Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu’na (DİSK) bağlı Güvenlik-Sen sendikasında başkanın bazı üyeleri ihbar ettiği iddiası kriz yarattı. İddiaya göre, geçtiğimiz süreçte, Güvenlik-Sen’e bağlı emekçiler yolsuzluk yaptıkları iddiasıyla Sendika başkanı Serdar Aslan, Genel Mali İşler Daire Başkanı Doğan Özdemir ve Genel Sekreter Hüseyin Ünlü hakkında dava açtı. Yolsuzlukla suçlanan yöneticiler adına davranan Avukat Ahmet Önal ise, buna karşılık olarak işçilerin Facebook paylaşımlarının dökümanını alarak İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’na verdi. Güvenlik İşçi Meclisleri’nin başkan adayı Garip Karatay ve yönetim listesinde bulunan Volkan Karataş, bir önceki dönem genel sekreter olan Salih Şenol, böylece başkanları tarafından savcılığa ihbar edilirken, Şenol hakkında cumhurbaşkanına hakaretten dava açıldı.

SORUN YOLSUZLUK MU?

Demokrasi gazetesinden Gülcan Kılagöz'ün haberine göre; Başta Serdar Aslan olmak üzere sendika yöneticilerini işçileri parasını harcadıkları için deşifre ettiklerini savunan Garip Karatay, “Bundan kaynaklı farklı bir yola girmiş olabilirler” diye konuştu. Geçtiğimiz yaz aylarında DİSK’e toplu iş sözleşmelerinden gelen bütçelerden sonra sendikaya bütçe gelmeye başladığını kaydeden Salih Şenol ise, harcamalarda şeffaf olmadıkları için işçilerin talebi üzerine dava açtıklarını kaydetti. Mart ayına kadar sendikanın genel sekreteri olduğunu söyleyen Şenol, “Bu arada bu arkadaşlar bana karşı dava olarak açıyorlar. Şimdi Cumhurbaşkanına hakaretten yargılanıyorum. Serdar Aslan ve Güvenlik-Sen’in yöneticileri bize karşı bir dava açıyorlar. Birkaç gün sonra davayı çekmek istiyorlar, ancak Savcılık el koyuyor. Kamu davasına dönüştürüyor” ifadelerini kullandı. Şenol, “Bunlar bu davayı açarken benim Facebook’ta hükümet karşıtı paylaştığım eleştirilerimi, Cizre’de mesela siviller katledilmişti, ona yönelik yazılarımı ve eleştirilerim vardı. Bunlarla ilgili paylaşımlarımı arşivleyip arşivleyip, hepsini savcılığa vermiş” dedi. Şenol, ayrıca Doğan Özdemir’in telefonla da ihbar ettiğini iddia etti.

YÖNETİM REDDEDİYOR

DİSK Başkanı Kani Beko, “Konuyla ilgili bilgim yok. Sendikanın denetimi, disiplini var. Ellerinde evraklar varsa önce bir disipline versinler. Sonuçta kendi iç bünyesinde önce onlar bunu çözmeye çalışsınlar” dedi. Güvenlik-Sen Başkanı Serdar Aslan ise, bir şikayette bulunduğunu ancak bunun Cumhurbaşkanına hakaret ile ilgisi olmadığını iddia etti. Konuyla ilgili en kısa zamanda basın toplantısı yapacağını söyleyen Aslan, “Yapılan şikayet kişiseldir. Kişisel şeyler var tabi, ama farklı sıkıntılar da var ondan dolayı bir durumdur” dedi.

HDP'Lİ ESKİ BAŞKAN: SENDİKALAR YALAKALIK YAPAMAZLAR

DİSK’e bağlı Güvenlik-Sen’de başkan ve yönetimin işçileri ihbar etmesi iddilarına dair açıklamalarda bulunan HDP İzmir eski İl Eş Başkanı Dilek Aykan, "Konunun direkt muhattabı DİSK’tir ve prestiji için bu ihbar konusunu gözardı etmemelidir. Çünkü insanlar bu suçlamalar nedeniyle cezaevine giriyorlar. Bizimle de ilgili mailler, gizli sanıklar gösterilerek hakkımızda devam eden 9-10 tane dava var. Toplasanız 25-30 yıla tekabül eden cezalar isteniyor. Bunların temel sebebi Güvenlik-Sen’de işçilerin başına gelen durumun ta kendisidir” dedi.

ŞİKAYET EDİLEN İŞÇİ HDP İLÇE BAŞKANI

Tartışmaları basından gördüğünü belirten Aykan, ”Güvenlik-Sen’in kuruluş aşamasında, bugün sendika başkanı ve yöneticiler tarafından ihbar edilen güvenlik işçisi Salih Şenol bizim ilçe eş başkanımızdı, sendika benim de desteklediğim bir sendikaydı. Fakat halkın iktidara da cumhurbaşkanına da eleştirileri olabilir. İnsanların dikta rejiminden bıktıkları, adalet arayışına girdikleri bir dönemde DİSK üyesi bir sendikanın kendi üyesini devlete ihbar etmesi gelecek adına kaygı uyandırıyor. Bugün iktidar ile uzlaşanın yarın patron ile uzlaşmayacağının garantisi yoktur. Bir çok yere konuyla ilgili yazılar yazdım, Fransız basını ile de görüşerek haberi duyurdum. Fransız basınının yapmış olduğu haber Fransa sendikaları ile de paylaşıldı. DİSK halkın ve işçinin gözünde prestij sahibi bir yapıdır ve böylesi bir davaya sessiz kalamaz. DİSK direkt konuya müdahil olarak Güvenlik-Sen yönetimine bir yaptırım uygulamak zorundadır. Sendikaların muhalif olması gerekirken, iktidara yakın, tabir-i caizse iktidarın yalakalığını yapacak cinsten bir yaklaşım sergilemeleri kabul edilemez.. Bizler bu ülkenin siyasetçileri olduğumuz kadar emekçileriyiz de. Biz bu durumu kabul etmiyoruz” şeklinde konuştu.

'HDP'NİN SESSİZ KALACAĞINI DÜŞÜNMÜYORUM'

Sosyal medyada haberi paylaşmasının ardından Kani Beko’nun kendisini takip etmeye başladığını ve dolayısıyla haberi gördüğünü belirten Aykan, "Bu konuyu HDP Genel Merkezi ve İzmir milletvekilleri ile paylaşacağım. HDP’nin bu konuda sessiz kalacağını asla düşünmüyorum. DİSK bu konuyu hasır altı etmemelidir." dedi.

Editör: Haber Merkezi