2023 yılında emeklilikte yaşa takılanlarla ilgili yasal bir düzenleme yapıldı ancak bu düzenleme sadece 08.09.1999 öncesinde işe girenleri kapsıyor. Yani 09.09.1999 tarihinde işe başlayan bir yurttaş emekli olmak için 17-20 yıl daha beklemek zorunda kalıyor ve böylece sistem dışı bırakılıyor. 8 Eylül 1999 öncesi işe girenler 5 bin- 5 bin 975 gün primle emekli olurken, bu tarihten sonra işbaşı yapanlar 8 bin, 9 bin, hatta 10 bin gün prim ödeyerek 17 yıl daha fazla çalışmak zorunda kalıyor. Emekliler, bu adaletsizliğin giderilmesi için kademeli emekliliğin acilen yasalaşmasını istiyor.

Aradaki uçurumlar derinleşti

Konuyla ilgili bilgi aldığımız DİSK Emekli Sen eski Bölge Temsilcisi Sabahattin Yeşiltepe, emeklilik şartlarının gün geçtikçe daha çok zorlaştığını ifade ederek, “Yeni düzenlemelerle aradaki uçurumları daha da derinleştirerek belirli kesimleri işsiz bırakmayı amaçladılar ve bunu da başardılar. Geçmiş yıllarda emeklilik gün, prim ve kademe ile bağlantılıydı. 25 yılı ve 5 bin iş gününü dolduran kişi emekliliğe hak kazanıyordu. Daha sonra bunu yapmadılar. Bir de üstüne yaşı düşürdüler. Bu süreçte 45-46 yaşındaki kişiler emekli oldu. Sendikalar buna isyan etmelerine rağmen, işverenler yasaya dayanarak emekliliğini hak eden insanları işten çıkardı. İşin acı olan tarafı da şu, 08.09.1999’da işe giren bir vatandaş emekli olurken, 09.09.1999’da işe giren milyonlarca kişi 17-20 yıl daha beklemeye zorlanıyor. Burada bir yasal boşluk var. Bizim istediğimiz kademeli emeklilik böyle bir şey değil.

“Amaç kıdem tazminatından kurtulmak!”

İşten çıkarılan vatandaşlar doğal olarak iş aramaya başlıyor. İşverenler bu kişilere sigorta yapamayacaklarını söylüyor. Emekliliğini bekleyen vatandaşlar sigortasız olarak çalışmaya zorlanıyor. İntiharın eşiğine gelen arkadaşlarımız var. Tüm bunların altında kıdem tazminatını ödememek yatıyor aslında. Kıdem tazminatı bir işçinin en büyük hakkıdır. Emekçiler zaten işverenlerin iki dudağı arasında yaşıyor ve çalışıyor. İşverenler kıdem tazminatından kurtulmak için emeklilik meselesini kullanıyor” dedi.


Anayasaya aykırı!

55 yaşındaki bir kişi 62 yaşında emekli olmayı beklerken, arkadaşının 46 yaşında emekli olduğunu hatırlatan Yeşiltepe, “Bu hukuksal olarak yanlış ve anayasaya aykırı bir durum. Bunlar vahşi özelleştirme politikalarının bir sonucudur. Ekonomik krizin faturasını emekçiler ödüyor ne yazık ki. Bizim talebimiz kademe hakkının teslim edilmesidir. Emeklilik hakkı gün ve prim üzerinden değerlendirilmelidir. Sendikaların çalışma yasalarıyla ilgili mücadele etmesi önemli. Emekliler asgari ücretin altında maaş alıyor. Kök maaşı 14 bin 469 liranın altında olan emekliler, yasal düzenleme yapılmadığı takdirde temmuz ayında zam alamayacak” diye konuştu.

İzmir Karşıyaka'da 3+1 mahkemeden satılık daire
İzmir Karşıyaka'da 3+1 mahkemeden satılık daire
İçeriği Görüntüle

16 milyonun hakkını savunan sendika kapatıldı

Anayasa Mahkemesi’nin Türkiye’deki bütün emekli sendikalarını kapattığını ifade eden Yeşiltepe şunları söyledi: “Çünkü anayasamızda emekli sendikalarının toplu sözleşme hakkı yok. Konuyu siyasi partiler aracılığıyla meclise de taşıdık. Bu hakkı almamız gerekiyor. 16 milyonun hakkını savunacak bir kurumdan bile bizi mahrum bırakıyorlar. Şimdi tekrar kurulma aşamasındayız. Öncelikle yasaların meclisten düzgün bir şekilde geçmesi gerekiyor. Geleceğe bir şeyler bırakmak için mutlaka örgütlü bir mücadele vermek zorundayız.”

Muhabir: DOĞUKAN FİKRİ FİDAN