CHP Genel Başkanı Özgür Özel, tutuklu İstanbul Planlama Ajansı Başkanı Doç. Dr. Buğra Gökce’nin kaleme aldığı “22 Metrekare Gökyüzü” kitabının imza gününe katıldı. Ankara’daki etkinlikte konuşan Özel, Gökce’nin tutukluluk süreci ve kitap çalışmasına ilişkin açıklamalarda bulundu.
Özgür Özel, Buğra Gökce'nin kitabını imzaladı: Rejim rekabetten korkuyor
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, tutuklu İPA Başkanı Doç. Dr. Buğra Gökce tarafından kaleme alınan "22 Metrekare Gökyüzü" kitabının imza gününde, "Buğra Gökce bir büyük husumetten dolayı içeride. Çünkü Buğra Gökce, Ekrem İmamoğlu'nun cumhurbaşkanlığı yolculuğunun yol arkadaşıdır. Buğra Gökce, CHP'nin iktidar yolculuğuna kilometre taşları diken birisidir, bizi iktidara hazırlayan ekibin içindedir. Rejim, Buğra Gökce'den korkmaktadır. Rejim, Ekrem İmamoğlu'ndan korkmaktadır. Rejim, bizimle rekabetten korkmaktadır. Hepimizin inancı bu ceberut rejimi yenecek ve halkın iktidarını hep beraber kuracağız" dedi.
Özel'e, Gökce'nin eşi Filiz Kahveci Gökce, CHP Genel Başkan Yardımcısı Gül Çiftci, milletvekilleri ve PM üyeleri eşlik etti. Özel, şunları kaydetti: "19 Mart darbesinin üzerinden yaklaşık 9 ay geçti. Arkadaşlarımız 9 aydır içerideler, tutuklular. Başta 'Millete Emanet' kitabı olmak üzere ön sözünü benim, son sözünü Ekrem Başkan'ın yazdığı, bu tüm darbe dönemleri ve arkasından verilen mücadeleler, çekilen acıların konu olduğu önemli bir külliyat oluşuyor.
Sayın Balbay'ın çok sayıda kitabı var ve hazırlanmakta olan kitaplar var. 'Millete Emanet' kitabını, altını çizerek bir kez daha millete emanet ediyoruz. O kitabın bütün geliri Aile Dayanışma Ağı'na yani 19 Mart darbesinden zarar gören herkese, yurdundan çıkarılan öğrencilere, bursu kesilen öğrencilere ve 19 Mart darbesinden sonra önemli ekonomik sıkıntılar yaşayan herkese çok önemli bir katkı sağlıyor.
Bugün ise Buğra Gökce'nin, çok önemli bir bilim insanı, düşün insanı olan, bizim yakın çalıştığımız bir arkadaşımız, geçmiş dönemlerde Çankaya Belediyesi'nde Başkan Yardımcılığı, İzmir Büyükşehir Belediyesi'nde Genel Sekreterlik, İstanbul Planlama Ajansı Başkanlığı gibi çok kritik görevlerde bulunmuş olan bir yol arkadaşımız, maalesef Silivri'de ve bugün o '22 Metrekare Gökyüzü' kitabını yazdı.
NİKAH FOTOĞRAFLARI SİLİVRİ CEZAEVİ MÜDÜRÜ'NDE DURUYOR
Bugün yanımda Filiz Hanım var, değerli eşleri. Buğra Gökce tutuklandığında Filiz Hanım'la evli değillerdi. Mayıs ayı içinde bir evlilik planları vardı, ben de onların nikah şahidi olacaktım. Darbe bu evliliğe de engel olmaya çalıştı. Filiz ile Buğra bu evliliği darbeye ve darbecilere rağmen Silivri'de gerçekleştirdiler. Ben de orada nikah şahitleri oldum. Maalesef size gösterebileceğimiz bir nikah fotoğrafımız yok. Var ama ona da darbeciler tarafından el konuldu. İnsanların bu en özel anı, hayatlarını birleştirdikleri o anın fotoğrafları Silivri Cezaevi'nin müdüründe duruyor. Biz o fotoğrafları görmedik. O fotoğrafları cezaevi müdürüne sorduğumuzda, önce baskıda, sonra izinde, bir ara yandı falan dediler. Dijital fotoğraf yanar mı? Sonra dediler ki buradan çıkarken vereceğiz. Biz tabii ki fotoğraflara kavuşmayı değil, bir an önce Buğra'ya kavuşmayı istiyoruz. Sevgili annesi öyle istiyor, kız kardeşi öyle istiyor, ağabeyi öyle istiyor, eşi öyle istiyor. Bütün sevenleri, arkadaşları öyle istiyoruz.
GÖZYAŞLARINA YENİLECEKLER
Biz bu zulüm döneminin bir an önce bitmesini, artık ne toplanacaksa toplandı, iddianame yazıldı. İddianamede Buğra Gökce'yi içeride tutacak bir kanıt yok. Buğra Gökce niye içeride, bir büyük husumetten dolayı içeride. Çünkü Buğra Gökce, Ekrem İmamoğlu'nun cumhurbaşkanlığı yolculuğunun yol arkadaşıdır. Buğra Gökce, CHP'nin iktidar yolculuğuna kilometre taşları diken birisidir, bizi iktidara hazırlayan ekibin içindedir. Tek silahı kalemidir. Bütün gücü zihnindedir ama maalesef şu anda Silivri Cezaevi'ndedir. Rejim, Buğra Gökce'den korkmaktadır. Rejim, Ekrem İmamoğlu'ndan korkmaktadır. Rejim, bizimle rekabetten korkmaktadır. Siyasi rekabet yapamayanlar, kurdukları bir yapı üzerinden birilerinin elindeki yargı gücünü orantısız kullanarak, Yargı Kolları Başkanlığı oluşturarak, iktidarımızı engellemeye çalışmaktalar. Ama Buğra Gökce'nin kalemine, zihnine, yüreğine, Ekrem İmamoğlu ve tüm arkadaşlarımızın yüreğine yenilecekler. O gün Silivri'de söz vermiştim. Gelin Hanım'ın gözyaşlarına yenilecekler. Gelin Hanım'ın gözyaşları, küçücük çocukların çizdiği kalpler ve hepimizin inancı bu ceberut rejimi yenecek ve halkın iktidarını hep beraber kuracağız. Biz bugün bu kitabı Buğra Gökce çıkıp kendisi imzalayana kadar ona vekaleten imzalıyoruz. Halen daha Mustafa Balbay anlatır, 'Genel Başkanım halen daha senin imzaladığın kitaplarını imzalıyorum' diyor. Ben bundan 12 yıl önce, Mustafa Balbay'ın yazdığı kitabı yine böyle bir kitapçıda, 'o çıkıp kendi imzasını atana kadar ona vekalaten imzalıyorum' diyip, onun da ismini açtığım kitaplar halen daha Mustafa Balbay'ın önüne gidiyor ve onun tarafından imzalanıyor."




