İzmir’in barajlarındaki su seviyesi kritik eşiğe gelince, İzmir Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü (İZSU), kentte planlı su kesintileri yapmaya başladı. İzmirli vatandaşlar ise, su kesintilerinden mümkün olduğunca etkilenmemek için ev tipi su depolarına yöneldi. 2025 yaz ayı itibarıyla su deposu satışlarında patlama yaşandı. Su depolarına artan talep, depo imal eden fabrikalarda üretimi de artırdı.
İzmirliler su depolarına yöneldi
İzmir’de uzun yıllardan beri su deposu üreten bir firmanın Çeşme şubesinde yöneticilik yapan Serhat Eğilmez, hem yazlıkçıların hem de işletmelerin kendilerinden su deposu talep ettiğini söyledi. Kentte yaşanan susuzluğun ardından oluşan depo ihtiyacına cevap vermek için yoğun bir şekilde çalıştıklarını aktaran Eğilmez, “Kuraklık ve su kriziyle birlikte su deposu satışları arttı. Kentteki susuzluk bizleri de çok üzüyor ama biz su depolarımızla müşterilerimize bu süreçte destek oluyoruz. Dikey ve yatay depo olmak üzere, müşteriler bu ürünleri koyabilecekleri kendi alanlarına göre karar verip, belli tonajlarda su deposu satın alıyor. Vatandaşlar bir şekilde su krizine çözüm bulmaya çalışıyor. Biz de firma olarak bu ihtiyaca elimizden geldiğince cevap üretmeye ve taleplerine karşılık vermeye çalışıyoruz” dedi.
İzmir’de su deposu fiyatları ne kadar?
Su deposu türleri ve fiyatları hakkında da bilgi veren Eğilmez, “Dikey ve yatay olarak iki tip depo var. Bunların fiyatları ortalama 2 bin liradan başlıyor, kapasitesine göre 70-80 bin liraya kadar depomuz var. Bizim sattığımız depolar polietilen plastiktir. Yani gıdaya uygun su deposu satıyoruz. UV ışını geçirmez, küf yosun yapmaz, içme suyu da depolanabilen depolardır bunlar. Genelde işletmeler büyük tonajlı dikey depoları tercih ediyor. Oteller, restoranlar, kafe barlar, bir şekilde gıda işiyle uğraşan küçük işletmeler, büfeler, bunlar genelde dikey depo ve yüksek tonajlı (3,5,10,20 ton gibi) depolar satın alıyorlar. Bu şekilde su problemine çözüm üretmeye çalışıyorlar. Çünkü bu işletmelerin herhangi bir haneye göre su tüketimi daha fazla. Aylık kaç ton su kullanıyorlarsa ona göre depo alıyorlar” ifadelerini kullandı.
Çeşme ve Foça’da yazlıkçılardan büyük talep var
Özellikle Çeşme ve Foça’dan çok sayıda yazlıkçının su deposu satın aldığını ifade eden Eğilmez şunları söyledi: “Yazlıkçı diye tabir ettiğimiz müşterilerimize de bu sezon çok fazla satışımız oldu. Ancak bunlar küçük tonajlı depolar. Özellikle Çeşme ve Foça bölgesi için bunu söyleyebilirim. Foça’da su kesintileri daha önce başladı. Şu an Çeşme’de de her gün yaşanıyor. Yazlıkçılar genelde 300 litre ile 1-2 ton arasında yatay depoları tercih ediyor. Haneler genelde yatay depo satın alırlar. Bu satış konusunda böyle bir kültür gelişmiş. İzmir genelinde en çok satılan depo, ticari olarak kendilerine çözüm bulmaya çalışan işletmeler üzerinden sattığımız dikey tipi depo. Bunların tonajı da çok fazla. Yazlık bölgelerde ise ufak tonajlı yatay depolar satılıyor.”
İzmir’de damacana su sürekli zamlanıyor!
Öte yandan su krizi devam ederken, İzmir halkı gün aşırı zamlanan damacana su fiyatlarına da tepki gösteriyor. İzmir’de damacana su fiyatları markasına ve bölgesine göre 110 ila 170 lira arasında değişiklik gösteriyor. Gel-al su uygulamalarında ise damacana fiyatları daha uygun hale geliyor. Uzun yıllardır Bornova bölgesinde su bayiliği yapan Sami Ügünük, damacana suların fabrikadan halka gelene kadar birkaç kez zamlandığını aktardı. Artan su fiyatlarıyla ilgili bilgi veren Ügünük, “Ben şu anda 19 litre damacana suyu 120 liraya satıyorum. Ben suyu distribütörden alıyorum. Ayrıca distribütöre göre iki katı fiyat ödeyerek suyu alıyorum. Distribütör 25 liraya fabrikadan çekiyorsa, ben 50 liraya mal ediyorum. Distribütör suyu 120 liraya satarsa giderleri çıkmadan yüzde 390’a yakın kar ediyor. Ben ise yüzde 140 kazanıyorum. Kısacası su vatandaşa ulaşana kadar zamlanıyor” dedi.
Mazot fiyatları ve personel giderleri etkili oluyor
Personel giderlerinin ve artan mazot fiyatlarının da zamlarda etkili olduğunu belirten Ügünük, “Mazotun her geçen gün artması da zamlarda etkili oluyor. Personel giderleri de su bayilerini zorluyor. Onun için gel-al su fiyatları daha uygun oluyor. Çünkü personel ve mazot gideri olmuyor. Araba yıpranma payı da olmuyor. Gel-al su fiyatları 55-80 lira arasında değişiyor. Ben ayakta kalabilmek için uzun yıllardır tek başıma çalışıyorum. Bir kez motor kazası geçirdim, hastaneden çıkar çıkmaz yine işimin başına döndüm. Bu devirde ayakta kalmamız hiç kolay değil” diye konuştu.