İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, kentteki üretici kooperatiflerinin temsilcileri ile birlikte basın toplantısı düzenledi. Tarihi Havagazı Fabrikası’nda gerçekleşen toplantıda açıklamalarda bulunan Başkan Soyer, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin (İzBB) kooperatiflerden yaptığı doğrudan alım ve işlenmiş ürün alımının Sayıştay kararıyla durdurulduğunu duyurdu. Başkan Soyer, bu kararla kamu vicdanının yaralandığını, buna izin vermeyeceklerini ve asla vazgeçmeyeceklerini söyledi.

Raporu anlattı

Sayıştay Başkanlığı tarafından, İzBB tarafından yapılan kooperatif mal alımlarının açık ihale usulü ile yapılması gerektiğinin kesin raporlar bildirildiğini açıklayan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, ilgili karara ilişkin şu açıklamayı yaptı: “2022 yılında Belediyemizde Sayıştay Denetçileri tarafından yapılan dış denetim sonucunda düzenlenen Denetim Raporu, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığımıza gönderilmiştir. Denetim raporunda ‘Bulgu Maddesi’ ile ilgili belirtilen tespit ve öneriler dikkate alındığında; İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan kooperatif mal alımlarının, 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun ‘İstisnalar’ başlıklı 3-a maddesi kapsamında olmadığı, Kanun’un 5’inci maddesinde belirtilen ‘rekabet, eşit muamele, güvenilirlik ve kamuoyu denetimi gibi temel ilkelere uygun olarak açık ihale usulü ile yapılması’ gerektiği kesin rapor ile bildirilmiştir. Bu kapsamda 16.11.2023 tarihi itibariyle kooperatiflerden 4734 sayılı Kanun’un 3-a maddesi kapsamında işlenmiş ürün alımı gerçekleştirilemeyeceği ve 4734 sayılı Kanun’un 5’inci maddesi gereğince açık ihale usulü ile mal alımının gerçekleştirileceği görülmektedir.”

Rakamlar açıklandı

Bugüne kadar İzBB’nin kooperatiflerden yaptığı ürün alımı hakkında rakamları paylaşan Başkan Soyer, “2015-2018 yılları arasında 15 kooperatiften alım yapılarak, toplamda 438 milyon 429 bin 691 TL ödeme gerçekleşmiştir. 2019-2023 yılları arasında ise toplamda 95 farklı kooperatiften ürün alımı gerçekleştirilmiştir. Bu kooperatiflerin ikisi deprem bölgesi olan Hatay ve Osmaniye olmak üzere toplamda 26 tanesi İzmir ili dışındadır. 2019-2023 yılları arasında gerçekleşen kooperatif alımları için 958 milyon 636 bin 533 TL ödeme gerçekleşmiştir. Şu an 1 milyar lirayı geçti” dedi.

Yalnız bırakmayacağız

Söz konusu kararla İzBB’nin küçük üreticiyi desteklemesini, dar gelirli vatandaşa ücretsiz ve ucuz gıda sağlamasının engellenmeye çalışıldığını vurgulayan Başkan Soyer, sonuna kadar mücadele edeceğini belirterek, şunları söyledi: Biz bu ürünleri sizlerden satın alarak hem ürünün dökülmesini engellemek istiyoruz, ihtiyaç sahibi vatandaşlarımıza ulaştırmak istiyoruz. Ama Sayıştay diyor ki; ‘Sen ürününü sadece dökme olarak satabilirsin, sütünü bidonla, yağını varille satarsın.’ Biz ise bu ürünü işlemek lazım diyoruz, ürünü işlemedikten sonra pazarlama kabiliyeti yok. Üreticiye para kazandırmaz. Para kazandıracak şey ürünü işlemektir. Ama Sayıştay bize ‘işleme’ diyor. Ne olacak şimdi? Kooperatifler o kadar yatırım yaptı. Şimdi ‘o tesisleri çalıştırma’ deniyor, ‘piyasadaki büyük şirketlerle rekabete gir’ diyor. Nasıl gireceksin rekabete? Sen ihaleye gireceksin o büyük şirket gelecek ihalede üstünden geçip gidecek. Sayıştay, ‘işlenmiş ürün yapma’ diyor, açık ihale koşullarıyla rekabet et diyor. Niye yapıyor? Biz 2015ten beri yapıyoruz. Hikayenin arka planında şöyle bir şey var; 2006 yılında yerel tohumun satışını yasaklayan bir kanun çıkarttılar. 2016 yılında 16 bin köyü kapattılar. Çünkü diyorlar ki ‘tarım, küçük çiftçinin işi değildir, büyük ölçekli sanayilerin işi.’ Diyor ki, ‘Gidin şehirde gecekondudan oturun, bırakın topraklarınızı, çekin gidin’ diyorlar. Bırakmayacağız kardeşim sizi yalnız bırakmayacağız.”

