İZ GAZETE- Türkiye’de oluşan antidemokratik yönetim anlayışının yanı sıra ayrıca uygulanan cezasızlık politikalarının bir sonucu olarak her geçen gün kolluk kuvvetleri tarafından yaşanan insan hakları ihlallerinde artış yaşandığını belirten HDP İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay, "İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) ‘nün Türkiye, Polis ve Bekçi İşkence ve Kötü Muamele Yapıyor” başlığı ile 2020 yılı Temmuz ayında paylaşmış olduğu Raporunda; Türkiye’nin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ni en çok ihlal eden Avrupa Konseyi üyesi devlet olma rekorunu koruduğu ve üst düzey yetkililerin, vakaları kınamaması ve iddiaları soruşturmak yerine örtbas etmeye hazır olmaları, güvenlik güçleri için yaygın bir cezasızlığa sebebiyet vermiş, mağdurlar adalete ulaşamamıştır” tespitine yer verilmiştir" sözleriyle anımsattı.

HUKUK KOLLUK ELİYLE ÇİĞNENİYOR

Kolluk birimlerinin orantısız güç kullanımı yüzünden, Türkiye’nin AİHM önünde birçok kez mahkûm edildiğini vurgulayan HDP'li Kemalbay, "Son dönemlerde varlık sebebi vatandaşın güvenliği olan kolluk güçlerince yurttaşlara yönelik olarak uygulanan darp, kötü muamele, orantısız güç kullanma, her türlü şiddet ve hukuk dışı uygulama yaşanmakta, insan hakları ihlalleri ve hukuk devleti ilkeleri kolluk eliyle çiğnenmektedir" eleştirisinde bulundu.

ANNE VE OĞUL DARP EDİLDİ

24.11.2021 tarihinde İzmir’in Buca ilçesine bağlı Mustafa Kemal Mahallesi’nde arabasını evinin önüne park etmek isteyen Volkan Karaaslan isimli yurttaşın polisler tarafından annesi Filiz Karaaslan ile birlikte darp edilen görüntüleri ve açıklamalarının basına yansıdığını anımsatan Kemalbay, olayla ilgili detay bilgileri paylaşarak, "Volkan Karaaslan basına vermiş olduğu açıklamasında; aracını evin önündeki otoparka park etmek için polise korna çalarak, “Müsaade eder misiniz arabamı park edeyim” dedikten sonra polisin arabasının camına sert bir şekilde vurarak, yüksek sesle “Kimliğini ver” dediğini, arabadan indikten sonra polisin Genel Bilgi Taraması (GBT) sorgulaması yaptığını, GBT’yi neden yaptıklarını sorması üzerine polisin kendisine “Merak etmek terörle ilişkin olsa seni burada infaz ederim” dediğini ve kendisini bahçe duvarına doğru götürerek, gözüne biber gazı sıktığını, cinsiyetçi küfürler ettiklerini, bunun üzerine tepki gösterdiği için tekme tokatla kafasına ve yüzüne vurduklarını ve olayı duyması üzerine yanlarına gelen ve kendisini ellerinden almaya çalışan annesinin de darp edildiğini belirtmiştir. Kafasına ve yüzüne aldığı darbeler sonucunda şişkinlik oluştuğunu söyleyen Karaaslan, darp raporu almasına rağmen polise mukavemet iddiasıyla bir buçuk gün gözaltında tutulmuştur. Öte yandan biber gazı ve göz yaşartıcı gazların içindeki kimyasal bileşiklerden dolayı insan sağlığını tehdit eder nitelikte olduğu ve bu kimyasalların kullanılmasının yasaklanması gerektiği konusuna Türkiye'deki tıp ve hukuk çevreleri uzun süredir dikkat çekmektedir. Nitekim, biber gazının uyarılmadan ve doğrudan insanların üzerine sıkılmasını Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi doğrudan işkence olarak görmektedir" ifadelerini kullandı.

KOLLUĞUN ŞİDDETİ NEDEN ARTIYOR?

Türkiye’nin de imzacısı olduğu uluslararası sözleşme ve belgelerde evrensel hukukun devletlerin zor kullanma yetkisinin, insan hakları normları çerçevesinde kullanılması ve denetlenmesi gerektiğini belirten HDP'li Kemalbay, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'ya, "Ülke genelinde kolluk kuvvetlerinin yurttaşlara uyguladığı açık şiddetin her geçen gün artmasının nedeni nedir?

Kolluk kuvvetlerinin yurttaşlara yönelik keyfi şiddet ve kötü muamele talimatı kim ve kimler tarafından verilmektedir?

Polislerin en ufak olayda yurttaşlara biber gazlı müdahalede bulunması yaşam hakkının ve kötü muamele yasağının ihlali değil midir?

Volkan Karaaslan’ın Valilik açıklamasında yer alan polise mukavemeti nedir?

Bakanlığınıza bağlı kolluk kuvvetleri tarafından sürekli yaşanan polis şiddetinin önüne geçmek, yaşanan şiddet olaylarına karşı benzer saldırıların bir daha yaşanmasını önlemek amacıyla Bakanlığınızca alınan idari önlemler var mıdır, varsa nelerdir?

2015 – 2021 yılları arasında yıllar bazında darp, işkence, kötü muamele nedenleriyle hakkında şikâyette bulunulan kolluk kuvveti mensubu sayısı kaçtır?

2015 – 2021 yılları arasında darp, işkence, kötü muamele nedenleriyle hakkında soruşturma başlatılan kolluk kuvveti sayısı kaçtır?

2015 – 2021 yılları arasında darp, işkence, kötü muamele nedenleriyle görevlerinden alınan kolluk mensubu sayısı kaçtır?

Uygulanan cezasızlık politikalarından vaz geçilmesi yönünde Bakanlığınızın herhangi bir çalışması bulunmakta mıdır?

Kolluk güçlerini eğitmek ve evrensel hukuka ve insan hakları normlarına her koşulda kayıtsız şartsız uymasını sağlama görevi ve yükümlülüğü kimin sorumluluğudur?

Editör: Haber Merkezi