Gizem TABAN/İZ GAZETE- Ege Genç İş İnsanları Derneği (EGİAD) tarafından düzenlenen 80. Ege Toplantısı, Karaca Kültür Merkezi’nde gerçekleşti. Toplantının konuğu Yemeksepeti Kurucu Ortağı Nevzat Aydın oldu. Toplantıda EGİAD Yönetim Kurulu Başkanı Alp Avni Yelkenbiçer ile Yemeksepeti Kurucu Ortağı Nevzat Aydın bir söyleşi gerçekleştirdi. Yelkenbiçer, Türkiye’deki ekonomik gelişmeleri değerlendirirken Aydın ise girişimcilik üzerine tecrübe ve fikirlerini paylaştı.

‘EN RİSKLİ ÜÇ EKONOMİDEN BİRİYİZ’

Türkiye’nin yaşadığı ekonomik krize ilişkin değerlendirmelerde bulunan EGİAD Başkanı Alp Avni Yelkenbiçer, “Kurlar sürekli yükseliyor. Çünkü ülkemizin çeşitli ve her biri kendi içinde oldukça yüksek riskleri var. Yanı başımızdaki coğrafyadan kaynaklanan sorunlar, merkez bankasının istikrarsız ve bağımsız olamayan yapısı; keza bağımsızlık demişken yargımızın durumu… İş dünyası olarak büyük bir konsensüs ile yanlış bulduğumuz faiz politikası; ifade özgürlüğü düzeyimiz akla ilk gelen majör riskler.  Ülkelerin riskini ölçmeye yarayan CDS primi bakımından dünyanın en riskli üç ekonomisinden birisiyiz. Bu tabloya bakan yabancı yatırımcı doğal olarak Türkiye’ye yatırım yapmak istemiyor; borç vermek isteyenlerin sayısı düşüyor. Vatandaşımız ise haklı olarak ekonomideki risk artışının eninde sonunda enflasyonu artıracağını ve TL’ye verilen faizin enflasyonla kaybedileceğini düşünüyor ve dövize yöneliyor. Hal böyleyken de döviz arzı yeterince artmazken döviz talebi yükseldiği için de kurlar yine bu kısır döngü içerisinde yükseliyor” diye konuştu.

‘YANLIŞ POLİTİKADAN DÖNÜLMELİ’

Enflasyon artışına ilişkin açıklamalarda bulunan Yelkenbiçer, “Maliyetler, üretimde ciddi miktarda ithal girdi kullandığımız için zaten kurlardaki artış nedeniyle yükseliyor. Doğrusal olarak üretim maliyetleri ve satış fiyatları artıyor. Kur durmaksızın yükseldiği için bu artış süreklilik kazanıyor ve maliyet enflasyonu olarak karşımıza çıkıyor. Enflasyon artışı tüketicileri paradan kaçmaya, mal alıp stoklamaya, fiyatlar daha da artmadan düşüncesiyle harcamaları arttırmaya yöneltiyor ve talep enflasyonu böylelikle gerçekleşiyor. Böylelikle karma bir yapıya sahip inatçı bir enflasyon iş dünyasını, tüketicileri, tasarruf sahiplerini yani tüm ekonomik çevreyi maalesef etkiliyor.  Faizin düşürülmesi şeklinde uygulanan yanlış ekonomi politikasından dönerek bilimsel yöntemlere dayalı bir politikanın bizleri kısa sürede olmasa da orta vadede toparlayacağına inanıyoruz” ifadelerini kullandı.

‘YILIN MELEK YATIRIM AĞI’

EGİAD’ın çalışmalarını aktaran Yelkenbiçer, şöyle konuştu: “EGİAD olarak girişimciliği teoride bırakmıyor, ülke çapında tüm paydaşlarımızın takdirine mazhar olan bir çalışkanlıkla onu eyleme döküyoruz. 2015 Yılında EGİAD Melekleri’yle bölgemizin ilk lisanslı melek yatırım ağını kurarak öncülük etmek, EGİAD oyun girişimciliği fonu ve kuluçka merkezini kurmak, İTO ve Sayın Mahmut Özgener’in liderliğinde yürüyen IZQ projesine ilk gününden itibaren en aktif destek veren kurum olmak, teknoparklardaki yönetim kurulu üyeliklerimiz, gençlere yönelik olarak da TÜSİAD ile birlikte yürüttüğümüz ‘Bu Gençlikte İş Var Ege’ projemiz ve uluslararası liseler arası girişimcilik yarışması olan Diamond Challenge Türkiye temsilciliği bu somut işlerden sadece birkaçı… Son olarak geçtiğimiz hafta EGİAD Melekleri olarak Eurotech Avrasya Ar-Ge, İnovasyon ve Teknoloji Ödüllerinde ‘Yılın Melek Yatırım Ağı’ seçildiğimizin müjdesini de paylaşmak isterim.”

