürünün kaçtığının iddia edildiğini söyleyen Kaplan, “Son olarak da velilere 10 Mayıs’ta senetlerini teslim ederken kullanılan ‘Kurum müdürü kaçtı gitti herkesi ortada bıraktı’ sözleri velileri hâlâ kandırmaya çalışan bir zihniyetin sonucudur. Biz hiçbir yere kaçmadık buradayız. Ancak sizler daha önceki kurum değişikliği ve öğretmen davalarında kaçtığınız gibi yine kaçmaya çalışıyorsunuz. Buna izin vermeyeceğiz” sözlerini ekledi.

Muhabir: TURGAY KILIÇ