İzmir trafiği için 19 Mayıs uyarısı: Bu saatlerde bu güzergahlara dikkat edin
İzmir trafiği için 19 Mayıs uyarısı: Bu saatlerde bu güzergahlara dikkat edin
İçeriği Görüntüle

Ege Genç İş İnsanları Derneği (EGİAD) ve Ege Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (ESİAD) iş birliğiyle İzQ İnovasyon Merkezi’nde gerçekleştirilen Yapay Zeka Zirvesi’nde konuşan Türkiye Yapay Zeka Platformu Eşbaşkanı Prof. Dr. Altan Çakır, Türkiye’deki iş gücünün yapay zeka teknolojilerinden nasıl etkileneceğine dair önemli veriler paylaştı.

İzmir’den yapay zeka uyarısı: 17 Milyon çalışan etkilenecek

Prof. Dr. Altan Çakır, Türkiye’deki 31 milyon çalışanın yaklaşık 17 milyonunun (%55) yapay zeka ve ilgili işlerden doğrudan etkileneceğini, bu durumun iş gücü piyasasında önemli dönüşümlere neden olacağını belirtti. Yapılan araştırmalara göre çalışanların yüzde 4’ü işini tamamen kaybedecek; bu da yaklaşık 800-900 bin kişiye denk geliyor.

Risk altındaki meslek grupları hangileri?

Çakır, bazı mesleklerin yapay zeka dönüşümünden daha fazla etkileneceğini vurguladı. Büro asistanları, veri analistleri ve yazılım mühendisleri gibi pozisyonlarda teknolojik değişim hız kazanırken, hasta bakıcılığı gibi bazı meslek gruplarında ciddi bir kayıp beklenmiyor.

Yapay zekanın kadın ve erkek çalışanlar üzerindeki etkileri

Yapay zekadan etkilenecek 17 milyon çalışanın 6 milyonu kadın, 11 milyonu erkek. Çakır, bu grubun teknolojiyi benimseyerek yeni beceriler edinmesi gerektiğini söyledi.

Gençlere 'uygulamaya ağırlık verin' tavsiyesi

Türkiye'nin güçlü bir yapay zeka operasyonel ortamına sahip olduğunu ancak stratejik atılımlar ve dijital altyapı yatırımlarını artırması gerektiğini dile getiren Çakır, gençlerin bu alandaki becerilerini artırmasının kritik önemde olduğuna işaret etti. Yapay zeka teknolojilerinin öğrenilmesinde uygulama boyutuna ağırlık verilmesi gerektiğini aktaran Çakır, sözlerini şöyle sürdürdü: "Yapay zeka teknolojisi için net söylenen şöyle bir şey var; 50 yıldır geliştirilen bu teknolojinin bilimi belli bir olgunluğa ulaştı. Bundan sonra hep uygulamaları göreceğiz. İş piyasası ya da bilimsel uygulamalar. Gençlerin ya eğitimlerine devam edip bilimsel uygulamaları yeni tekniklerle yeni bir yapıya taşımaları lazım. Ya da iş piyasasında, şirketler içerisinde 1-2 sene deneyim sağlamalılar. İlgili başlıkları anlamaları lazım. 'Benim şöyle bir fikrim var, direkt bir iş kurayım' demek hala riskli, işi basite indirgememek lazım. Üretimin içinde 1-2 sene deneyimlenip problemleri görüp sonra uygun bir şekilde bir girişim oluşturmaları bence yapmaları gereken kısım. Türkiye'de bununla ilgili yaklaşık 450 tane yatırım fonu var. Aslında konumuz para değil gerçekten bu işe başını koyacak, zaman ayıracak, koşacak gençlerin bir araya gelmesi."

Prof. Dr. Çakır, Türkiye'de yapay zeka eğitimine odaklanan bölümlerin ilk mezunlarını bu yıl vereceğini, son 2 yılda 50'ye yakın bölüm açıldığını, bunların da ilk mezunlarını 3 yıl içinde vermesiyle ekosistemin canlanacağını aktardı. Yapay zeka konusunda kentlerin de kendilerine ait stratejilerinin olması gerektiğine işaret eden Çakır, örneğin İstanbul'un finans ve iş dünyası, Ankara'nın savunma, İzmir'in ise sağlık teknolojileri ve lojistik gibi alanlarda yapay zeka uygulamaları geliştirmeye odaklanabileceğini sözlerine ekledi.

İzmir'de yapay zeka ekosistemi hazırlığı

EGİAD Başkanı Kaan Özhelvacı da Yapay Zeka konusunda Türkiye'nin geride kalma lüksünün bulunmadığını belirterek, "Gençler olarak İzmir'de bir Yapay Zeka ekosistemi kurmak niyetindeyiz. Burada Yapay Zeka Merkezi kurulumu çalışmamız devam ediyor. Akdeniz havzasında İzmir'in Yapay Zeka konusunda başı çekmesini hedefliyoruz." dedi. ESİAD Başkanı Sibel Zorlu ise Yapay Zeka'nın Türk şirketlerine fırsat penceresi açtığını, bunu değerlendirmek üzere şirketlerin dönüşümüne destek olduklarını belirterek, "İzmir'de ekosistem kurulması konusunda bir vizyon var. Kamudan özel sektöre, üniversitelerden şirketlere kadar bu vizyonu görüyoruz. Bu adımların atıldığını görüyoruz." diye konuştu.

Kaynak: BÜLTEN