‘GAYEMİZ KATKIDA BULUNMAK’

Yelkenbiçer son olarak, “EGİAD olarak bizim gayemiz de girişimcilik başarılarımızın sürdürülebilir kılınmasına, bu vesileyle de ülkemiz geleceğinin aydınlık olmasına katkıda bulunmak. Çünkü biliyoruz ki; karbon salınımını bitirecek olan da dijital iş modelleriyle ülkemizin beyin göçünü tersine çevirecek olan da toplumda kadına güçlendirecek olan da toplumdaki tüm eşitsizlikleri ortadan kaldıracak olan da gençler, girişimciler ve sosyal girişimciler olacaktır” açıklamalarında bulundu.

‘İLK BAŞLARDA ÇOK ZORDU’

Etkinlikte, Yemeksepeti markasının yükseliş sürecini anlatan Yemeksepeti Kurucu Ortağı Nevzat Aydın, “Yemeksepeti şu an 70 bin restoranla çalışıyor ve o restoranların ciddi anlamda sipariş almasına hizmet ediyor. Türkiye'deki internetin yapı taşlarında Yemeksepeti’nin ciddi yeri var. Biz internetin ilk zamanlarında o kadar özel bir proje kurmuşuz ki, internette ciddi yıl kat ettik. Yemeksepeti en son günlük 900 bin siparişe ulaşmıştı. Bu anlamda Çin ve Amerika'dan sonra üçüncü sırayı aldı. Geri dönüp baktığımızda, iyi bir şeylere imza atmışız diyorum. Aksi nankörlük olur. İlk başlarda çok zordu. Sipariş verirken not yazardık, siparişten sonra ‘internetten çıkın sizi arayabilelim’ derdik. Çünkü internet telefonlarla bağlantılıydı. İlk başlarda kullanıcı bizim ne yaptığımızı anlamadı. Ancak temelleri doğru attık ki 21 sene sonra hala inanılmaz rakamlara rağmen 1 numara devam ediyor Yemeksepeti…” diye konuştu.

‘NE KADAR BÜYÜYECEĞİNİ GÖRDÜK’

“Ben bıraktığımda Yemeksepeti devasa bir yapıydı, hala da öyle” diyerek sözlerini sürdüren Aydın, “Bir gün ‘5 kişiden, 9 bin kişinin çalıştığı bir yapıya dönüşeceksiniz’ deselerdi inanmazdım. Sürekli geliştirmek gerekiyor kendini… Kendinizi geliştirmediğiniz takdirde CEO olarak, şirketi yavaşlatmış oluyorsunuz” dedi. Şirketi daha önce de satın almak isteyenlerin olduğunu ve her seferinde ortaklarına karşı satmayalım diyen tarafın kendisi olduğunu dile getiren Aydın, “Ortaklarım bu konuda daha ılımlılardı. İşi kuralı 4 ay olmuş, Uzan grubu 800 bin dolar teklif etti. Payıma 300-400 bin dolar düşecekti. Ama şirketin ne kadar büyüyebileceğini o kadar gördük ki... 2010'u görürsek çok iyi yerlere geleceğimizi biliyordum. Ne zaman satsak erken olacaktı. Niye sattığımı soruyorlar, ortam öyle gerektirdi. Ortaklarıma ‘hayır satmayacağız büyüyeceğiz diyen biri olmak istemedim’ artık… Satma konusunda pişmanlık yok. Hele ki şu anki enflasyonist durumu firmaların bedava yemek dağıtmak zorunda kaldıklarını gördüğüm zaman iyi ki satmışım diyorum” açıklamalarında bulundu.

‘MELEK YATIRIMCILIK FAYDALI’

Aydın, 72 projeye melek yatırım yaptığını belirterek, “Girişimcinin hayaline giden yolda onunla yürümeyi, problemlerine birlikte kafa yormayı çok seviyorum. Benim yatırımcı olma sebebim bu… Şu an 46 yaşındayım, içimde bir tane daha Yemeksepeti yapacak hırs var mı bilmiyorum ama çok tecrübeliyim. Ben de bu tecrübeleri başka girişimcilere aktarabilirim, bu yüzden yatırım yapıyorum. Maddi anlamda değil ama girişimci ruhumu besleme anlamında melek yatırımcılığı faydalı buluyorum” dedi.

‘İZMİR’İN AVANTAJLARI VAR’

Türkiye'de bilişimin İstanbul çevresinde geliştiğini fakat çok fazla ilden, özellikle oyun anlamında gelişen girişimlerin olduğunu gördüğünü ifade eden Aydın, “İzmir'in İstanbul karşısında ne kadar şansı var bu çok zor bir soru... Bütün şirketlerin genel merkezleri neredeyse İstanbul’da, onların networkları İstanbul’da. Umarım melek yatırımcı sayısı, yapılan yatırım sayısı ciddi anlamda artar. İzmir’in hem yaşam hem hava koşulları hem trafik hem de hayat anlamında İstanbul’a göre avantajları var, umarım bunlar olur” ifadelerini kullandı.