Kamu vicdanı yaralandı

“Buna teslim olmayacağız” sözleriyle konuşmasını sürdüren Başkan Soyer, “Kanunların meşruiyeti kamu vicdanından gelir. Eğer kamu vicdanı yaralanıyorsa o kanunun meşruiyeti yanlış yorumlanmış demektir. Kamu vicdanı yaralanmıştır. Kimsenin kamu vicdanını yaralayacak şekilde yorumlamasına izin vermeyeceğiz. Kamu vicdanın yaralanmasına izin vermeyeceğiz.”

Darbe yapılmıştır

“Beş yıldır İzmir’de ilmek ilmek ördüğümüz Başka Bir Tarım politikasına hükümet eliyle darbe yapılmıştır” diyen Başkan Soyer, “Ne çocuklarımızı sütsüz ne kooperatiflerimizi öksüz bırakmayacağız. Süt kuzusu projesini de diğer tarımsal destekleri de sonuna kadar devam ettireceğim. Ben gücümü halktan ve haktan alıyorum. Yok öyle yağma! Sizden de alın terinizden asla vazgeçmem. Siz bu memleketin geleceğisiniz. Kendi kendine yeten bir ekonomi yaratmak için var olmalısınız. O nedenle asla vazgeçmeyeceğiz! Yeni bir yol bulmaksa bulacağız, yeni bir yol açmaksa açacağız. Bedel ödemek gerekiyorsa ödeyeceğiz. İstedikleri bedeli ödeyeceğiz, umurumda değil. Göreceksiniz başaracağız” açıklamalarında bulundu.

Neptün Soyer: Alkışlamıyorum

Konuyla ilgili kooperatif temsilcileri de tek tek söz alıp alınan karar hakkında açıklamalarda bulundu. İzmir Köy-Koop Birlik Başkanı Neptün Soyer, “Biz ürünü işlemeyelim diye, dökme yapalım diye böyle bir Sayıştay kararı var. Hükümet buğday üretiminde ithalat yapıp, makarna üreterek dünya piyasasından en büyük payı aldığını iddia ediyor. Sen bana buğday ürettirmeyeceksin, buğdayı ithal edip o buğdayla büyük firmalara makarna ürettireceksin sonra da o makarnayı satıp benden alkış bekleyeceksin. Ben seni alkışlamıyorum” dedi.

Ayağa kalkacağız, kavga başladı

Gödence Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Çağatay Özcan Kokulu, ¨Tarıma dayalı sanayi çiftçinin elinde olmadığı sürece ne tüketici geçinir ne üretici kalkınır. Bu yol mücadele etme yolu. Ayağa kalkacağız arkadaşlar, kavga başladı¨ mesajı verdi.

