Eski CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu, sosyal medya üzerinden çarpıcı bir açıklama gerçekleştirdi. Yaşadığı gözaltı, tutukluluk ve devam eden ev hapsi sürecini anlatan Aslanoğlu, buna rağmen siyasi mücadeleden asla vazgeçmeyeceğini vurguladı. Aslanoğlu, " Bir adım geri atacağımı düşünen varsa çok yanılıyor! Mücadelenin en önünde yine ben olacağım. Türkiye’nin neresinden olursa olsun, hangi il ve ilçe başkanımın ihtiyacı olursa yanlarında olacağım. Omuz olacağım. Mücadele neredeyse koşarak oraya gideceğim. Partim nerede görev verirse orada olacağım; görev verilmese bile her mitingde en çok bağıran yine ben olacağım. Biz partili duruşumuzu, partili büyüklerimizden öğrendik." dedi. CHP'nin tarihi ve zorlu bir süreçten geçtiğini söyleyen Aslanoğlu, "Sevgili dostlarım, yoldaşlarım: Şimdi birleşme zamanı. Şimdi daha çok çalışma zamanı. Şimdi 'Haydi, iktidara yürüyoruz' deme zamanı" diyerek partililere çağrıda bulundu.
Açıklamanın tamamı şu şekilde:
"BİZ GÜÇLÜ BİR AİLEYİZ"
"Sevgili yol arkadaşlarım, değerli dostlarım,
Üç yıl boyunca İzmir İl Başkanlığı gibi onurlu bir görevi gururla yürüttüm. Bu süreçte birlikte görev yaptığım 80 il başkanına, Türkiye'nin dört bir yanındaki ilçe başkanlarına ve zorlu dönemlerde İzmir’in sesini yükselten örgütümüze sonsuz teşekkür ediyorum. Genel ve yerel seçimlerde, her mücadelede yanımda duran; 39. Olağan Kurultay süreci boyunca da bir an olsun beni yalnız bırakmayan tüm yol arkadaşlarıma minnettarım.
Bildiğiniz gibi geçtiğimiz Temmuz ayında Ankara'da bir il başkanları toplantısındayken sabaha karşı düzenlenen bir şafak operasyonuyla gözaltına alındım. Siyasi ve haksız kararlarıyla 105 gün cezaevinde kaldım, ardından ev hapsine gönderildim ve 50 günü aşan süredir hâlâ ev hapsindeyim. Bu zor günlerde evimi bir an olsun yalnız bırakmayan, telefonumu tüm gün susturmayan tüm örgütüme, güçlü sevdiceğim Duygu'ya ve koğuş arkadaşım, güzel kızım Vera'ya da ayrıca teşekkür ediyorum.
Bu ağır süreçlerin ardından 39. Olağan Kurultayımızda Parti Meclisi'ne aday oldum. Demokratik bir yarıştı, yeterli oyu alamadım. Olabilir, çünkü CHP'de görev alınır; görevler devredilir, yarışılır, istenen sonuç alınır veya alınmaz ama yoldan asla vazgeçilmez. Bu vesileyle seçilen tüm dostlarımı, yol arkadaşlarımı tebrik ediyorum ve her zaman yanlarında olduğumu belirtmek istiyorum. Biz güçlü bir aileyiz.
"BİR ADIM GERİ ATACAĞIMI DÜŞÜNEN VARSA ÇOK YANILIYOR!"
Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel, “Evinde pijamasıyla oturan, kumandası elinde insanlar bile bu büyük mücadeleye, bu yürüyüşe davet ediyorum,” dedi.
Genel Başkanımız evinde oturan insanları bile meydanlara çağırıyorken; bir kişi fazla olmanın, bir ses daha fazla olmanın bu denli önemli olduğu bu tarihi günlerde, bu partiye yıllarını vermiş ve bedel ödemiş bir il başkanı olarak benim geri durmanı kimse beklemesin.
Bir adım geri atacağımı düşünen varsa çok yanılıyor!
Mücadelenin en önünde yine ben olacağım. Türkiye’nin neresinden olursa olsun, hangi il ve ilçe başkanımın ihtiyacı olursa yanlarında olacağım. Omuz olacağım. Mücadele neredeyse koşarak oraya gideceğim. Partim nerede görev verirse orada olacağım; görev verilmese bile her mitingde en çok bağıran yine ben olacağım.
Biz partili duruşumuzu, partili büyüklerimizden öğrendik.
"TARİHİ VE ZORLU BİR SÜREÇTEN GEÇİYORUZ"
Sevgili yoldaşlarım;
Tarihi ve zorlu bir süreçten geçiyoruz. Siyasallaşmış yargıyla, iktidarın akıl almaz oyunlarıyla mücadele ediyoruz. Genel Başkanımızın da dediği gibi: “Kimseye bir gül bahçesi vaat etmiyoruz.” Yolumuz mücadeleyle dolu.
Hep söylediğim gibi: Bu yolda bir kişiyi bile geride bırakmayacağız. Küseni ayağa kaldıracağız, kırgını heveslendireceğiz. Asla basit parti içi kasaba siyaseti yapmayacağız. Ve ben de bu mücadelede en öndeki yerimi hep koruyacağım. Her gün artarak, çoğalarak yürümeye devam edeceğiz.
Cumhurbaşkanı adayımız Ekrem İmamoğlu; belediye başkanlarımız, bürokratlarımız ve birçok yol arkadaşımız içeride. İçeriyi iyi bilen biri olarak söylüyorum: Tüm o tecrit ve zor koşullara rağmen hiçbiri geri adım atmıyor. Her gün daha güçlü ve inanmış uyanıyorlar emin olun. Biz de onlardan cesaret almak zorundayız. Onlar özgür olana, adalet yeniden kurulana, halkımız hak ettiği refaha kavuşana kadar durmayacağız. Çiftçinin emeği karşılık bulana, esnaf nefes alıncaya, öğretmen ve sağlık çalışanları hak ettiği değeri görene kadar durmayacağız.
"ŞİMDİ BİRLEŞME ZAMANI"
Atatürk’ün ilke ve devrimleri tekrar bu ülkenin pusulası olana kadar durmayacağız. Ve bu devrim koşusunun en önlerinde olmayı sürdüreceğim. Eşimle ve çocuklarımla birlikte, yol arkadaşlarımın yanında, örgütümle en önde olacağım. Her hafta iki miting, onlarca buluşma yapıyor Genel Başkanımız; bu mücadelenin sesini yükseltiyor. Bu mücadelede gücü düşene nefes, morali azalana heyecan olmalıyız. Cumhuriyet Halk Partisi’nde mücadele etmek için görev beklenmez; Bu mücadele, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün bize verdiği tarihi bir görevdir. Biz de bu görevi kararlılıkla sürdüreceğiz.
Sevgili dostlarım, yoldaşlarım: Şimdi birleşme zamanı. Şimdi daha çok çalışma zamanı. Şimdi “Haydi, iktidara yürüyoruz” deme zamanı.
Yaşasın Cumhuriyet Halk Partimiz.
Herkesi saygıyla selamlıyorum."




