İZMİR HABERLERİ

İzmir'deki baraj doluluk oranlarına dikkat çekti: CHP'li Zeybek'ten iktidara sert eleştiri

CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökan Zeybek, İzmir, İstanbul,Ankara’da bulunan barajların doluluk oranlarına dikkat çekerek ''Kurumların uyarıları görmezden geliniyor. Bilim insanlarının raporları tozlu raflara terk ediliyor. Kaynaklar bilinçsizce tüketiliyor. Su yönetimi günübirlik politikaların gölgesinde kalıyor. İktidarın yıllardır süren beton sevdası, plansız kentleşme ve kaynak talanı bugün karşımıza su krizi olarak çıkıyor" dedi.

Abone Ol

CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökan Zeybek, sosyal medya hesabından İstanbul, Ankara ve İzmir'deki barajlların doluluk oranlarını paylaştı. Zeybek'in paylaşımında şu ifadeler yer aldı:

''Hala uyuyanlar varsa bu mesaj sizin için. Artık uyanın çünkü aşağı bıraktığım İzmir,İstanbul ve Ankara'yı ilgilendiren grafikler iktidarınızın basiretsiz yönetiminin bir ürünü. İstanbul'da baraj doluluk oranı, yüzde 41,97 ve 14 gündür neredeyse hiç değişmeyen grafik ortada. Ankara'da (kritik seviyede), Çamlıdere Barajı yüzde 20, Kurtboğazı Barajı yüzde 18, Eğrekkaya Barajı yüzde 15, Akyar Barajı yüzde 12, toplam doluluk oranı yaklaşık yüzde 16. İzmir'de, Güzelhisar Barajı yüzde 52, Gördes Barajı yüzde 17, Tahtalı Barajı yüzde 0, Balçova Barajı yüzde 6, Ürkmez Barajı yüzde 8, Kutlu Aktaş Barajı yüzde 0, toplam doluluk oranı yüzde 18,82.

"İzmir'de barajların yarısı boş"

Bu tablo bize ne söylüyor; İzmir’de barajların yarısı boş, toplam oran yüzde 20’nin bile altında. Ankara’da oranlar kritik seviyeyi geçti, şehrin susuzluk riski büyüyor. İstanbul’da oran görece yüksek görünse de düşüş eğilimi devam ediyor. Su meselesi siyasetin değil, yaşamın meselesidir. Bu işin partisi olmaz, tarafı olmaz. Ne yazık ki; kurumların uyarıları görmezden geliniyor. Bilim insanlarının raporları tozlu raflara terk ediliyor. Kaynaklar bilinçsizce tüketiliyor. Su yönetimi günübirlik politikaların gölgesinde kalıyor. İktidarın yıllardır süren beton sevdası, plansız kentleşme ve kaynak talanı bugün karşımıza su krizi olarak çıkıyor. Su havzaları imara açılırken, milyonlarca insanın geleceği tehlikeye atılıyor.

Ne yapılmalı?

Yapılması gerekenler; her yeni bina için yağmur suyu toplama sistemleri zorunlu hale getirilmeli. Vahşi sulama derhal yasaklanmalı, modern sulama sistemlerine geçiş devlet desteğiyle hızlandırılmalı. Ormanlar, su havzaları ve meralar betonlaşmaya açılmamalı, mevcut doğal alanlar koruma altına alınmalı. Fabrikaların su tüketimi ve kirlilik yükü sıkı biçimde denetlenmeli, suyu kirleten öde prensibi uygulanmalı. Eğitimden medyaya kadar her alanda ‘su bilinci’ yaygınlaştırılmalı. Su tasarrufu bir tercih değil, mecburiyet haline getirilmeli. Şeffaf, sürdürülebilir ve partiler üstü bir su politikası oluşturulmalı. Bugün suyu korumak, yarın yaşamı korumaktır."