2015-2019 yılları arasında ABD’nin 37 eyaletinde 536 binden fazla çalışanın katılımıyla gerçekleştirilen geniş çaplı bir araştırma, meslek gruplarının depresyon üzerindeki etkisini inceledi. Independent'in aktardığı çalışmaya göre, katılımcıların yaklaşık 80 bini hayatlarının bir döneminde depresyon teşhisi alırken, kadınlarda depresyon oranı erkeklerin iki katı olarak kaydedildi. Sosyal hizmetler ve gıda sektöründeki çalışanlar, depresyona en çok yakalanan gruplar arasında yer aldı. Madencilik ve inşaat gibi fiziksel işlerin yoğun olduğu alanlarda ise depresyon oranları düşük seviyelerde seyrediyor.
En yüksek depresyon oranına sahip sektörler şöyle sıralandı:
Toplumsal ve sosyal hizmetler: yüzde 20,5
Gıda hazırlama ve servis işleri: yüzde 20,1
Sanat, eğlence, spor ve medya: yüzde 18,6
Konaklama ve yemek hizmetleri: yüzde 18,4
Sağlık ve sosyal yardım: yüzde 18,2
Perakende ticaret: yüzde 17,7
Hukuk, eğitim ve kütüphane işleri: yüzde 16,1
Düşük depresyon oranına sahip sektörler
Araştırmada, depresyon teşhisi oranı en düşük sektörler ise şu şekilde belirlendi:
Madencilik: yüzde 6,7
İnşaat: yüzde 8,9
Tarım ve mühendislik işleri: yüzde 9
Ancak bu sektörlerde çalışanların depresyon oranı düşük olsa da, madencilik ve inşaat işçileri arasında intihar oranlarının yüksek olduğu belirtildi. Araştırmacılar, bu durumun mavi yakalı erkeklerin ruh sağlığı hizmetlerine erişiminin sınırlı olmasından kaynaklanabileceğini ifade etti.
Düşük stresli ve yüksek maaşlı işler
Araştırmanın yanı sıra, düşük stres seviyesine sahip yüksek maaşlı işler de gündeme geldi. Resume Genius tarafından Aralık 2024'te yayımlanan bir liste, bu tür işleri sıraladı. Listede yer alan meslekler arasında şunlar bulunuyor:
Su kaynağı uzmanı
Gökbilimci
Aktüer
Çevre ekonomisti
Matematikçi
Coğrafyacı
Bu işler, daha az talep, öngörülebilir çalışma saatleri ve yönetilebilir iş yükü gibi faktörler nedeniyle "düşük stresli" olarak tanımlandı.