İzmir Büyükşehir Belediyesi şirketlerinden İZELMAN ve İZENERJİ’de, uzun süre devam eden toplu iş sözleşmesi görüşmeleri geçtiğimiz haftalarda peş peşe sağlanan uzlaşılarla sona ermişti. DİSK’te örgütlü binlerce işçiyi ilgilendiren toplu iş sözleşmeleri için bugün Kültürpark Yunuslu Havuz Önü’nde imza töreni düzenlendi. Meydanda halaylarla kutlama yapan işçiler, “Birleşe birleşe kazanacağız”, “İnadına sendika inadına DİSK”, “AKP’den hesabı emekçiler soracak”, “İşçilerin birliği sermayeyi yenecek” ve “Patates soğan güle güle Erdoğan” sloganları attı.

Törene; İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in yanı sıra CHP Grup Başkan Vekili Özgür Özel, DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, Genel İş Sendikası Genel Başkanı Remzi Çalışkan, milletvekili adayları, belediye bürokratları, sendika temsilcileri ve işçiler katıldı.

Bir şey değişecek her şey değişecek

Törende ilk konuşmayı  DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı yaptı. Sarı,  “Uzun zamandır bu coşkuyu bir arada yaşayamamıştık. İki şirketimizde de toplu iş sözleşmemizi imzaladık. Bu bayram sizin coşkunuz, hoş geldiniz. Yaklaşık 5 aydır TİS için gecesini gündüzüne katan şube başkanlarımı yanıma almak istiyorum. 5 aydır insanca yaşamınızı sağlayabilmek için TİS’i en iyi şekilde imzaladılar. Bugün Türkiye’de açlık ve yoksulluk sınırlarının tartışıldığı dönemde asgari ücretin 2,5 katında sözleşme imzaladılar. Tek adam rejiminde bizi yoksullaştıran, işçileri yoksulluğun içerisine itekleyenlere karşı tek bir şey söyleyeceğiz 2 gün sonra. Tunç Başkanımızın dediği gibi, bir şey değişecek her şey değişecek. 14 Mayıs’ta sandıklara sahip çıkacağız, 24 saat sandıkların başında bekleyecek miyiz? O zaman biz bu seçimi kazanacağız” dedi.

Özgür Özel konuşma yaptı


“Alnının terini damlatan, o terden bereket fışkırtan canım emekçiler hepiniz hoş geldiniz” diyerek işçileri selamlayan CHP Grup Başkan Vekili Özgür Özel, “İzmir’i barışın, demokrasinin, mücadelenin ve cumhuriyetin yıkılmaz kalesi olarak savunan örgütümüzü selamlıyorum. Bu güzel şehre hizmet eden, yerel yöneticinin sadece yerele değil tüm ülkeye umut olabileceğini gösteren Sayın Soyer’e ve ekibine saygılarımı sunuyorum. 2 günümüz kaldı… Birbirimizle değil, her birimiz, hala daha bir kararsızlık, şüphe, soru işreti bulunan seçmen varsa onunla doğrudan meşgul olmalı, koluna girmeli, ikna etmeli ve sandığa götürmeli. Sandıktan sonrasına da sonunda kadar sahip çıkmalıyız. Doğrusunu yaptınız, doğru sendikada örgütlendiniz, asgari ücretin 2,5 katı gibi birilerinin hayal dahi edemeyeceği alın terine layık görülmeyen bizce hakkınızın tam karşılığı da olmayan Türkiye emek sınıfı mücadelesinden önemli bir kilometre taşı olan sözleşmeye imza attınız. Sizleri tebrik ediyorum, hayırlı uğurlu olsun” dedi.

