Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, partisinin Meclis grup toplantısında açıklamalarda bulundu. Bakırhan CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e yönelik eleştirilerde bulunarakn, “Biz Meclis’te barış için yasa konuşurken, sokaklarda barışı toplumsallaştırırken, siz kürsüden neden bir halkı aşağılayıcı sözler kullanıyorsunuz Sayın Özgür Özel?” diye sordu. Bakırhan, “Sayın Özel bize ‘celladınıza aşık olmayın’ diyor. Halkımız barış içinde eşit ve özgür yaşamak istiyor. Biz celladı çok iyi tanırız. Cellatları mezarlıklarımızdan, faili meçhullerimizden, direndiğimiz zindanlarımızdan çok iyi biliyoruz. Kimse bu hafızanın üzerine ucuz metaforlarla yaklaşmasın. Cellat defterini açacaksak hepiniz borçlu çıkarsınız. Bu sorunun çözümünün karşısındaysanız sözünüzü açık söyleyin” ifadelerini kullandı.

SORUMLULUK ALMA ÇAĞRISI

Birgün'ün haberine göre, herkesi polemikçi ve tutarsız dilden vazgeçmeye; çözüme ve barışa katkı sunmaya çağıran Bakırhan, “Açık konuşun. Bu sorunun çözümünün karşısındaysanız, sağa sola çekmeden, yaftalamadan sözünüzü söyleyin. Ana muhalefet partisi süreç karşıtlarının çekim merkezi olmaya adaysa büyük bir yanlış yapar. Buradan iktidara yürürüm stratejisini düşünüyorsa kaybeder. Bu vesileyle bir kez daha CHP Genel Başkanlığına seçilen Sayın Özgür Özel’i tebrik ediyoruz. Başta ana muhalefet partisi olmak üzere bütün muhalefet partilerine, yüz yıllık meselenin çözümünde ellerini taşın altına koymaya, sorumluluk ve inisiyatif almaya çağırıyorum. Barışa ve çözüme ortak olan kazanır” şeklinde konuştu.

İmamoğlu'ndan iktidar ve seferberlik vurgusu: Bu kara düzeni değiştirmek milletimizin görevidir
İmamoğlu'ndan iktidar ve seferberlik vurgusu: Bu kara düzeni değiştirmek milletimizin görevidir
İçeriği Görüntüle

NE OLMUŞTU?

Partisinin 39’uncu Olağan Kurultayı’nda Türkiye’nin siyasal iklimine dair değerlendirmelerde bulunan Özgür Özel, “Stockholm sendromu” benzetmesinde bulunarak, “19 Mart darbesi bir bütün olarak siyaset kurumunu, halkın seçme, seçtikleri tarafından yönetilme hakkını hedef almaktır. İşte tam bu nedenle biz bir mevzi olarak partimizi değil, bir cephe olarak demokratik siyaseti savunuyoruz. Herkesi de bizi değil, kendi varlıklarını ve çok partili rekabeti savunmaya davet ediyoruz. Herkesi canı istediğinde ‘Şu parti kapatılsın, kapatmıyorsa Anayasa Mahkemesi de kapatılsın’ diyenlerin demokratlığını hatırlamaya davet ediyorum. Bir Stockholm Sendromu’na kapılmamaya, dün elinden zor kurtulduğumuz celladımıza aşık olmamaya davet ediyorum” ifadelerini kullanmıştı.

Kaynak: HABER MERKEZİ