Konak’ta sahte kimlikle yakalandı: 13 yıl hapis cezası olduğu ortaya çıktı
Konak’ta sahte kimlikle yakalandı: 13 yıl hapis cezası olduğu ortaya çıktı
İçeriği Görüntüle

İz Gazete tarafından İzmir'deki TCDD’ye bağlı banliyö trenlerinde yaşanan gecikmeler ve yolcu mağduriyetleri daha önce de kamuoyunun gündemine taşınmıştı. Ancak aradan geçen sürede ne sistemsel bir düzenleme yapıldı ne de kalıcı çözümler üretildi. Son olarak 1 Temmuz Salı günü İzmir’de yaşanan gecikmeyolcuları bir kez daha mağdur etti. İzmir-Denizli treninde yaşanan son gecikme adeta altyapı değil idari zaafı gözler önüne serdi...

İzmir’de tren çilesi sürüyor: TCDD’de çalışan kalmadı, herkes emekli oldu

TCDD'ye bağlı tren seferlerindeki gecikmeler, vatandaşları mağdur etmeye devam ediyor. 1 Temmuz 2025 Salı günü, saat 17.55’te kalkması gereken Denizli treni, yaklaşık 2 saat 10 dakika gecikmeyle saat 20.03’te hareket etti. Gecikmenin nedeni yeniden set yetersizliği olarak açıklanırken, sıcakta bekleyen vatandaşlar isyan etti. İzmir'de tablo yine değişmedi.

İzmir'de tren gecikmesi krize dönüştü: Bilet iadesi için '2 saat'in dolması bekleniyor
İzmir'de tren gecikmesi krize dönüştü: Bilet iadesi için '2 saat'in dolması bekleniyor
İçeriği Görüntüle

Saatlerce bekletilen yolcular, “artık tren gelmeyecek” diyerek peron kenarlarına oturdu. Trenden umudun kesildiğinin en somut hali olarak vatandaşlar peron kenarlarında saatlerce bekledi. Özellikle ekonomik nedenlerle otobüs yerine tren yolculuğunu tercih eden vatandaşlar yeniden vakit kaybı yaşadı.

Bilgilendirme yetersiz, çözüm yok, yolcular mağdur

İzmir Büyükşehir Belediyesi bünyesinde Celal Atik Spor Kulübü’nde spor salonu sorumlusu olarak görev yapan ve belediyenin ampute futbol takımında stoper pozisyonunda oynayan Atilla Altınçöp, haftanın beş günü iş nedeniyle tren yolculuğu yapmak zorunda olduğunu ancak yaşanan sıkıntılar nedeniyle mağduriyet yaşadığını açıkladı. Altınçöp yaşadığı mağduriyeti şu sözlerle anlattı: "İşim gereği sürekli her gün trenle gelip gidiyorum. Treni haftanın beş günü kullanıyorum. Bu sorun devamlı var. CİMER’e yazıyoruz. TCDD’nin kendi çözüm merkezine yazıyoruz, telefon ediyoruz. Hani bırakın bilgi verilmeyi hareket amirleri bile trenin ne zaman geleceğini veya nerede olduğunu söyleyemiyorlar. Trenler en az bir buçuk saat sürekli aktarmalı. Ya geç geliyor ya erken geliyor."

Bir ayda 2 kere trene binilmezse engelli kartına bloke konuluyor

Engelli kartı kullanan Altınçöp, aylık iki kez tren kaçırılması durumunda engelli kartlarının altı ay süreyle bloke edildiğini ve bu durumun kendisi dışında gelişen nedenlerden kaynaklandığını belirtti. Son dönemde özellikle tren iptallerinin arttığını ve uzun süre beklemek zorunda kaldığını ifade eden Altınöp, bu sorunların engelli hakları bağlamında da değerlendirilmesi gerektiğini söyledi.Altınçöp sözlerine şöyle devam etti; "Ben engelli kartı kullanıyorum. Biz bir ayda iki defa tren kaçırdığımız zaman bizim engelli kartlarımızı 6 ay blok ediyorlar. Bu durumlar benim dışımda gelişiyor. Mesela şimdi tren iptal olabilir. İki saattir bekliyorum. Daha fazla beklemek istemiyorum, iptal ettireceğim. Bu durum biraz da engelli haklarının mahrumiyeti çerçevesi içinde değerlendirilmelidir. Çünkü bir de tren kaçırma olayı benden kaynaklı değil. Son zamanlarda özellikle bu böyle. Makinist arkadaşlarla konuşuyorum bazen, onlar “yeterli eleman sayısı yok” diyor. Öyleyse neden eleman alınmıyor? Herkes emekli oldu, çıktı diyor..."


Aydın'dan İzmir'e Ege Üniversitesi Hastanesi’ne evladının tedavisi için düzenli olarak gelen Gurbet Kaya, 5 yaşındaki engelli çocuğuyla yaşadığı zorlukları paylaştı.Aydın’da yaşayan Kaya, “Çocuğumun yürüyememe sorunu var. 1,5 yaşında yürümeye başladı ama 2 yaşından sonra yürüyemedi. Her ay 2-3 kez hastaneye götürmek zorundayım” dedi.

"Treni beklerken çocuğumu yürütmeye çalışıyorum"

Saatler süren tren gecikmelerinde çocuğunun kaslarının güçlenmesi için yürütmeye çalıştığını söyleyen Kaya, " Trende bu sorunla daha önce de karşılaştık. Saatlerce beklediğimiz oluyor. Çocuğum sabit duramıyor ben de kaslarının güçlenmesi için onu yürütmeye çalışıyorum” ifadelerini kullandı. Kaya, yaşadıklarını şöyle anlattı: "Çocuğum beş yaşında. Evladımın yürüme bozukluğu nedeniyle ayda 2-3 sefer Ege Üniversitesi Hastanesi'ne geliyoruz. Aydın'da yaşıyorum. Otobüs veya trenle gelip gidiyoruz. Trende bu sorunla daha önce de karşılaştık. Saatlerdir gelmiyor. Çocuk durmuyor. Ben de yürütmeye çalışıyorum bir yandan, belki kasları güçlenir diye."

Muhabir: EYLÜL SANSÜR