Önceki gün Karşıyaka Halk Forumu ve Fosil Yakıt Karşıtı İnisiyatif tarafından gerçekleştirilen "Kömürden kurtul geleceği kurtar" başlıklı panelde geleceği kurmak için fosil yakıtlardan kurtulmanın yeterli olmayacağının altı çizildi.

'TEMİZ' DENEN NASIL KİRLETİLİYOR?

Karşıyaka Çarşı Kültür Merkezi'nde Doğal ve Kültürel Yaşam İnisiyatifi Sözcüsü Tuncay Karaçorlu'nun kolaylaştırıcılığında yapılan panelin ilk konuşmacısı Evrensel Gazetesi İzmir muhabiri ve Hayat Televizyonu Çepeçevre Yaşam Programı yapımcısı Özer Akdemir oldu.

Sözlerine "Kömürden kurtul geleceği kurtar" sloganını eksik bulduğunu belirterek başlayan Akdemir, "Geleceği kurtarmanın tek yolu içinde yaşadığımız bu emek-doğa sömürüsü üzerine kurulu Kapitalizm'den kurtulmakla olacaktır. kömürü ve diğer fosil yakıtları yaşamımızdan çıkarsak bile, Kapitalizm en 'temiz' denen enerji üretim yöntemlerini sistemi sürdürebilmek içini kirletmeye devam edecektir. Ülkemizin onlarca yerinde süregelen RES ve jeotermal talanı ve buna karşı verilen halkın yaşam alanları koruma mücadelesi bunun en canlı örnekleridir" dedi. Sunumunda Hatay Arsuz, Gerze, Aliağa, Amasra, Zonguldak gibi değişik yörelerdeki termik santral karşıtı mücadeleler hakkında bilgiler veren Akdemir, yaşam alanlarını korumak ve ülkenin sömürüden kurtulmuş, demokratik, özgür bir geleceği olabilmesi için emek, ekoloji ve ulusal mücadelesinin, sınıf mücadelesi temelinde birleştirilmesi gerektiğinin altını çizdi.

HER YIL 2.870 KİŞİ ERKEN ÖLÜYOR

Panelin ikinci konuşmacısı olan Ege Üniversitesi Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı Başkanı Ali Osman Karababa Kömürlü termik santrallerin sağlığa olan etkilerini anlattı. Termik santrallerin doğada yarattığı tahribatı görseller eşliğinde aktaran Karababa, termik santrallerin en önemli etkilerinde olan hava kirliliğinin Dünya Sağlık Örgütü tarafından 1 derece kanser yapıcı etken olarak tanımlandığına dikkat çekti. Dünyada her yıl yaklaşık 3.7 milyon kişi dış ortam hava kirliliğine, 4.3 milyon kişi ise iç ortam hava kirliliğine bağlı olarak erken yaşta öldüğünü belirten Karababa, "Bu da dünyada her  8 ölümden birisinin hava kirliliğine bağlı olduğunu göstermekte. Hava kirliliğine bağlı ölümlerin %88’i gelişmekte olan ülkelerde olmakta" dedi. Türkiye'de Hava Kirliliği raporu-Kara Rapor'daki verilerin ülkedeki 81 ilden sadece Çankırı'da hava kirliliğinin olmadığının görüldüğünü dile getiren Karababa'ınn üzerinde durduğu bir diğer konu ise termik santrallerin görünmeyen sağlık maliyete oldu. Avrupa Birliği’nde bölgesel hava kirletici emisyonların insan sağlığı ve çevre üzerindeki etkilerinin ekonomiye getirdiği yükün 2009 yılı rakamları ile  280-794 milyar € olarak öngörüldüğünü, hava kirliliğinin Avrupa vatandaşlarına kişi başı maliyeti yaklaşık 200-330 € olduğunu kaydeden Karababa, "Kirliliğe, dolayısıyla maliyetlere en çok katkıda bulunanlar enerji üreten kuruluşlar. Türkiye'de termik santrallerin toplam sağlık maliyeti 2.870 erken ölüm, 637.643 iş günü kaybı ve yıllık 3.6 milyar Avrodur. Bu maliyeti hepimiz ödüyoruz" dedi.

Editör: Haber Merkezi