Erdoğan, emeğin düşmanıdır

Meydandan Türkiye işçi sınıfına bir de söz veren Özel, “Erdoğan asgari ücretlinin cebinden her yıl 6 cumhuriyet altınını, 48 bin lirayı çalmış ve emeği ucuzlatmıştır. Erdoğan emeğin düşmanıdır, hırsızıdır. Sadece tek adam rejiminin başladığı günden bugüne 5 yılda emeğin milli gelirden aldığı pay yüzde 35’ten yüzde 25’lere gerilemiştir. Sermayenin aldığı pay aynı oranda artmıştır. Tek adam rejimi zengine, patrona, beşli çetelere iyi gelmiş, emeği daha da yoksullaştırmış, işçinin pastadan aldığı payı küçültmüştür. Bu emeği geri almak pazar günü sandıktan onu göndermekle mümkündür. Bu meydandan Türkiye’deki işçilere sesleniyoruz, Erdoğan’ın yönettiği Türkiye’yi görüyorsunuz. Erdoğan, işçi sınıfının örgütlenmesi de hakkını alması da engellenmektedir. Ama İzmir, Erdoğan’ın ilişemediği bir alan. İstediğiniz gibi örgütlendiniz, işverenin karşısına geçtiniz hakkınız için mücadele ettiniz ve karşılığını aldınız. Bizim iktidarımızla CHP’nin emekle ilişkisi İzmir’de Soyer’in emekle ilişkisi nasılsa öyle olacaktır. CHP’nin ve Millet İttifakı’nın iktidarında örgütlenmenin önündeki engeller kaldırılacak. ILO standartları harfiyen uygulanacak. Örgütlenmek isteyen her işçi özgürce örgütlenecek. 13 Mayıs 2014’te yaşanan büyük maden felaketinde ölenleri rahmetle anıyoruz. Buradan iktidarımızla örgütlenmenin yanında elbette özgür sendikanın da etkisiyle iş güvenliği ve kazalara karşı önlemler noktasında en kuvvetli iradeyi göstereceğimize ant içiyorum. 2 gün sonra Türkiye’de bir devir kapanacak ve sizlerin desteğiyle yeni bir dönem açılacak. Biz liyakat, emeğe saygı, emekçinin alın terinin değeri üzerinden yeni bir döneme başlıyoruz. Sizlerin kocaman vicdanlarına güveniyorum, yolumuz açık olsun. Toplu iş sözleşmemiz Türkiye’ye örnek olsun” açıklamasını yaptı.

3 gün sonra 83 milyon için bayram kutlayacağız

Törende söz olarak söz alan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, “Bugün bizim bayramımız çünkü aileleriyle birlikte yüz bin kişiyi ilgilendiriyor. Bu aynı zamanda bir bayram provası çünkü 3 gün sonra 83 milyon için bayram kutlayacağız, baharları kucaklayacağız. Gerçekten ben çok şanslıyım çünkü göreve geldiğimden beri asla bana kendimi patron gibi hissettirmediniz. Bir yoldaş gibi hissettirdiniz, binlerce yoldaşım var. Siz de şanslısınız çünkü arkanızda Türkiye’nin en güçlü işçi örgütü var. Bu örgütle beraber yaptığımız müzakerelerde size hakkınızı teslim etmeye çalışan bir belediye başkanımız var. Çok şanslıyız hepimiz. Ne mutlu bize bu kadar huzurla barış içinde bir yol sürdürüyoruz. Biz bunu İzmir’de başardık ama şunu düşünmemiz lazım. Bu sadece bize özgü bir şey olarak kalamaz. Bu memlekette on binler, yüz binler var çalışan, alın teri döken ama hakkını alamayan. Onların yüzü gülmedikçe bizim yüzümüz gülemez kardeşim. Onlar alın terinin karılığı almadıkça biz bayram yapamayız kardeşim. Ama çok az kaldı. Bir devir kapanıyor, bu yeni devir; emeğin, alın terinin, adaletin, hakkın, hukukun yani halkın iktidarı olacak” şeklinde konuştu.

Halkın iktidarını kuracağız

Konuşmasının devamında 14 Mayıs seçimlerine vurgu yapan Soyer, sözlerini şöyle sonlandırdı: “3 gün sonra hep beraber halkın iktidarı kuracağız. Hırsızlar, haramilerle işimiz olmayacak artık. Kimse ne sizin ne İzmir’in hakkını yiyemeyecek. Biz hakkımızı avuçlarımıza alarak gelecek kuşaklar için çok daha huzurla yaşanacak bir memleket kuracağız. İki temel hedefimiz var. Bir milli geliri yükseltmek zorundayız. Bunu yapamazsak bu rakamlar ödül gibi kalır halbuki değil. Siz çok daha fazlasını hak ediyorsunuz. Yeter ki bu memlekette demokrasi olsun. Birileri çaldığı için, bizim emeğimizden nemalandığı için yoksulluğa mahkum kalıyoruz. Onlar obezleşmeye, şişmeye devam ediyorlar. İkincisi de sanayi devriminden beri toplumları ileriye götüren daima işçi sınıfı olmuştur. Çünkü alın teri döker, emeğini ortaya koyar. Emekçinin önderliğine yine ihtiyaç var Türkiye’de. Sizin göreviniz örgütünüzü büyütmek. İki hedef doğrultusunda yol alacağız ve bugün yüz bin insanımız için kutladığımız bayramı, 83 milyon için 3 gün sonra büyük bir bayram olarak kutlayacağız. Emin olun her şey çok güzel olacak. Ve bir şey değişecek her şey değişecek.”

Editör: Özlem Çimen Durmaz