Gizem TABAN/İZ GAZETE- İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Cumhurbaşkanlığı ikinci tur seçimine ilişkin İz Gazete’ye değerlendirmelerde bulundu. Başkan Soyer, iki aday arasındaki farkın kapanabilecek bir fark olduğunun altını çizerken seçmenlere de çağrı yaptı.
Devamını getirmeliyiz
İlk turda sandığa gitmeyen, Ata İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı Sinan Oğan’a veya Memleket Partisi Cumhurbaşkanı Adayı Muharrem İnce’ye oy veren ve oyları geçersiz sayılan seçmenlerin toplamının yaklaşık 13 milyona tekabül ettiğine dikkat çeken İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, “Yaklaşık 13 milyon seçmen var. Bu seçmenin üçte birinin oyu alınsa bütün sonuç değişir. Mevcut kararını vermiş seçmenin oyunu değiştirmesinden bahsetmiyorum bile, sadece tamamen şu anda ortada olan oydan bahsediyorum. Burada bütün mesele bu hassasiyetin kavranması… Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na 24 milyonun üzerinde oy verildi. Bu belki de Cumhuriyet tarihinde görülmemiş bir başarı aslında… Ama bunun devamını getirmemiz gerekiyor. Şu an tarihte ilk defa bu kadar büyük bir başarıya yakınız. Dolayısıyla tüm vatandaşlarımızın büyük bir hassasiyet göstermesi gerektiğine inanıyorum. Seçime gitmemişse mutlaka bu defa da gitmeli. Geçersiz oy kullanma oranının çok düşeceğini düşünüyorum. Geçen sefer 1 milyonun üzerinde geçersiz oy vardı, bu da kalkacak. Sinan Oğan ve Muharrem İnce'ye verilen oylar da olmayacak. Dolayısıyla aslında bu farkı kapatmaya yönelik çok güçlü bir potansiyel var. Herkes bunun farkına varırsa ve herkes kazanmaya dair olan inancını koruyabilirse, çok az kaldı diye düşünüyorum” diye konuştu.
Çok güçlü bir şekilde…
Toplumdaki değişim talebinin ilk turda sonuçlara yansıdığını belirten Başkan Soyer, ikinci turda bu talebin daha yoğun bir şekilde ortaya çıkacağına inandığını söyledi. Başkan Soyer, Başından beri bütün kampanya boyunca söylediğimiz şey; Cumhuriyet, 100’üncü yılında demokrasiyle taçlanacak. Bizim bütün söylemimiz bu ana fikir üzerinde şekillendi. Yani hakkın, hukukun, adaletin emekten yana, alın terinden yana bir iktidarın kurulmasını arzu ediyoruz. Tek adam yerine ortak aklın hakim olduğu bir yönetim istiyoruz. Aynı toplumdaki gibi bu enerjinin biriktiğini düşünüyorum. 14 Mayıs seçimi de zaten bunun ortaya çıkışının ilk göstergesiydi. Şimdi 28 Mayıs'ta bunun çok daha güçlü bir biçimde ortaya çıkmasını ümit ediyorum” ifadelerini kullandı.
