İzmir'de 14 yaşındayken yüksekten düşme sonucu hayatını tekerlekli sandalyeyle sürdürmek zorunda kalan 27 yaşındaki Ayşe Avcıoğlu, azmiyle hayata yeniden tutundu. Henüz 4 ay önce para atıcılıkla tanışan Avcıoğlu, kısa sürede hem sporla hem de kazandığı özgüvenle yaşamında yeni bir sayfa açtı. Milli takım antrenörü Hilal Tınaz’ın yönlendirmesiyle atıcılığa başlayan genç kadın, kısa zamanda dikkat çeken başarılara imza atarken, artık antrenmanlara da kendi aracıyla, tek başına gidiyor.

"Öz güvenimi biraz daha geliştirdi"
Ayşe Avcıoğlu, antrenörü Hilal Tınaz'ın kendisini görüp poligona davet ettiğini söyledi.
Bu karşılaşmanın kendi hayatında önemli değişikliklere vesile olduğunu anlatan Avcıoğlu, şöyle konuştu:
"Hem okçuluk hem de tüfekle atıcılık sporunu birlikte yapıyorum. Atıcılık sporuyla kendi başıma bir yere gidip gelmeyi öğrendim. Öz güvenimi biraz daha geliştirdi. Önceden ablamla gelip gidiyordum antrenmanlara. Daha sonra sandalyemi yanıma almaya başladım, artık kendim arabayla gelip gidiyorum. Arabayı kullanıyordum ama sandalyemi yanıma alıp tek başıma hiçbir yere gitmemiştim daha önce. Antrenmanlar sayesinde bunu kazandım."
Avcıoğlu, 4 aydır atıcılık yaptığını, hedefinin de önce derece alıp sonra da milli takımlara girmek olduğunu ifade etti.

"İyi dereceler elde edecek"
Para atıcılık milli takım antrenörü Hilal Tınaz da bir kuruma evrak götürürken yanlış yola girdiğini ve Avcıoğlu'nu tekerlekli sandalyeyle görünce yanına gidip poligona davet ettiğini söyledi.
Bu görüşmeden sonra Avcıoğlu'nu tüfekle atıcılığa başlattığını belirten Tınaz, "Başarısına inandığım bir sporcu. Çok daha iyi yerlere gelecek. Yaşı çok genç. Bizim para atıcılık sporu için çok genç bir yaş. Antrenmanların tamamına geliyor. İnatçı bir yapısı var. Hiç yarışmaya katılmadı ama yıl sonunda iyi dereceler elde edeceğini düşünüyorum." dedi.

Spora başladıktan sonra Ayşe Avcıoğlu'nun hayatında çok büyük değişimler olduğunu anlatan Tınaz, şunları kaydetti:
"Buraya yalnız gelmek için çok çabaladı"
"Kendi başına bir şeyler yapabilme yeteneği kazandı. İlk antrenmanlara ablasıyla gelip gidiyordu. Ablasının işe başlamasıyla birlikte Ayşe yalnız kaldı. Ya atıcılığı bırakacaktı ya da kendisinin bir şeyler yapması gerekiyordu. Arabaya binip buraya yalnız gelmek için çok çabaladı. Ayşe artık yalnız bir şekilde kimseye ihtiyaç duymadan, evinden arabaya binip poligona inebiliyor. Tek başına antrenmana gelebiliyor. Bence bu engelli birisi için büyük bir başarı."