İtiraz edin ve yargılanın

Menemen Seyrek eski Belediye Başkanı ve Foça Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Nurgül Uçar da ¨İnsanlar hayatlarında bedel öderler; siz bedel ödeyin, biz de ödüyoruz. Sonuna kadar yanındayız. Bu hikaye büyükşehir yasası ile başladı, ben de onlardan birinin kurbanıydım. 12 milyon insan bugüne kadar demokrasiden el çektirildi. Köyümüzü kapatarak bizi yönetimden yok ettiler. Köyümüzde 2 bin 900 baş hayvan vardı, şimdi yok. Biz sütümüzü artık marketten alıyoruz. Biz zeytin sıkamayız ama bir araya gelip bir fabrika ile zeytinyağı üretiriz. Bu güven demek, güven… Artık namusluların da namussuzlar kadar çözüm hakkı geldi. Biz ayaktayız. Sayıştay’a itiraz edin ve lütfen yargılanın. Biz alışkınız yargılanmaya. Ama yarın var ya yarından çok umutluyuz¨ dedi.

Tunç başkanın arkasındayız

Tire Süt Kooperatifi Başkanı Osman Öztürk de şu ifadeleri kullandı: ¨İnşallah bu yolda hep beraber yolun sonunu getireceğiz. Süt Kuzusu projesinin mimarlarından birisiyiz. Biz 2009 yılından beri İzmir’in sütünü kimse zarar görmeden dağıtan kooperatifiz. Bizden daha iyi dağıtacaklarını düşünüyorlarsa gelsinler ama onlar küçük üreticinin değil, büyük üreticinin malını dağıtacaklar biliyoruz. Biz küçük üreticinin malı değerlensin diye kurulan kooperatifleriz. Bu iş nereye giderse gitsin Tunç Başkan’ın arkasında devam edeceğiz.”

Her zaman destekçiniziz

Bayındır Çiçekçiler Kooperatifi (BAYÇİKOOP) Yönetim Kurulu Başkanı Ersoy Sümerkan da ¨Üreticiye destek veriyor, üreticiden alıyoruz bundan daha güzel ne olsun. Biz üreticiden bitki aldığımız için piyasayı belirliyoruz. Arkasından kooperatif olarak İzmir’in çiçeklerini biz dikiyoruz. İstanbul, Ankara aldı ama uygulayamadı. Başkanım çıktığın yolda arkandayız, her zaman destekçiniziz¨ mesajı verdi.

Salona seslendi: Hazır mısınız?

Son olarak sözü alan Başkan Soyer, ¨Konuşurken başkanların gözlerinin dolduğunu, boğazlarının düğümlendiğini gördüm. Ne kadar vahim bir tabloyla karşı karşıya olduğumuzu biliyorlar. Trilyoner olmadılar ama birçok kişinin karnını doyuran ürünleri onlar üretti. Sayıştay’ın denetlemesinde bir kamu zararı tespit edilmemiş. Kanunlar meşruiyetlerini kamu vicdanından alır. Kamu vicdanı yaralanmıştır, kanun böyle yorumlanamaz. Başka bir bakış açısına ihtiyaç var, eğer o kanun kamu vicdanını zedeliyorsa bir bozukluk var demektir. Bunu herkes görmeyebilir. Hazır mısınız kardeşim. Ben önünüze düşmeye, sonuna kadar bu yolu takip etmeye varım. Siz var mısınız? Yolumuz çetrefilli olabilir, hazır mısınız? Ben de sonuna kadar sizinle olmaya varım!” diye konuştu.

Başkan Soyer’in sorusu üzerine salondaki üretici kooperatifi temsilcileri alkışlar eşliğinde ‘hazırız’ diyerek ses yükseltti.

O yanımı bilmiyorlar

Programın ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Soyer, “Çok kızgınız, çok üzücü. Üretici nasıl başa çıkacak büyük şirketlerle mümkün değil. Bir de üstelik o ürünü işleme diyor. Biz tam tersine aman o ürünü işlesin, katma değerini yükseltsin, zeytini sıksın zeytinyağı olsun, salça yapsın istiyoruz. Bu da işleme diyor! Akıl alacak gibi değil. Asla vazgeçmem, asla yılmam, asla korkmam benim o yanımı bilmiyorlar” dedi.

Gizem TABAN ŞEBER

Muhabir/İzmir haberleri

Editör: Duygu Kaya